İşkence zindanlarında Müslüman bir bilim kadını: Afiye Sıddıki
İnsanları biyolojik silahların tahribatından koruyacak bir program üzerinde çalıştığı için ABD tarafından kaçırılan, çeşitli zulümlerle 20 yılı aşkındır zindanda tutulan ümmetin bilim kadını Afiye Sıddıki'nin çilesi bitmiyor.
ABD tarafından kaçırılan, çeşitli zulümlerle 20 yılı aşkındır zindanda tutulan ümmetin bilim kadını Afiye Sıddıki'nin çilesi bitmiyor. Sıddıki'nin yardım çığlığını dünyaya duyurmak, kamuoyunu bilinçlendirerek harekete geçirmekte fayda var. “Türk halkının adalete bağlılığına inanıyorum" açıklamasını yapan Sıddıki'nin ailesi "Kız kardeşimiz için birleşir ve başarılı olursak ümmetin haysiyetini ve şerefini yükseltmiş oluruz" çağrısında bulunuyor.
Irak ve Afganistan'da yaptığı zulümlerle ön plana çıkan, Suriye'de terörün ve teröristlerin hamisi olan ABD'nin kendi çıkarları doğrultusunda Müslümanlar ve İslam coğrafyaları üzerindeki mezalimi sürüyor.
Afiye Sıddıki'ye yapılanlar unutulmasın
Bu durumu net bir şekilde anlamak için Afiye Sıddıki'ye yapılan zulmü hatırlamakta, tüm Müslümanlara ve uluslararası kamuoyuna hatırlatmakta fayda var.
Pakistanlı nöroloji uzmanı Afiye Sıddıki, 2003'te 3 çocuğuyla İslamabad yolunda kayboldu. 2008'de 5 yıldır ABD'lilerce Afganistan'daki Bagram Hapishanesi'nde tutulduğu ortaya çıktı.
ABD'nin işkence zindanlarında müslüman bir kadın
2010'da New York'ta 86 yıl hapse mahkum edildi. ABD'nin işkence zindanlarında tutulan Sıddıki, hukuksuz bir şekilde Guantanamo'ya kapatıldı.
Afiye Sıddıki'nin ablası Fevziye Sıddıki ise kaybolan üç yeğeni için büyük mücadele verdiklerini ifade etti. Afiye Sıddıki'nin kaçırılırken yanında Ahmet, Meryem ve Süleyman isimli evlatlarının bulunduğunu aktaran Fevziye Sıddıki, "2008 yılında Ahmet'i Afganistan'da bir kampta bulduk. Meryem'i 2011'de teslim ettiler. Süleyman henüz altı aylıktı ve başına ne geldi bilmiyoruz" şeklinde konuştu.
ABD işkencelerini hukuki zemine oturtmak için iftira attı
Öte yandan ABD hukuksuz bir şekilde kaçırıp hapishaneye attığı Afiye Sıddıki'nin tutukluluğunu meşru bir zemine oturtmak için "Gözaltındayken ABD askerlerini öldürmeye çalıştı" iftirasına sığındı.
Konuya ilişkin Fevziye Sıddıki, "Gördüğü işkencelerden bir deri bir kemik kalan Afiye'nin altı askerin arasından tüfeği alıp ateş ettiğini söylediler ve onu vurdular. Karnından yaralandı ve Allah'a şükürler olsun ki öldüremediler. Elinde ateş ettiğine dair barut izi yok, ateş ettiği iddia edilen silahta parmak izi yok. Şahitlerin ifadeleri birbirini tutmuyor. Avukatları delilleri ortaya koydular. Amerika'nın onu adaletli yargılamayacaktı elbette. Onlar da bu davanın haksız bir dava olduğunu biliyor" dedi.
"KUR'AN okumayı bıraksın diye şiddet uygulandı"
Hapishanede yaşadıklarıyla ilgili duyduklarının çok acı olduğunu belirten Fevziye Sıddıki, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bazı tanıklar, ona Kur'an okumayı bırakması için şiddet uygulandığını söylüyor. 'Allah'ınız nerede şimdi?' diye alay ederken bir kafeste kilitli ağlarken gördüklerini iddia ediyorlar. Bagram'daki korkunç işkencelere maruz kaldı. Bagram'ın gri hanımı olarak da bilinen 650 numaralı mahkûmun çığlıklarını duyan tanıklar var. Müslümanlar ümmetin bu kızı için birleşmiş olsalardı, Afiye hala hapiste olmazdı."
Türk halkından destek istedi
Fevziye Sıddıki, kardeşi Afiye Sıddıki için 2021 yılında Türkiye'den ve Türk halkından yardım ve dayanışma istemişti;
"Türk halkının adalete bağlılığına inanıyorum. Onu kurtarma kampanyasını hep birlikte küresel bir harekete dönüştürelim. Afiye'nin meselesini tek bir kadının sorunu olarak değil, zulmün ve adaletsizliğin altını çizerek destek olmanızı alçakgönüllülükle rica ediyorum. Kız kardeşimiz için birleşir ve başarılı olursak ümmetin haysiyetini ve şerefini yükseltmiş oluruz."
İnsanları biyolojik silahların tahribatından koruyacak çalışmaları yürütüyordu
Âfiye Sıddiki, ABD tarafından kaçırılıp mahkum edilmeden önce insanları biyolojik silahların tahribatından koruyacak bir orijinal program üzerinde çalışıyordu, bu programın başarılı sonuçlanması ABD'nin milyarlarca dolar sarf ettiği bu silahları etkisiz hale getirecekti.
Sıddiki aynı zamanda Harvard'dan fahri diploma almış tek doktor, çeşitli üniversitelerden 144 fahri diploması bulunan, sinir sistemi alanında birçok üniversitede çalışarak diploma almış ender tıp insanlarından biri.
Tıbbı ve nörolojiyi ABD'nin en önemli üniversitelerinden biri olan Massachusetts Teknoloji Üniversitesi (MIT)'nde tamamladı. Annesi, kardeşleri ve eski kocası da tıpçı...
Kocası ihanet etti, ABD hedefe aldı
Sıddıki daha sonra insanları biyolojik silahların tahribatından koruyacak çalışmasını ABD'lilere duyuran kocasının ihanetiyle sarsıldı.
Durumdan haberdar olan ABD, kendi istihbarat birimlerini harekete geçirdi. Afiye Sıddıki'ye "Programı sonlandır ve geldiğin noktaya kadar olan çalışmalarını satın alalım" teklifi yapıldı. Pakistanlı başarılı doktor ise ABD'nin kendisine yaptığı bu teklifi "henüz bitirmedim" diyerek reddetti.
Her türlü işkence ve zulme maruz kaldı
ABD istihbaratı, asılsız ve delilsiz olarak onu el-Kaide ilişkisi ile itham ederek üç çocuğu ile birlikte ve Pakistan'dan izin alarak kaçırdı, 2003 Mart'ından bugüne kadar zindanda tutulan Afiye Sıddıki'ye akla gelecek her türlü işkence uygulandı.
New York'ta ilk mahkemeye çıktığında durumu içler acısı idi, yakalandığı sırada göğsünden yaralanmış doğru dürüst tedavi edilmemişti, böbreklerinden biri ve bağırsaklarından bir kısmı alınmıştı, ayakta duramıyordu, otururken de birilerine dayanıyordu, çok zayıf düşmüştü, vücudunda kanamalar görülüyordu.
Sıddıki'nin gördüğü işkencelerden biri şöyle anlatılıyor;
"KUR'AN-I KERİM'i parçalayıp üzerinde yürütmek istediler"
Kur'an-ı Kerim parçalanmış, sayfaları yere serilmiş ve kanları akarken üzerinden yürümesi istenmişti, maksat diğer mahkumlara, onun kanı ile kirlenmiş Kutsal Kitab'ı göstermekti.
Yakaladıklarında enjekte ettikleri bir ilaç ve sonraki işkenceler yüzünden psikolojisi altüst olan Afiye Sıddıki, kaybolan çocuklarının acısını da en derinden yaşıyor.
"Peygamber efendimizi rüyamda görüyorum"
Bir Ramazan günü telefonda kısıtlı bir süre annesiyle konuşma imkanı bulan Sıddıki şu ifadeleri kullandı;
Peygamberimiz'i (s.a.) sıkça rüyamda görüyorum. Bir keresinde beni Hz. Aişe'ye götürdü, "kızımızı yanına al" buyurdu.
2021'de saldırıya uğradı
Ağustos 2021'de ABD zindanlarında bulunan Afiye Sıddıki'den endişelendiren bir haber gelmişti. Fevziye Sıddıki'nin aktardığı bilgiye göre, Afiye Sıddıki hapishanede "bir başka mahkum tarafından" saldırıya uğradı.
Söz konusu mahkum, Sıddıki'ye elinde sıcak bir içecek bulunan kupayı fırlattı. Saldırı sonucunda Sıddıki'nin gözlerinin çevresinde ağır yanıklar oluştu ve kırılan kupa sebebiyle derin kesikler meydana geldi.
Avukatı, Afiye Sıddıki'nin kol ve bacaklarında da morluklar olduğunu bildirdi. Fevziye Sıddıki ise "Bu olay Afganistan'da değil ABD'de yaşandı." ifadesini kullandı.
Afiye Sıddıki'nin sesi duyulsun
Gelinen bu noktada sırf ABD'nin çıkarlarına ters düşen çalışmalar yürüttüğü için 20 yılı aşkın bir süredir zindanda tutulan ümmetin bilim kadını Afiye Sıddıki'nin yardım çığlığını dünyaya duyurmak, kamuoyunu bilinçlendirerek harekete geçirmekte fayda var.
Sıddıki'nin ailesi daha önce "Türk halkının adalete bağlılığına inanıyorum. Onu kurtarma kampanyasını hep birlikte küresel bir harekete dönüştürelim. Afiye'nin meselesini tek bir kadının sorunu olarak değil, zulmün ve adaletsizliğin altını çizerek destek olmanızı alçakgönüllülükle rica ediyorum. Kız kardeşimiz için birleşir ve başarılı olursak ümmetin haysiyetini ve şerefini yükseltmiş oluruz" çağrısında bulunmuştu.
Kaynak:www.habervakti.com