Kayseri'de Karne Alacak Öğrenci Sayısı

Zorlu bir eğitim-öğretim dönemi geçiren öğrenciler, bu hafta sonu karnelerini alacaklar ve 3 aylık uzun yaz tatili dönemine girecekler. Öğrenciler, heyecanla alacakları karnelerini beklerken, uzmanlar, öğrencilerin yaz tatilinde de derslerine çalışmalarını tavsiye ediyorlar. Öğrencilerin, belli bir program dahilinde, kendilerini zorlamadan ve sıkmadan yapacakları çalışmaların, önümüzdeki eğitim-öğretim dönemine hazırlanmaları anlamında çok faydalı olacağını ifade eden uzmanlar, günümüzdeki geçerli öğrenme sisteminin ise ‘hayat boyu öğrenme’ olarak isimlendirildiğine dikkat çektiler.
Yaz tatili, öğrenciler kadar öğretmenler için de büyük önem taşıyor. Çünkü eğitimin temel taşı öğretmenler de öğrencilerle birlikte tatil yapacaklar. Kayseri’deki eğitim kurumlarında öğrenci yetiştiren 14 bin 931 öğretmen de öğrencilerle birlikte yaz tatili yapıp, yeni eğitim-öğretim dönemine hazırlanacak.
Bu arada, Kayseri’de okul öncesi eğitim alan 17 bin 416 minik öğrenci de hayatlarında ilk defa karne heyecanı yaşayacaklar. Kayseri’de toplam 49 anaokulu, 351 anasınıfı olan okul ve 35 kreşte toplam 17 bin 416 öğrenci öğrenim görürken, 893 öğretmen görev yapıyor.

KARNE KORKUSU ÇOCUĞU KÖTÜ ALIŞKANLIKLARA İTİYOR

Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. H. İrfan Bayram, çocuklarda karne korkusunun oluşmaması için ailelere uyarılarda bulundu.
Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. H. İrfan Bayram, ailelerin zayıf karne getiren çocuklarına iyi telkinlerde bulunmalarını ve baskı yapmamalarını istedi.
"Çocuklara motive edici sözler söylenmelidir" diyen Dr. H. İrfan Bayram, "Tahmin ediyorum ki çocuklar yeterince çalışmışlardır. Aileler çocuklara baskı uygulamaktansa çocukların güvenlerini artıracak motive edici sözler söylemeli, ileride daha başarılı olacaklarını belirtmelidir. Çocuk zayıf aldı veya karnesi kötü diye aralarındaki mesafeyi bozmamalı, çocukları kırmamalıdırlar. Yapıcı telkinlerde bulunmalıdırlar" ifadelerini kullandı.

"BASKI, ÇOCUĞU KÖTÜ ALIŞKANLIKLARA İTER"
Ailelerin çocuklara yaptığı baskının çocuklarda kötü alışkanlıklara sebep olabileceğini belirten Bayram, "Çocuğa baskı yaparlarsa veya kırıcı olurlarsa çocukla aile arasındaki iletişim bozulur. Çocuk belki kötü alışkanlıklar edinir. Çocuğun şevki kırılır, çalışacaksa da çalışmaz. Çocuğa yapıcı telkinlerde bulunmak, moralini bozmasına engel olmak, daha iyi çalışması için daha iyi ortamlar hazırlamak ve çalışamamasının, başarılı olamamasının nedenini tespit edip ona göre bir yöntem uygulamak daha doğru olacaktır" şeklinde konuştu.
Bayram, baskının çocuklar üzerindeki olumsuz etkilerini ise şöyle açıkladı:
"Yapıcı telkinler yerine yıkıcı telkinler olursa çocuk ilerde daha başarısız olur ve kendine güvenini kaybeder. Çocuğun eğitim görme şansı azalır. Çocuk agresifleşir, aileyle iletişimi bozulur, çevresiyle iletişimi bozulur. Kötü arkadaşlar edinir ve kötü etki altında kalır."