'İKİ OSMAN İLE KAVGALI BİR NESİL İSTEMİYORUZ'

KİMDER Yönetim Kurulu Başkanı Seyit Halil Yüzgeç ile yaptığımız söyleşinin odağında hep gençler vardı. Yüzgeç, geleceğin inşasını merkeze oturtarak yapmak istediği çalışmalarda gençler üzerine özel çalışmalar yapmayı hedefliyor. Dün yayınlanan söyleşimizde de Yüzgeç’in gençler üzerinde yapılacak çalışmaları ne kadar önemsediğini okumuşsunuzdur. Söyleşimizin bugünkü kısmında da Yüzgeç, yine genç nesiller üzerinden 40 yıl sonrasını nasıl inşa edilmesi gerektiği ve bu süreçte hangi yaklaşımların sergilenmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Yüzgeç bu süreçte önemli bir tespiti de bizlere sunarak İki Osman’ı (H.z. Osman ve Osman Gazi) ayakta tutacak bir neslin yetişmesi için çaba harcayacaklarını söylüyor. Buyurun söyleşimize kaldığımız yerden devam edelim.

İdeal gençliğin hangi değerleri taşımalarını bekliyorsunuz?

Bu Millettin H.z. Osman’ı ve Osman Gazi’si ile yani bu memleketin 2 Osman’ı ile kavgalı olan hiçbir değerin başarılı olma şansı yok. Biz bu iki Osman’la kavgalı bir nesil istemiyoruz. Bizim milletimizin özünde de aslında olanda budur.  İki Osman’ı da ayakta tutacak bir genç neslin de ayağa kalktığını görüyoruz. Biz aslında mevcut gençlerin böyle olduğu kanaatindeyiz. Bizim herkesle ayrıştığımız yer gençleri H.z. Osman veya Osman Gazi yapmaya çalışmayacağız. Biz gençlerimizin mevcut durumunu korumaya çalışacağız. Bu farklı bakış açımız gençler arasında da geniş yankı buluyor.  

            Törpülenmiş aşklarımızın gençlerin gözlerinde olduğunu görüyoruz. Gençleri İyi kanalize ederseniz dünyayı ayağa kaldıracak bir fetih ordusunu da görebilirsiniz. Gençlerin önündeki fren olmayı bir tarafa bırakmamız gerekiyor. Çalışmalarımızı da bunu öngörerek yapıyoruz.

Gençler üzerine yaptığınız çalışmaların yansıra birazda KİMDER olarak toplumsal çalışmalarınızdan da bahseder misiniz?

            Geçen sene 300 okulun üzerinde bir katılımla ortaokul birinci sınıf öğrencilerine Siyer-i Nebi yarışması yaptık. Bunu yaparken H.z. Peygamberin toplum gündemine yeniden inmesini sağlamaya hedefledik. Bizden beklenen 15-20 imam hatip okulu arasında bunu gerçekleştirmekti. Fakat biz bu yarışmayı Kayseri geneline yaydık.

            2., 3. ve 4. sınıflarda biz temel dini bilgiler yarışması koyuyoruz. Bir de siyer nebi ve Kur’an’ı Kerim meal yarışması yapıyoruz. 4 yıl bizim yarışmalarımıza katılıp gayret gösteren bir öğrenci iyi bir temel dini eğitim almış oluyor.

            Bu sene Temel Dini Bilgiler Yarışmasının ikincisini yapacağız. 12 bin temel dini bilgiler kitabı dağıtacağız. Aynı zamanda yine Siyer-i Nebi yarışması yapmaya devam edeceğiz. KİMDER olarak gençlerimize bu yarışmaları yapmaya devam edeceğiz.

Daha önce yaptıklarınızı gelenekselleştirecek misiniz?

            Üzerinde durmamız gereken bir zirve var. Erciyes’te yaptığımız imam hatip zirvesi fikri çalışması tamamen bize ait. Bu çalışmamızda çok büyük destek aldık. Türkiye’de 5 büyük dernek olan İlim Yayma Cemiyeti, TÜRGEV, ÖNDER, İlim Yayma Vakfı ve Ensar’ın destekleriyle büyük bir çalışma yaptık. Bu çalışma ile ilgili ana hedefimiz çok adam toplamak değildi ama hedefimiz bu büyük derneklerle birlikte geleceğin inşası için söyleyeceği olanları bir araya getirip 40 yıl sonrasını inşa etmekti. Bu planlamayı paylaştık ve çok ciddi geri dönüşümler aldık. 250’nin üzerinde il başkanları ve 20’nin üzerinde milletvekili katıldı. Orada 40 yıl sonrasının imam hatibi konuşuldu. Onunla ilgili ciddi bir raporlama yapıldı ve kitaplaştırıldı. Ancak bu çalışmayı kamuoyuna açmadık.

Kamuoyuna ne zaman açmayı düşünüyorsunuz?

Belki 40 yıl sonra kamuoyu ile paylaşabiliriz. Bu kitap Milli Eğitim Bakanı’na ve Başbakan’a sunuldu. Oradan bir kısım yol haritası çıkarıldı. Böyle bir çalışma amacına da ulaşmış oldu. Bu sene Erciyes Zirvesi’ni gençlik zirvesi olarak yapmayı planlıyoruz. Türkiye’de imam hatiplilerin tamamını ya da tüm gençleri Erciyes’te toplamaya çalışacağız.  

İlkinden farklı bir konsepte mi olacak?

            Tamamen farklı bir konsept olacak ve çalıştay gençlerden oluşacak. Sadece gençler gelecek ve gençlik kurultayı yapacağız. Tam olarak altını doldurmadık ama bu imam hatipli gençlikte olabilir veya tüm gençlere de açık olabilir. Tüm sesleri burada bir araya getireceğiz. 40 yıl sonrasının Türkiye gençliğini konuşacağız.

İleriye dönük hedefleriniz nelerdir?

            Kayseri’den doğuya doğru bir tren kaldıracağız. Tüm gençlerimizi Ağrı ve Kars’a kadar götüreceğiz. Gittiğimiz her yerde program yapacağız. Bunun çalışmasını şuanda yapıyoruz. Biz daha çok gençlik örgütlenmesi olmak istiyoruz.

            Yaptığımız çalışmalardan biri de kurumsal hafıza programıdır. Bu program çerçevesinde göz önünde olan ve olmayan insanlar var. Onlarla ilgili muhteşem şeyler ortaya çıktı. Bu çalışmada imam hatip hafızası ile birlikte Türkiye hafızasını da ele almaya çalıştık. Yaptığımız bu çalışmada en az 10 tane belgesel çıkacak şekilde veri elde ettik. Bu verilerle bizim önemli değerlerimiz yok olmadan kayıt altına almış olduk. Biz çok üzülüyoruz ne Kip Hoca ne de Zeki Hoca’ya yetişemedik. Bunlar gibi birçok değerimizin hayat hikâyesini ve Türkiye’ye bakışlarını öğrenemedik. Bu bizim kurumsal hafızamıza nasip oldu. Biz buna başladığımızda beklemediğimiz bir yere geldik.

            Bu kurumsal hafıza da Türkiye’nin ve imam hatiplerin gelişimini beraber ele almak istedik ve çok şükür ciddi bir mesafe de kaydetmiş olduk. Şuanda kurumsal hafıza için yaptıklarımızı saklasak bile çok ciddi bir hazineyi barındırmış oluruz.

            Biz siyaseten bir hedef içerisindeydik. Ama şimdi Başbakan’da Cumhurbaşkanı da bizden olmasına rağmen yine bir problem var. Müthiş bir gençliğimiz var ama bu gençliğin bir hedefi yok. Bizim gençlerimiz şuanda kendilerini sevmiyor. Biz onların kendilerini sevmesini sağlayacağız. Gençleri kendi potansiyeline vardırdıktan sonra inşallah Ayasofya’yı açmak gibi bir ülküyü gerçekleştireceğiz. Gece gündüz çalışmamızın temelinde de bu var.

Türkiye genelinde bir yapılaşmaya gidecek misiniz?

            Türkiye genelinde bir yapılaşmaya gidiyoruz. İstanbul ve Ankara şubelerimizi kurduk. Diğer illerde de yapılaşmaya çalışacağız. Ama KİMDER bunun için yeterli bir çatı değil. Çünkü bizim aklımızda sadece imam hatipliler örgüsü yok. Ama imam hatipliler sürükleyici bir güce sahip ve bunu da daha önce yapmış. Türkiye’de 40 yıl önceden başlayan bir hareket şimdi Türkiye’yi sürükleyebiliyor. Bu sürüklemeyi doğru ayaklar üzerinde oturtup devam ettirmemiz gerekiyor.

Söyleşi: Bünyamin Gültekin