Hizmet-iş Kayseri Şube Başkanı Halil Özdemir:
Hizmet-İş Sendikası Kayseri Şube Başkanı ve HAK-İş Konfederasyonu Kayseri İl Temsilcisi Halil Özdemir, 2015 yılından itibaren geçerli olacak asgari ücreti belirlemek üzere toplantılar yapan Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun mevcut yapısını...
Hizmet-İş Sendikası Kayseri Şube Başkanı ve HAK-İş Konfederasyonu Kayseri İl Temsilcisi Halil Özdemir, 2015 yılından itibaren geçerli olacak asgari ücreti belirlemek üzere toplantılar yapan Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun mevcut yapısını eleştirerek, İşçilerin bütünün temsil edilmediği komisyondan sağlıklı bir sonucun çıkmayacağını söyledi.
Asgari ücretin, bir işçinin ailesi ile asgari şartlarda yaşayabileceği bir rakam olması gerektiğini belirten Özdemir, böyle bir sonucun çıkması için bütün işçi konfederasyonlarının Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda temsil edilmesi ve bunların görüş birliği içinde olması gerektiğini söyledi. Özdemir, yaptığı açıklamada şu değerlendirmelerde bulundu:
“Toplumun önemli bir kesimini ilgilendiren ve 2015 yılında geçerli olacak asgari ücret rakamını belirlemek üzere Asgari Ücret Tespit Komisyonu çalışmalar yapmaktadır. Halen net 891 lira olarak uygulanmakta olan asgari ücret, bu haliyle Türkiye gerçekleriyle bağdaşmamakta, emek piyasası için gerçekçi bir taban ücret olmaktan çok uzak bulunmaktadır. HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, tespit edilecek asgari ücretin bir yetişkin için değil, 4 kişilik bir ailenin zorunlu harcamaları için gerekli bir rakam olarak açıklanmasını istiyoruz. Asgari ücret, toplumun sosyal modelinin, asgari yaşam standardının, gelir dağılımının önemli bir unsurudur. Asgari ücret, sadece asgari yaşam ücreti değil, aynı zamanda gelir dağılımını düzenleyici bir enstrümandır. Asgari ücret, ücretlerin minimum düzeyi belirleme aracıdır. Hükümet bu aracı doğru ve yerinde kullanmalıdır. Asgari ücrette yeni bir konsepte ihtiyaç olduğu apaçık ortadadır. Öncelikle çalışanların tamamını temsil etmekten uzak olan Asgari Ücret Tespit Komisyonunun; katılımcı, demokratik ve temsilde adalet ilkesine göre oluşturulması, ILO ve AB normlarına ile uyumlu hale getirilmesi gerekmektedir. Asgari ücretin temel kriter olarak alındığı emek piyasasında, ILO’nun da ‘Saygın İş’ politikasına denk düşen asgari ücret belirlenmesini umut ediyoruz. Ancak çalışanların tamamını temsil etmekten uzak olan Asgari Ücret Tespit Komisyonundan sağlıklı bir sonuç çıkması mümkün değildir. Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun mevcut yapısı, söz konusu ücretle çalışan emekçiler için anlamlı bir sonucun çıkmasına engel teşkil etmektedir. Eksik temsille oluşturulan bir komisyondan objektif, bilimsel, TÜİK verilerine dayalı, gerçek yoksulluğu ve açlık sınırını belirleyen rakamların dikkate alındığı anlamlı bir sonuç bugüne kadar çıkmamıştır, eksik temsil devam ettiği müddetçe de çıkmayacaktır. Asgari Ücret Komisyonu daha bilimsel ve rasyonel kriterlere bağlı olarak, tartışmaları telaşsız bir ortamda yapmalıdır. Komisyon, gelirin adil dağılımını gözeterek, insan onuruna yaraşır bir hayat düzeyinin karşılığı olacak çalışanın ve ailesinin harcama/tüketim standardını dikkate alarak bir ücret tespit etmelidir. Devlet, asgari ücrette ilişkin vergi muafiyeti konusu adaletli bir şekilde düzenlenmelidir. Asgari Ücret Tespiti Komisyonu’nun tarafsız bir şekilde çözümün tarafı olması gerektiğinin altını çiziyoruz. Aksi halde, uzlaşma yerine taraflardan birinin şerh koyduğu bir duruma dönüşecektir. Kuşkusuz asgari ücretin felsefesi, kompozisyonu ve tespit kriterleri göz önünde bulundurularak yapılacak bir tespit bugünkünden daha ileride olacaktır. Bütün bu itirazlar ve öneriler dikkate alınmaksızın, mevcut statükonun sürdürülmesi, asgari ücretten umutlananları yine hayal kırıklığına uğratmaktan başka bir sonuç yaratmayacaktır.”