Güven: 'Camilere çocuklarınızla gelin'

Çoğunluğunu çocukların ve ailelerinin oluşturduğu cemaate, Sabah namazının sonrasında konuşan İl Müftüsü Güven, mescit ve camilere devam edenleri Yüce Allah’ın çok sevdiğini, ifade ettikten sonra sözlerini şöyle sürdürdü:

“Camilerimiz, mescitlerimiz cemaatiyle güzeldir. Buralar, genciyle-yaşlısıyla, kadınıyla-erkeğiyle ve özellikle de daha mükellefiyet çağına ermediği halde anne ve babalarının yanında namazı sevme adına gelen çocuklarla birlikte bütün Müslümanların mekânıdır. 
Namazlarında sorunlar olduğunu görenlerin, kendilerinde namaza karşı tembellik bulunduğunu hissedenlerin yapacağı en güzel şeylerden birisi, camilerde cemaatle kılınan namazlara dâhil olmaktır. Aynı zamanda mahallede ikamet eden insanlarla tanış olunacak ve kaynaşma gerçekleşecektir. Böylelikle namazın tadına daha güzel bir şekilde varılacaktır.

Şehirlerin devasa yapıları içerisinde bireyselleşen, kendisini toplumdan uzak tutan, sanal dünyanın içerisinde kendini kaybeden insanlara ruh veren yerlerdir camiler. Camiye gelen insan, sosyalleşir. Toplumsal bir varlık olduğunu bilir. Fakiriyle-zenginiyle aynı safta bulunarak Yüce Allah’ın indinde eşit olduğunu, öğrenir.

Camilerin imarında, ihyasında ve inşasında cemaatin bol olması, hepimizi mutlu eden ve geleceğimize dair ümitlerimizi artıran bir durumdur. Camilerimiz, yalnızca erkek Müslümanlar için değil, kadınlarımız, kızlarımız için de huzur merkezleridir. Hangi vakitte müsaitler ise camiye gelip o vaktin namazını cemaatle birlikte kılmalıdırlar kadınlarımız, kızlarımız.
 

“Şehirler camilerin etrafında kurulmalıdır”
Peygamber Efendimizin (sallallahu aleyhi ve sellem), kıyamet gününde güneşin insanlara, onları yakıp kavuracak şekilde yaklaştığı bir zamanda, arşın gölgesinde gölgelenecek olan 7 sınıf insandan bahsettiği hadisini örnek veren Güven, bu hadisteki kalpleri camilere ve mescitlere bağlı olan insanların üzerinde durduktan sonra, sözlerine şöyle devam etti:

“Kalpleri camilere bağlı olan insanlar, hayatlarını oraya göre düzenlerler. Peygamber Efendimiz, yeni bir yere yerleşeceği zaman, daha başını sokacak bir evi olmadığı halde ilk önce mescit ve cami inşa ederdi. Bizler de yeni bir şehre, mahalleye taşınacağımızda camisine, mescidine göre ev tercihinde bulunabilmeliyiz. İşte o zaman kalbimiz camilere bağlı demektir. Şehirler inşa edilirken öncelikle camilerin inşa edilmesi gerekir. Sonrasında da o şehirler camilerin etrafında kurulmalıdır. Ecdadımızın yaptığı da bu idi. Camiler, şehirlerin merkezinde olmalı ki hayatın da merkezinde olsunlar.” dedi.

Program İl Müftüsü Güven’in dua yapması ile sona erdi. Sonrasında ise cami çıkışında cemaate çorba simit ikramında bulunuldu.  (Kurum haberi)