İNTİHARLAR, HUZUR ŞEHRİNİN HUZURUNU KAÇIRDI
Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesi kayıtlarında 3 ay içerisinde 152 kişinin intihara teşebbüsten dolayı tedaviye alındığı öğrenildi.'Huzur Şehri' sloganıyla anılan Kayseri'de günden güne artan intihar ve intihar teşebbüslerinden sonra şehrin, huzur şehri sloganını hak edip etmediği tartışılır hale geldi. Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesi kayıtlarında 3 ay içerisinde 152 kişinin intihara teşebbüsten dolayı tedaviye alındığı öğrenildi.
Günlük ortalama 5 kişi intihar etmek istedi.
İslam Dininde kesinlikle yasaklanan intihar, gençler için sıkıntılardan kurtulmanın en kısa yolu olarak görülüyor. Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesi Psikoloğu Bedriye Sağlamkendirgil, Kayseri’de intihar vakalarının ciddi oranlara ulaştığını kaydetti.
İnsanların yalnızlığa itildiğinden dolayı intihara yöneldiklerini söyleyen Bedriye Sağlamkendirgil, “Kayseri’de intihara teşebbüs edenlerin büyük çoğunluğunu 15-25 yaş arasındaki ergenlik dönemini yaşayan gençler oluşturuyor. Gençler çevresindeki insanlar ile yeterince konuşamıyor. Özellikle ergenlik dönemi yaşlarında ki insanların intihara yönelmelerinde ki baş faktörler iletişim kuramamaktır. Bu dönemde gençler fazla hassas ve alıngan oluyorlar. Kendilerini anlatamadıklarını düşünüyorlar. Bundan dolayı kendisine yönelen en ufak bir olumsuz davranış veya olay sonrası, karşısındakini üzmek, cezalandırmak için intihara yöneliyor. Televizyonda ki intihar sahneleri de, intiharı insanlara şirin gösteriyor. ”dedi.
Günlük 5 Kişi İntihara Teşebbüs Ediyor
Geçtiğimiz Mayıs, Haziran, Temmuz ayları içerisinde sadece Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesinde toplam 152 kişi intihara teşebbüsten dolayı tedaviye alındı. Hastaneleri ile ünlü Kayseri’de sadece bir hastaneye günlük ortalama 5 kişinin intihara teşebbüsten dolayı tedaviye alınması problemin Kayseri’de ne kadar büyük olduğunu gösterir nitelikte.
Yaşanan intihar olaylarının büyük çoğunluğunun teşebbüs şeklinde olduğunun altını çizen Sağlamkendirğil, söyle konuştu: “ Meydana gelen intihar olaylarını incelediğimizde kadınların erkeklere göre çok daha fazla intihara teşebbüs ettiğini görüyoruz. Erkeklerin intihara teşebbüs oranları kadınlara göre az olmasına rağmen erkeklerin intihar teşebbüsleri çoğu zaman ölümle sonuçlanıyor. İnsanları intihara sürükleyen sebeplere baktığımızda aile içi geçimsizlik, ekonomik sıkıntılar, yalnızlık, ruhsal bozukluklar ön plana çıkıyor”.
DESTEK ALANLAR HASTA DEĞİL, HASSAS KİŞİLERDİR.
Sağlamkendirğil, “İntihara yönelen kişileri araştırdığımızda büyük çoğunluğunda ailevi problemler ön plana çıkıyor. Ergenlik çağını yaşayan gençler bu dönemlerde aileden uzaklaşmak, arkadaş çevresiyle vakit geçirmek ister. Aileler bu çocuklarının sağlığı için bu dönemde çok dikkatli ve anlayışlı olmalılar. Ellerinden geldiğince çocuklarıyla muhabbet etmeli, onlarla arkadaş gibi vakit geçirmelidir. Psikolojik sıkıntı yaşayan kişiler gündelik hareketlerindeki değişikliklerle kendilerini ele verir. Aile veya arkadaş grubu içerisinde normalinden farklı davranışlar sergileyen kişiler varsa vakit kaybetmeden psikolojik destek alması faydalı olacaktır. Toplumumuzda psikolojik destek alanlara deli gözüyle bakılıyordu. Artık bu yanlış düşünce büyük oranda ortadan kalktı. Psikolojik destek alanlar hasta değil, hassas kişilerdir. Hassas oldukları için çevresinde yaşanan olaylardan normalinden fazla etkileniyorlar” şeklinde konuştu.
İntihar Kurtuluş Değil, Kötü Bir Başlangıçtır
İntihara yönelen kişilerin intiharı bir kurtuluş olarak düşündüklerini vurgulayan Sağlamkendirğil, “İntihar düşünüldüğü gibi bir kurtuluş değildir, tam tersine kötü bir başlangıçtır. Bunun için intiharı düşünenlerin kesinlikle intiharı bir çözüm olarak görmemesi gerekiyor. Yaşamak, intihar etmekten çok daha güzeldir” dedi.
Bakmadan Geçme





