Duvarları yıkan öğretmen

20 yıldır Kayseri'deki devlet okullarında Fen Bilgisi öğretmenliği yapan Murat Üstündağ, bu dersi daha anlaşılır kılmak için, çalıştığı okullarda yemekhaneyi, öğretmenler odasını, depoyu laboratuvara dönüştürüyor. Üzerine iş kıyafetlerini geçirip ders anlatacağı laboratuvarın duvarlarını boyayıp mobilyalarını tamir eden, kendi maddi imkanlarıyla deney malzemeleri alan Üstündağ, fenin günlük hayatın içinde olduğunu söylüyor.

Kayseri’nin sosyo ekonomik düzeyi düşük mahallerdeki iki okulunda görev yapan Fen Bilgisi öğretmeni Murat Üstündağ, 15 yıl çalıştığı Mithatpaşa İlköğretim Okulu’nda önce depoyu ardından da öğretmenler odasını laboratuvara dönüştürdü.
Laboratuvarın kuruluş hikayesi
Öğrencilerine daha iyi bir eğitimi vermek için her imkanı kullanan Murat öğretmen, laboratuvarına kurduğu bir kamera sistemiyle derse geç kalan, hastalandığı zaman okula gelemeyen öğrencileri için internet sitesinde dersleri ve deneyleri yayınlıyor. Maddi olarak da, emek olarak da kimseden destek almadığını belirten Üstündağ, laboratuvarın kuruluş hikayesini şöyle anlatıyor:
“Fen Bilgisi dersini yazarak ya da kitaptan çalışarak anlatamazsınız. Bizim bir laboratuara ihtiyacımız vardı ama okulun bütçesi yeterli değildi. Öğrencilerden de para toplayamazdık. O zamanki okul müdürünün de desteğiyle 20 metrekarelik bir depoyu laboratuara çevirmeye karar verdim. Marangozdan malzemeler aldım, zımparaladım, yağlı boyalarla boyadım. Öğrenci sıralarından deney masası yaptım. Deney için kimyasal maddeleri kendi imkanlarımla aldım. Sınıflar 40 kişilik. 20 metrekarelik depo yeterli olmayınca okul müdürü; ‘Böyle olmayacak. Nereyi istersen orayı laboratuar yapalım.’ dedi. Ben de Öğretmenler Odası’nı istedim. Böylece deneylerimizi yapabileceğimiz bir laboratuvarımız oldu.”
Her yıl Bilim Şenliği düzenliyor
Murat Üstündağ, çalıştığı okulda camları kıran, öğretmenlerin arabalarına zarar veren problemli öğrencilerini zapt etmek için okul çıkışında sokağa göndermeyerek kendi yanına alıyor, onlarla laboratuvarda vakit geçiriyor ve deney yapıyor. Yurt dışında bir internet sitesinde gördüğü haberden etkilenerek yaptıkları deneylerle bilim şenlikleri düzenleyen öğretmen, ”Bu şenlikleri öğrencilerin sınavları bittikten sonra, haziran ayında yapıyoruz. Ortaya güzel işler çıkıyor. Öğrenciler akıllı evler, kendini temizleyen soba bacaları, hava durumuna göre açılıp kapanan perdeler gibi günlük hayatta kullanılacak ürünler ortaya koydu. Hafta sonları ve gece geç saatlere kadar okulda çalışıyoruz. Mahalle sakinleri okulun ışığının geç saatlere kadar yandığını görünce okula ‘hırsız girdi’ diye polise ihbar etmişler. Biz harıl harıl deney yaparken polisler okula baskın düzenledi.” şeklinde konuştu.
500 öğrenci 500 deney
Son 3 yıldır TÜBİTAK’ın desteğiyle çalışmalarını sürdüren Murat öğretmen, Kayseri genelinde ‘4007 bilim şenliğini destekle’ projesini yürüttü. En son yaptığı bilim şenliğinde “500 öğrenci 500 deney” çalışmasıyla Guinness’e başvurdu fakat maddi imkansızlıklardan dolayı başarılı olamadı.
Şu an çalıştığı Mehmet Akif Ersoy İlköğretim Okulu’nda 400 yakın deney yaptıklarını ifade eden Üstündağ açıklamasını şöyle sürdürdü;
 “Buradaki çocuklar dezavantajlı çocuklar. Zaten ben hiç merkezde çalışmadım. Merkeze tayinimi istemedim. ‘Hangi yönden dezavantajlı?’ diye sorarsanız aile yönünden dezavantajlı. Buradaki ailelerin yüzde 79’u doğudan gelen ve maddi imkanları çok kısıtlı olan aileler. Bu yüzden buradaki öğrencilerle çalışmanın hem zorluğu, hem güzelliği var. Zorluğu istediğiniz şeyi yaptıramıyorsunuz, güzelliği de birçok öğrencinin günlük hayatta kolaylıkla gördüklerini buradaki çocuklar ilk defa görüyorlar. Öyle olunca daha fazla sahipleniyorlar. Bu yüzden bizim okuldaki aidiyet duygusu merkezdeki bir okula göre çok daha fazladır.”
AR-GE STEM çalışmaları
Kayseri İl Milli Eğitim Müdürlüğü AR-GE STEM (Science Technology Engineering Mathematics) Koordinatörlüğü görevini de yürüten Murat Üstündağ,  STEM çalışmalarını şu şekilde anlattı:
Kayseri İl Milli Eğitim Müdürlüğümüz 2013 yılında Türkiye’nin ilk ve tek STEM merkezini kurdu. 3.5 yıl süren eğitim verdi. STEM 4 temel prensibi öğrencilere aynı anda vermeye çalışan, özellikle fen ve matematik yönünden öğrencileri geliştirmeyi hedefleyen bir eğitim modeli. Resmi olarak 2006 yılında Amerika’da kuruldu, daha sonra devlet politikası haline geldi. 2016 yılında Beyaz Saray’ın STEM için ayırdığı bütçe 2.20 milyar dolar. Kayseri’de Melikgazi Anaokulu bizim ilk uygulama alanımız. Oradaki öğrencilere eğitim verilerek STEM çalışmaları başladı. Daha sonra ben kendi çalıştığım okulu pilot okul yaptırdım ve bir buçuk yıl öğrencilerle STEM çalıştık. Kayseri’de STEM içerisinde 26 okul var. En fazla uygulama ile öğretmen ve öğrenciye ulaşan merkez burası.”
 
HABER: Fatma Ural/Tuba Köksal özel haber
 

Bakmadan Geçme