Erciyes Üniversitesi'nde gençlik ve geleceğimiz konferansı
Erciyes Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Konferans Salonu'nda 'Gençlik ve Geleceğimiz' isimli konferans düzenlendi.
Kastamonu Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eski Rektörü Prof. Dr. Seyit Mehmet Şen konuşmacı olarak katıldığı konferans, Erciyes Üniversitesi öğretim üyeleri ve öğrencileri tarafından yoğun ilgi gördü.
Erciyes Üniversitesi Öğrenci Konsey Başkanı Berat Deniz yaptığı açılış konuşmasında; “Gençlik bir milletin dinamik gücüdür. Türk tarihini bütün dönüm noktalarında, ülkenin karanlık günlerden geçtiği milli mücadele dönemlerinde de, Türk gençliği aktif olarak rol almıştır. Tıbbiyeliler, Mülkiyeliler, Harbiyeliler ve diğer unsurlarıyla milli iradenin tecelli etmesinde öncülük etmişlerdir. Türk gençliği müşterek noktaları ortaya çıkaran bir anlayışla geleneğine ve tarihine sahip çıkmalıdır. Her konuda örneğimiz olan Peygamber efendimiz gençlik dönemi ile bizler için en güzel örnektir. Popüler kültürün tesiri bilgiyi şuura dönüştürmeye engel olmakta ve gençliği suni bir yaşam tarzına dayatmaktadır. Buda gençlerimizi milli ve manevi değerlerden uzaklaştırmaktadır. Ancak her şeye rağmen ümit gençliktedir, heyecan gençliktedir, bilgi gençliktedir, gelecek gençliktedir.” dedi.
Kastamonu Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eski Rektörü Prof. Dr. Seyit Mehmet Şen konferansta öğrencilere gençliğin çok önemli bir dönem olduğunu belirterek şunlara değindi; “Genç insan düşü olan insandır, hayali olan insandır, heyecanı olan insandır, aşkı ve tasası olan insandır. Bu özellikleri taşımayan insan biyolojik olarak genç de olsa zihin ve ruh olarak genç değildir. Önemli olan şey gençlerimizin zihin ve ruh olarak genç olmalarıdır ve gençliklerini ölünceye kadar korumalarıdır.”
Prof. Dr. Seyit Mehmet Şen sözlerine şu şekilde devam etti: “Gençliğiniz ruhi ve zihni gençlik olmalıdır. Genç insan düşü olan insandır. Sürekli düş görmelisiniz. Gençlik ise o düşe göre hayal kuran insandır. Hayal edeceksiniz ve heyecan duyacaksınız. Bir insanın aşkı, sevdası, düşü ve hayali yoksa o insan genç insan değildir bitmiş bir insandır. Gençlik bir ülkenin bir milletin geleceğe uzanan elidir. Bu el ne kadar güçlü ve uzun olursa ülke de o kadar güçlü olur.”