Hissederek yüzmeyi öğrenen görme engelli Cemre, madalyalara doymadı
Kayseri'de gittiği yaz okulunda hissederek yüzmeyi öğrenen 15 yaşındaki görme engelli Cemre Ateş, 9 yılda katıldığı 10 Türkiye Şampiyonasında 40 altın ve 1 gümüş madalya kazanarak, büyük bir başarıya imza attı.
Kayseri’de gittiği yaz okulunda hissederek yüzmeyi öğrenen 15 yaşındaki görme engelli Cemre Ateş, 9 yılda katıldığı 10 Türkiye Şampiyonasında 40 altın ve 1 gümüş madalya kazanarak, büyük bir başarıya imza attı.
Kayseri’de doğuştan görme engelli olan 15 yaşındaki Cemre Ateş, 2014 yılında Kayseri Büyükşehir Belediyesi Spor AŞ’nin açtığı yaz okulunda yüzmeyle tanıştı. Hissederek yüzmeyi öğrenen Ateş, hocalarının kendisini keşfetmesiyle profesyonelliğe adım attı. 2014 yılından bu yana Türkiye Şampiyonalarına katılan Cemre, 40 altın, 1 gümüş madalya alarak büyük bir başarıya imza attı. S11 (B1) kategorisinde uluslararası müsabakalarda Türkiye’yi temsil eden ilk kadın sporcu olma unvanını da alan Cemre Ateş, bu kategoride madalya alan ilk sporcu oldu. Geçtiğimiz hafta Görme Engelliler Türkiye Şampiyonasına katılan Cemre Ateş, yüzdüğü stillerde aldığı derecelerle Avrupa barajını geçerek, önümüzdeki sene düzenlenecek olan Avrupa Şampiyonasına katılmaya hak kazandı.
"Mutluluk verici bir şey"
Yüzmeyle tanışma hikayesini anlatan Cemre Ateş, "Yüzmeye yaz okulunda başladım. İlk olarak suyun üzerinde durmayı öğrendim. Sonra da yüzmeye başladım. Suyla ilk buluştuğumda ister istemez korkmuştum. Çünkü hem görmüyorum hem de daha önce gelmediğim büyük bir yer. O yüzden korkmuştum. Elde ettiğim başarılar çok gurur ve mutluluk verici bir şey. Yarışmalarda da eskiden çok heyecanlandırdım. Artık o kadar heyecanım kalmadı. Yarışlara girdikçe heyecanım biraz daha azalıyor" dedi.
"Hissederek yüzmeyi öğrendim"
Hissederek yüzdüğünü söyleyen Ateş, hedefinin de Avrupa Şampiyonasında derece almak olduğunu kaydederek, "Ben hissederek yüzüyorum. Görmeden yüzmek de ayrı bir güzel oluyor. Özgürlük hissediyorum. Ben daha önce Almanya’ya gittim. Yine Avrupa’ya gitmek istiyorum. Sonrasında da dünya şampiyonalarına gitmek istiyorum. Ardından da olimpiyat yarışlarına katılmak istiyorum. Ben buradan ailelere mesaj vermek istiyorum. Çünkü her şey ailede başlıyor. Benim ailem beni buraya getirmeseydi bu başarıları elde edemezdim. Genelde aileler çocuklarını sakınıyorlar. Böyle yapmayın. Siz de çocuklarınızı bir spora yönlendirin" ifadelerini kullandı.
"Ağladık, güldük, eğlendik ve zorlu şartları geride bıraktık"
Cemre’nin antrenörü Ahmet Eskalen ise, "Cemre ile spor okulunda başladık ve orada keşfettik. Görme engelli olduğunu gördüğümüzde bir şeyleri başarabileceğimizi hissettik. Bu şekilde başladık. Çok zorlu bir süreçten geçtik. Çünkü görmüyordu. Cemre’ye dokunarak bütün sitilleri ve teknikleri öğretmeye çalıştık. Ağladık, güldük, eğlendik ve zorlu şartları geride bıraktık. Artık başarıları sıralama zamanı. Şu an Cemre’nin Türkiye’de rakibi yok. Hedefimiz artık Türkiye değil. Hedefimiz Avrupa’da bayrağımızı dalgalandırmak. Avrupa barajlarını geçtik. Önümüzde yıl Avrupa Şampiyonasına gideceğiz" şeklinde konuştu.