Hanımefendilik Seminerleri başlıyor

Uzman Psikolog ve Sosyolog Efser Selmet Çelik tarafından düzenlenen 'Hanımefendi Seminerleri'nin ilki bugün saat 15.30'da İlim Yayma Cemiyeti'nde gerçekleştirilecek. 5 hafta devam edecek seminerler ücretsiz olacak.

Uzman Psikolog ve Sosyolog Efser Selâmet Çelik  ile “Hanımefendilik Semineri” hakkında bir söyleşi gerçekleştirdik. İşte o söyleşi:
 
Hocam öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
 1976 yılında İstanbul Fatih’te Peygamber sevdalısı bir babanın evladı olarak dünyaya geldim ve 36 yaşıma kadar İstanbul Bayrampaşa’da ikamet ettim. Babam sosyolojiye beni sevk ederken; “Kızım dindar bir sosyolog olmanı istiyorum, toplum adına ne gerekiyorsa yap” zihniyetindeydi. Mastırımı psikoloji alanında yapmamdaki maksat da bundan farksız değildi. 1994 yılından beridir profesyonel gazeteciyim. Bugüne dek Türkiye genelinde 2 binden fazla seminer verdim ve 5 binden fazla TV, radyo  programı yaptım. 10 bin sayfadan fazla gazete sayfası, 1000 sayfadan fazla da dergi sayfası hazırladım.  10 binden fazla terapi gerçekleştirdim. Alanımla ilgili de iki kitap yayınladım. Bir günümün diğer günüme denk olmaması ve bir işten yorulup başka işe geçme şiarıyla her daim mücadele ettim ve son nefesime kadar da bu mücadelemi devam ettireceğim inşallah.
 
Neden Hanımefendi eğitimleri?
Çok başarılı hoca hanımlar yetiştirebiliyoruz lakin hanımefendi yetiştirme hususunda ne yazık ki toplum olarak lâl olmuş durumdayız. İngilizler “Leydilik Okulu” adı altında çalışmalar yaparken kendi değer ve inanç sistemlerine uygun hanımlar yetiştirmeyi hedefliyorlardı. Biz ise toplum olarak şu noktadayız: “Aman kızım sakın kocana baş eğme, kolunda altın bileziğin olsun, kimseye muhtaç olma. Kendini kocana ve kayınvalidenlere ezdirme…” Hz. Hatice, Hz. Fatıma… gibi bir hanımefendi olmak ve olmayı arzu ettirmek benim için şereftir. Bu eğitimlere gelen hanımefendilerimizin çok daha verimli olacağı bir süreç hazırlamayı hedefliyorum inşallah.
 
Hanımefendi Seminerleri’nde ana hedefiniz nedir?
Kayseri’de bir televizyon kanalında çalışan ateist bir şahısla tanıştım, konuşma süreci içerisinde bana “Sen ve senin gibiler dini kullanıyor” dedi. ‘Evet, ben dini kullanıyorum’ dedim. Çünkü ben dini kullanmak için, yaşamak için varım. Din raflarda durmak veya ruhbanlık sınıfı gibi sadece hocalara gelmemiştir. Din herkesindir. Yine bir gün üç yıl boyunca program yaptığım Erciyes TV’de programım bitip de rahmetli Zeki Duman Hoca’mın programının yayın öncesinde kendisiyle karşılaştık. “Hocam bugün bir bayan bana fıkhi bir soru sordu ve ben cevaplayamadım” dedim. Kendisi bana çok kızdı; “Sen dindar bir uzmansın bu konularda bildiğini anlatmakla mükellefsin” dedi. Topluma artık şunu daha net göstermeliyiz; Bir kişi mesleği ne olursa olsun önce iyi bir dindar yani iyi bir hanımefendi ve iyi bir beyefendi olmalıdır… Ayetler ve Sünnet ışığında…
 
İnsanlar evlatlarını hanımefendi olarak yetiştirme kaygısı taşıyorlar mı?
Çok şükür ki taşıyorlar. Daha şimdiden eğitimlerimize yoğun talep olduğunu biliyoruz çok şükür. Eğitimlerimize katılacak tüm bireyler birer hanımefendi zaten. Bizim buradaki maksadımız hanımefendiliğimizi pekiştirmek... Hanımefendi olmak elbette sanıldığı kadar kolay değil. Kaldı ki bu eğitimlerimde “Yüzde yüz hanımefendiliği anlatabilir ve yaşatabilirim” diye bir iddiam da yok. Burada yapılacak çalışmada “Hanımefendi” olmanın ne kadar lezzetli bir süreç olduğunu ve kız evlatlarımızı öncelikli olarak mühendis, doktor… değil de “Hanımefendi” olarak yetiştirmemiz gerektiğini ihtiyaç olarak hissettirmek hedeflenmektedir. Hanımefendi olmak son nefese kadar devam eden bir süreçtir.
 
Eğitimler sonrasında ne hedefliyorsunuz?
 
Katılımcılara, “Hanımefendilik Okulu” eğitimlerinde, eğitimlerin ardından kurumda mevcut olan ve ilave edilecek derslere ihtiyaç olduğu hissettirilerek heveslendirilecek ve kişiler bu derslere yönlendirilecektir.
 
“Hanımefendilik Okulu” ile ilintili ve ilişkili olarak atölyelerimizi ihtisaslaştırmayı hedefliyorum. Eğitimizde toplamda vereceğim tüm atölyeleri en ayrıntılı haliyle ihtisaslaşacakları şekilde hanımefendilerimize sunacağız inşallah. Bu sistemi Eyüp Emniyettepe Kız Kur’an Kursu’nda aynı anda 850 kız öğrenci üzerinde uygulamış ve başarıya ulaşmış bulunmaktayım.
 
Ben zaten hanımefendiyim, gitmeme gerek yok diyen hanımlarımız olabilir mi sizce?
İnsanlar kendilerine gösterilene hiç düşünmeden, akletmeden kanma girişiminde olmasınlar diye, şeytanın hile ve desiselerini dolayısıyla Siyonizmin nasıl çalıştığını anlatmak da asıl hedeflerdendir.
“Ben zaten hanımefendiyim” diyen kardeşlerimiz illa ki olacaktır. Bu kardeşlerimize “Burası sizin okulunuz zaten, sizin gibi hanımefendilerin taçlanmasına vesile olmak bizim için şereftir” diyeceğiz. “Tüm hanımefendilerimizi okulumuza bekliyoruz” derken bu handikabı ortadan kaldırmış da oluyoruz.
 
Zarafet dersleri hakkında ne düşünüyorsunuz?
“Zarafet Okulu” adı altında sunulan şarap bardağı nasıl tutulur, çatal solda bıçak sağda, önce bayan elini uzatmalı tokalaşırken… gibi ahlak ve inanışlarımıza ters uygulamaların yıllardır öğretildiği bir süreç yaşıyoruz. Bu zaafiyetimizi ortadan kaldırmak adına üzerime düşen görevi üstlenmek için bu çalışmayı yapacağım. Selam vermenin, inşallah demenin gericilik kabul edildiği, alay edildiği günleri geride bırakabilmek adına, basireti ve feraseti açık bir toplum oluşturmak adına bendeniz çalışmaya, “Varım” biiznillah.
 
Atölyelerde hangi dersler olacak?
 
Atölyeler
-Kadın Olmak
Kadın Hz. Hatice’dir, Hz. Fatıma’dır, Rabiya tül Adeviyye’dir… Üstünlüğün sadece takva ile olduğunu, kadın ve erkek kavramlarının “feministlik” adı altında ayaklar altına alınmaması gerektiğini anlamak önemlidir. “Kadın ve erkek ayakkabının iki ayrı teki gibidir, birbirini tamamlar.” Bu düstur üzerinden “kadın” olmanın ehemmiyetini fark etmeli ve eşimizle rakip değil yoldaş olduğumuzu ve özünde birer “kul” olduğumuzu anlamalıyız.  Esas olan Kur’an’a ve Sünnete uygun bir kadın olabilmektir. Erkekleri, kadınları, ümmeti yetiştiren analarımızdır. Kadın olmayı bizler Kur’an’ı ve Peygamber Efendimiz’i anlayarak en iyi şekilde başarabiliriz. Bu sebeple neden yaratıldığımızın farkına varacak, Rehberlimiz Kur’an’ı ve Sünneti anlamaya çalışacak ve rollerimizi en iyi şekilde oynamanın yollarını öğreneceğiz.
 
-Psikoloji
Psikoloji ruh bilimidir, herkesin bir ruhu vardır ve her ruh huzur bulmak ister. Ki “Kalpler ancak Allah’ı zikrettikçe tatmin olur” (Rad; 28) Ruhumuzun tatmin olması ve huzur bulması için insan psikolojisine vâkıf olmamız gerekir. Kadın, erkek, çocuk, genç ve ihtiyarlık psikolojilerini bilen bireyler yaşadıkları dünyayı daha iyi algılayabilirler. Daha iyi algıladıkları dünyada başarılı olma ihtimallerini de arttırırlar. İnsan psikolojisini en iyi Kur’an’dan ve Efendimizden anlayabiliriz. Bizim yol haritamız, rehberimiz onlardır.
 
-Sosyoloji
Toplumu yakından tanımak ve anlamak kişinin hayatına yön verir. Toplumun ne kadar önemli olduğunu gerek komşuluğun öneminden gerekse “Bir toplum kendisini düzeltmedikçe Allah da o topluluğu düzeltmez” (Rad; 11) ile biliyoruz. Bizim başarıya ulaşmamız toplumun başarısından geçiyorsa şayet, toplumu iyi anlamalı, kavramalı ve değerlendirmeliyiz. Toplumu iyileştirmenin, toplum için mücadeleler vermenin ehemmiyetini insanlığa ne kadar kavratırsak aslında şahsi menfaatimize o denli yaklaşmış oluruz. Benim menfaatim, toplumun menfaatinden geçiyor…
 
-İletişim Kuralları
İletişim sanıldığı kadar zor bir mevzu değildir. Doğru ve sağlıklı iletişimin nasıl ve ne şekilde olması gerektiğini Kur’an ve Efendimiz bize zaten gösteriyorlar. Biz ise bir dirhem bal yemek için bir çuval keçiboynuzu yemekte ısrarcı olup doğruları çok uzaklarda arayabiliyoruz. NLP; Neuro Linguistic programming, yani beynin dil kodlamalarının programlaması anlamına gelir. Bütün NLP kitaplarını toplasanız Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) iki hadisi etmeyeceğini kavramak, kişiyi güçlü kılar. Güçlü olan da her daim iletişimde başarılı olur.
 
-Evlilik
İnsanlar sadece evlenmek, çocuk sahibi olmak için dünyaya gelmezler… Rabbe kul olmak esastır. Evliliğin içinde gizli olan sırrı yakalayan insanlar kurtuluşa daha hızlı ve seri adımlarla ulaşırlar. Eşler refik ve refikadır. Hak Dava’da birbirlerine yoldaş olur, birbirlerini korurlar. Sırt sırtadır eşler, her türlü güzelliğe ve sıkıntıya el birliğiyle müdahale ederler. Düzen ve disiplin içerisinde birlikten kuvvet doğmasının sembolüdür evlilik. Yolda yürürken birinden birinin ayağı takılıp düşse bir diğeri kaldırır eşlerin. Eşler yoldaştırlar birbirlerine, yandaştırlar…
 
-Çocuk Eğitimi
Evlat demek Hz. Fatıma demektir, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin demektir. Efendimizin toprağa elleriyle koyduğu yavruları demektir… “Siz Hz. Muhammed’in torunu olmalısınız, ancak O’nun eğitimiyle bu şekilde ince bir tarz sergilenebilir” diyen sahabe Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin Efendilerimizin ebeveyninin Efendimiz olduğunu anlamıştı… Biz de öyle evlatlar yetiştirmeliyiz ki “Bizi öldürmeye gelen bizde dirilsin.” Çocuklarımızı iyi yetiştirmek ümmeti yetiştirmektir düsturunu kavrayabilmek önemlidir. Çocuklarımızı birer ruh arkadaşımız olarak görebilmek, “Kıyametin kopmasıyla birlikte bütün akrabalık bağlarının ortadan kalkacağını” (Müminun; 101) bilebilmek kişiyi özgür kılar. Bu dünyada yaşadığımız süre zarfında ruh arkadaşlarımızı iyi yetiştirmek ve onlara davalarında hem öğretici hem de iyi bir rol olabilmek önemli görevlerimizdendir.
-Genel Kültür
Psikolojide, sosyolojide, iletişimde, evlilikte… başarılı olmak olabildiğince genel bir kültür düzeyine sahip olmaktan geçer. Kişi ne denli donanımlı ve bilgi sahibiyse diğer bireyler üzerinde ki etki düzeyi artar. Etki düzeyi artan birey Hak Dava’sında ilerlerken çok daha anlamlı işlere imza atabilir ve kitleleri peşinden sürükleyebilir. Düşünmek ve akletmek için beynimizi doğru kullanabilmek, çoklu zekâ üzerinden, matematiksel mantıksal zekâyı ön plana çıkarabilmek bu eğitimin asıl amacı olacaktır. Tarih bilgisi ve özdeyişler kişinin ufkunu açmada önemli rol oynayacaktır.
 
-Adab-ı Muaşeret
Birey toplum kurallarına riayet edebilsin diye Rabbim “Frontal Lob”u yaratmıştır. Beynimizin bu bölümünü en doğru şekilde kullanabilmek için toplumsal kuralları iyi bilmek ve uygulayabilmek esastır. Bu kuralları da İslâm Ahlâkına uygun şekilde öğrenmemiz önemlidir. Çünkü tüm yaşanmışlıklarımız bu kurallar üzerinden cereyan eder. Bu kuralları hem kendimiz öğrenmeli hem de çevremizde ki insanlara tatlı bir lisan-ı hal ile öğretmeliyiz.
 
-Ev Ekonomisi
Evinin iktisadını bilmek aynı etapta zamanı doğru kullanmak ile bağlantılıdır. Zamanını doğru kullanan kişi hüsrandan kurtulur. “Nehir kenarında dahi abdest alıyor olsak israf etmememiz gerektiğini” bilmek demek her alanda, her konuda çok dikkatli olmamızın önemli olduğunu ve her daim uyanık olmamızın icâp ettiğini gösterir.
 
Eğitim sonunda sertifika olacak mı?
Okulumuz 5 eğitimden oluşacaktır. Eğitimler 3 saat sürecektir. 15 saatlik eğitimin karşılığında benim ve cemiyetimizden onaylı sertifika verilecektir.
 
Söyleşi: Tuba Köksal
 

Yorumlar 1
Beyefendi 20 Ocak 2018 20:03

Gerçekten hanımefendilerin sadece buna mı ihtiyacı var? Kaldı ki hanımefendi hitabet kelimesidir. Diğer türlü de gorecilidir. Keşke dilenmek zorunda kalmış, yoksulluktan beli bükülmüş hanımefendilerimize el uzatsalar. Ayrıca hanımefendinin eğitimini vereceği şeyi Anadolumuzun muazzam asaletteki eli nasirli teyzelerimizden oğrenmek gerek. Tabii hedef kitleniz nedir bilemem.

Bakmadan Geçme