İNSANIN CANI MUKADDESTİR

Merhaba Değerli Okurlarımız **Yine yeni bir söyleşi ile sizlerle birlikteyiz. Hepimizin hayatına itina ile uygulamaya çalıştığı helal ve haram nedir? Bu gün bunları konuşacağız. Konuğumuz Kayseri İl Müftülüğünden Merkez Vaizesi Cansever Dokuz hocamla birlikteyiz ve o güzel sohbeti ile sizleri hemen buluşturmak istiyorum.

Hoş bulduk Selda Hanım.

**Hocam helal ve haram nedir?

**İslam hukukunda biz deriz ki, eşyada asl olan ibahadır. Yani, herhangi bir şeyde asıl olan onun mubah ve helal olmasıdır.

Cenabı Allah insanı yarattı ve bu kâinata gönderdi. Fakat insanın sadece ibadetlerle ilgili neler yapıp yapmayacağını değil, onun Dünya ve Ahret saadetine ulaşabilmesi için ibadetlerin dışında da yeme, içme, giyinme, süslenme, eğlenme gibi hususlarda sosyal ilişkiler, insanlarla ilişkiler gibi hususlarda da bir takım yasaklar ve helaller koydu. Ama bunlar çok genel kurallar olup, ayrıntıya inilmemiş, ayrıntıları insanların kendi zamanlarının şartlarına ihtiyaçlarına göre doldurması istenmiş oldukça genel kurallar. Şu da İslam hukukunda bir kaidedir. İslam hukukunda biz deriz ki, eşyada asl olan ibahadır. Yani, herhangi bir şeyde asıl olan onun mubah ve helal olmasıdır. Asıl olan helal olmasıdır. Eğer haramsa Cenabı Allah onu takyit ederek bize şu haramdır diye bildirir. Helal olması asıldır, haramsa haram olan bildirilir. Onun için Peygamber Efendimiz buyuruyor ki bir Hadis-i Şerifinde helal Allah’ın kitabında helal kıldığı, haramda Allah’ın kitabında haram kıldığıdır. Hakkında hiçbir şey söylemedikleri ise sizin için affedip serbest bıraktıklarıdır. Başka bir Hadis-i Şerifte de şöyle buyuruyor, Allah bazı şeyleri farz kılmıştır bunları kaçırmayın, bazı sınırlar koymuştur bunları aşmayın, bazı şeyleri haram kılmıştır bunları işlemeyin. Unutmaktan değil de size olan rahmetinden dolayı da bazı şeyleri hakkında bir şey buyurmamıştır. Bunları da soruşturmayın. Hakkında hiçbir şey söylemedikleri ise sizin için affedip serbest bıraktıklarıdır.

**Allah bazı şeyler hakkında sustu ise bir hüküm beyan etmedi ise bunu Cenab-ı Allah unuttuğu için değil, size olan rahmetinden dolayıdır.

 Başka bir Hadis-i Şerifte de şöyle buyuruyor, Allah bazı şeyleri farz kılmıştır bunları kaçırmayın, bazı sınırlar koymuştur bunları aşmayın, bazı şeyleri haram kılmıştır bunları işlemeyin. Unutmaktan değil de size olan rahmetinden dolayı da bazı şeyler hakkında bir şey buyurmamıştır bunları da soruşturmayın. Yani eğer Allah bazı şeyler hakkında sustu ise bir hüküm beyan etmedi ise bunu Cenabı Allah unuttuğu için değil, size olan rahmetinden dolayıdır. Bunlarında peşine düşüp didik didik araştırmayın. Şimdi, haramın amacı bazı şeylerin haram kılınmasının amacı yine az evvel dedik ki insanın Dünya ve Ahret mutluluğudur. Yoksa Cenabı Allah bunları Dünyaya gönderdim Dünyayı acaba bunlara nasıl dar ederim hâşâ, Dünyada bunları nasıl zor durumda bırakırım düşüncesi ile bazı şeyleri helal kılmış, bazı şeyleri haram kılmış değildir ve İslam Hukukunda ‘’zarurati diniyye’’  dediğimiz beş şey vardır. İnsanın aklının korunması, canının korunması, malının korunması, dininin korunması, neslinin korunması ve baktığınız zaman bütün haramların insanın bu beş şeyin korunmasına yönelik olarak olduğunu görüyoruz.

**Cenabı Allah Kuran-ı Kerimde bir cana karşılık ve yahut ta meşru bir sebep olmaksızın bir insanın öldürülmesini haram kılmıştır.

 Haram kılınan şeyler eğer haram kılınmasa idi insana ait bu beş özel ve masum şeye müdahale edileceği için haram kılınmıştır. Mesela dedik ki insanın canı azizdir, mukaddestir korunmuştur Cenabı Allah tarafından bu yüzden Cenabı Allah Kuran-ı Kerimde bir cana karşılık ve yahut ta meşru bir sebep olmaksızın bir insanın öldürülmesini haram kılmıştır. Yani bir insanın öldürülmesinin haram kılınması ortada meşru bir sebep olmaksızın öldürülmesinin haram kılınması insanın canının azizliğinden dolayıdır. Şimdi böyle bir şey serbest olsaydı o zaman herkes birbirini kırar geçirirdi değil mi? Hepimiz elimize ilk fırsat geçtiğinde sevmediklerimizi takır takır ortadan kaldırırdık. İşte,  Cenabı Allah insanın öldürmeyi, azlarına zarar vermeyi, organlarına zarar vermeyi haram kılmasının sebebi bir de şu felsefeyi anlamamız lazım Seldacığım. Biz bu gün insanoğlu olarak şunu diyoruz toplumun taleplerine baktığımız zaman ve yahut ta konulan bazı yasaklara tepkisine baktığımız zaman ya helal olsun olsun, serbest olsun olsun, bunun özgürlüğüne dokunulmasın ama şu nokta da tık diye insan dursun, onun artık zarar vereceği noktada tık diye insan dursun. Ama siz insan tabiatını, insan psikolojisi gereği hiçbir insanın gelipte o noktada tık diye duracağını garanti edemezsiniz.

**Cenabı Allah’ın insana aziz bildiği korunmasını amaçladığı şeylerden bir tanesi de akıldır.

 İnsana sarhoşluk özgürlüğüdür istediği gibi sarhoş olsun, istediği gibi içsin kullansın, tamam hepimiz kabul edelim ama bu insan sarhoşken arabaya binmesin, işte onu garanti edemiyorsunuz. Zaten sarhoş olan insan ne dediğini, ne söylediğini, ne yapıp, ne yapmadığını bilmez ama sarhoşken gidip başkasına zarar vermesin. İşte kafayı çeşitli maddeleri kullanmışken gidip birine bir şekilde zarar vermesin. İşte bunu garanti edemiyorsunuz. Onun içindir ki İslam’ın haram anlayışı, yasak anlayışı sadece o şeyi haram kılmakla sınırlı değil ona giden yolları da kapatmak. Dedik ki can azizdir bunun içindir ki Cenabı Allah insanın canını korumak amacı ile ortada meşru bir sebep olmaksızın insanların öldürülmesini, nedir bu meşru sebep? Nefsi Müdafaa olabilir ve yahut ta o kişi başka birini öldürmüş kısas sebebi ile olabilir. Böyle bir sebep yokken insanların öldürülmesi haramdır. Aklı muhafaza dedik Cenabı Allah’ın insana aziz bildiği korunmasını amaçladığı şeylerden bir tanesi de akıldır. İnsanın aklı çok kutsaldır, mukaddestir ve din zaten insanın aklına hitap eder. Biliyorsunuz aklı olmayan küçük çocuklar ve yahut ta akıl hastaları dinin emirlerinden yap, et, etme şeklindeki emirlerinden sorumlu değildirler. Bunun içindir ki gerek kendisinin lazım olduğu, insanı insan yapan değer hareket eden tüm canlılardan, hayvanlardan ayıran değer, aklı olduğu için insanın aklının başından gitmemesi lazım, aklının başında olması lazım. İnsanın aklının gitmesine sebep olan bunun bir an olsun dahi örtülmesine sebep olan şeyleri İslam dininde haram ve yasak kılınmıştır, aklı aziz olduğundan dolayı. Şimdi diyeceksiniz ki o zaman ben kötülük yapmadan bunu kullanabilir miyim? Ama işte bunu garanti edemiyorsunuz. Ben anlamıyorum gerçekten anlamakta zorlanıyorum, bar bar bağırıyoruz ki içkili iken araba kullanmayın, içkili iken şunu, bunu yapmayın, ama bir yerde bir içki yasağı olduğu zaman feveran ediyoruz. Yani çok mu hoş bir şey gençlerimizin, çocuklarımızın buna alışması, kötülüğe sürüklenmesi hangi insanın bunun neresinde duracağını bilemez siniz ki. Hiç bulaşmaması, hiç alışmaması daha iyi ve garanti değil mi? Yani şimdi koruyucu tıp diye bir şey var insanlar hastalanmadan önce hastalığa engel olmak.

**Neden başlamadan hemen bırakmayı ya da önlem almayı denemiyoruz değil mi?

**Cenabı Allah bir şeyi yasak kılmışsa bunun bir sebebi var, bunun bir hikmeti var.

**Cenabı Allah buyuruyor ki bir birine mahrem olan bir kadın ve bir erkek bir arada yalnız bulunduğu zaman orada bulunan üçüncü kişi şeytandır diye.

Evet, mesela neslin tükenmesi, nesil azizdir. Şunu ister İslam, nesil tertemiz olsun, tertemiz aksın gitsin ve bir çocuk dünyaya geldiği zaman net bir şekilde babasının kim olduğu, o çocuğun bakımından kimin sorumlu olduğu, o çocukla kimin ilgilenmek zorunda olduğu ki İslam hukukunda hıdane denilen çocuk bakımı ile ilgili mesela babası yoksa bir çocuğa kim bakacak, kim onun bakımından mükellef olacak, çocuk kime mirasçı olacak çok önemlidir İslam hukukunda onun içindir ki, İslam dini gayri ahlaki, gayri meşru ilişkileri yasaklamıştır. Ama sadece gayri meşru ilişkileri yasaklamakla kalmamıştır, gayri meşru ilişkilere götüren yolarlıda yasaklamıştır. Yani siz çok afedersiniz affınıza sığınarak söylüyorum. Bir gayri meşru ilişki için her türlü ortamı hazırlayacaksınız, her türlü verileri sunacaksınız,  genç bir erkek, güzel bir kadın ondan sonra diyeceksiniz ki buraya kadar sizin ilişkiniz, bundan gerisine gitmeyin ama olmuyor işte. Cenabı Allah bir şeyi yasak kılmışsa bunun bir sebebi var, bunun bir hikmeti var. Cenabı Allah buyuruyor ki bir birine mahrem olan bir kadın ve bir erkek bir arada yalnız bulunduğu zaman orada bulunan üçüncü kişi şeytandır diye. Yani, gerçekten bu gün insanoğlu ne yaptığının farkında değil ondan sonrada tutuyoruz e efendim yuvalar yıkılıyor, efendim şöyle oluyor, böyle oluyor boşanmaların sayısı her geçen gün artıyor. Evet, ben müftülüğe gelen sorulardan biliyorum. Bu gün boşanmaların sayısının artmasının altındaki en büyük neden sadakatsizlik ve gayri ahlaki ilişkiler, gayri meşru ilişkiler, toplum olarak siz buna her türlü zemini hazırlayacaksınız ondan sonra diyeceksiniz ki şuraya, şuraya, şuraya en tehlikeli yerlere kadar gidebilirsiniz ama bundan sonrasına gitmeyin, bunu her insan başaramaz ki, işte  İslam’ın haram anlayışının en önemli özelliği budur.

**Helal ile haram arasında ikisine benzer birçok durumlar ve haller vardır.

 Bakın Selda Hanım Efendimiz (S.A.V) bir hadis-i şeriflerinde buyuruyor ki helal açıktır, haramda açıktır. Helal ile haram arasında ikisine benzer birçok durumlar ve haller vardır. Onları insanların çoğu bilmez bina aleyh kim şüpheli şeylerden sakınırsa o hem namusunu, hem de dinini korumuş olur. Yani şüphelilere yaklaşan bir kimsenin harama girmesinden korkulur, tıpkı korunun etrafında sürüyü otlatan çobanın koruya girmesinden korkulduğu gibi. Yani diyor ki helal belli, helal ortada bir alan, haramda belli, haramda onun etrafında bir alan ikisinin arasında şüpheli şeyler vardır. Acaba helal midir, haram mıdır? Şöyle düşündüğün zaman buna helal de diyebilirsin, şöyle düşündüğün zaman buna haramda diyebilirsin. İşte bu alan bir çobanın koyunlarını otlatmasına benzetecek olur isek şimdi şurası bir koru, korunun etrafında da girilmesi yasak olan bir alan var. O yasak alana giren bir çobanın koyunlarının her an o yasak alana girmesi mümkündür. Onun için ne yapmak o yasak alandan da uzak durmak lazım. Önlemini almak, kendini garanti altına almak. İşte İslam’ın helal, haram anlayışında bunu görüyoruz. Sadece haramı değil, harama giden yolu da kapatmak, onun içindir ki bizim dinimiz örtünme ile ilgili ayeti ifade ederken önce gözden başlar. Ey Resulüm mümin erkeklere söyle gözlerini harama bakmaktan sakınsınlar, avret mahallerini korusunlar der. Sonra da mümin kadınlara da söyle, gözlerini harama bakmaktan sakınsınlar, avret yerlerini korusunlar, şunların, şunların, şunların dışındaki kişilerin yanında örtünmesi gerektiği gibi şu şekilde örtünsünler diye emreder. Yani bu daha gözden, daha bakmaktan başlayan bir haramdır. Bu gün ben insanlığın tavrını şu şekilde görüyorum. Bizi bırakın o tehlikeli alanda otlatalım, çünkü yasak alana girildiği zaman kimse memnun değil, yani hiç kimse bu yasak alanın insanlık için faydalıdır benim yuvamda bozulsa, yıkılsa, benim evimde yıkılsa, birçok insanın evi de yıkılsa, çocuklar annesiz, babasız ortalıkta da kalsa, gayri ahlaki ilişkiler çok güzeldir, çok iyidir diyemez. Çünkü neticede bunun sonuçları ortada. Toplum olarak bunun sonuçlarını çok acı olarak yaşıyoruz. Dediğim gibi bu gün biten evliliklerin büyük çoğunluğu gayri ahlaki ilişkiler, her ne kadar altında şiddetli geçimsizlik yazılsa da, büyük bir çoğunluğun altında gayri meşru ilişkiler üstelik bunun böyle dindarı, dindar olmayanı da yok insan bunu kafasına koyduğu zaman dindar olan da bir şekilde kılıfını ayarlıyor. İşte ben nikâh kıydım gizli nikâh, son günlerde bize en çok soru olarak gelen bu gizli nikâhlar, olur mu gizli nikâh, yahu nikâhın gizlisi olur mu? Nikâh iki insanın bir araya gelip kol kola girip sokakta dolaştığı zaman insanların fitneye düşmemesi, aaa bak bak filan filan ile geziyor dememesi için gezsin canım o onun karısı tabi gezecek, koluna da girecek, yanında da gezecek, evine de girecek çıkacak. Nikâh budur, nikâhın gizlisi olur mu? Yani bunu dindarı da, dini kaygısı olmayan da bunu bir şekilde kılıfına uydurup yapıyorlar.

**Hocam ben ilk defa duydum bu gizli nikâh olayını.

O kadar yaygın ki bu gizli nikâh yüzünden ne kadar dramlar yaşanıyor. Yani bilseniz o mağdur olan ikinci kadınlar, gizli olarak onu alıyor başka bir eve götürüyor, evdekiler resmi nikâh onun elinde, çoluk çocuğun büyük bir çoğunluğu onun elinde, anne baba onun evinde olduğu için ona mahkûm, öbürüne sadece belirli zamanlarda gidiyor, geliyor. Ondan çoluğu çocuğu oluyor, o kadın hep tek başına mücadele ediyor. Sonra bu taraf durumu öğrendiği zaman hiç onun yüzüne bakmadan da vazgeçebiliyor. Bu şekilde nice telefonla sorular alıyoruz müftülüğümüze.

**Normalde resmi nikâh yapıldıktan sonra, dini nikâh yapılması uygundur değil mi hocam?

Evet, şimdi İslam diyor ki bakın, o şüpheli alandan uzak dur. Şüpheli alanda dolaştığın zaman koru da, korunun hemen yanında koyununu otlatan çoban gibisin hiçbir zaman o koyunun koru ya çimen araziye girmesini garanti edemez. Ama bu gün insanlığın tavrına baktığımız zaman, ben kendimde dâhil diyoruz ki ben hep şu şüpheli alanda dolanayım. Hep bu kadarından faydalanayım. Ben girmem canım koruya özgürlüğümü bana ver, beni serbest bırakın, koruya girersem suç. Ama hiç kimse o koruda dolaşan kimsenin, koruya girmemesini garanti edemez. İslam’ın haram anlayışı sadece haramı haram kılmak değil. Ona götüren vesilelerden uzak durmak ve yolarlıda kapatmaktır.

**Hocam kıymetli bilgilerinizi okurlarımızla ve bizlerle paylaştığınız için çok teşekkür ediyorum.

Bende teşekkür ederim Selda Hanım.

**Değerli okurlarımız yine yeni bir söyleşide görüşmek dileği ile hoşça kalın.

Söyleşi: Mesut Davarcı & Selda Avcı

Bakmadan Geçme

Kayseri Gündem - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!
WhatsApp İhbar Hattı
0533 704 84 10
ÇEKİN, GÖNDERİN, YAYINLAYALIM!