Cuma namazını çimlerde kıldı

Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki Cuma namazını tarihi Hunat Hatun Camiisi'nin dışında bulunan çimlerin üzerinde kıldı.

Kayseri’nin en büyük camilerinden biri olan Hunat Hatun Camii’nde her Cuma günü yaşanan yoğunluk dolasıyla vatandaşların bir kısmı namazlarını Camii’nin dışında eda ediyor. Bu kez Cuma namazını dışarıda kılanlar arasında Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki’de vardı. Özhaseki Cuma namazının ardından Kayseri İHH Başkanı Şaban Sözduyar’ın babası Ali Sözduayar’ın cenaze namazına katıldı.

HUNAT CAMİİ

Alaeddin Keykubad'ın hanımı Mahperi Hatun, 1238 tarihinde yaptırmıştır. Kayseri’nin Selçuklularından günümüze gelen en büyük camiidir. Oturum alanı 2.203 metrekaredir. Caminin Batı cephesindeki ana giriş kapısı şaheser bir arabesk süsle donatılmıştır. Bunun üzerine de, '' Al1ah'ın mescidlerini ancak Allah'a ve Ahiret gününe iman eden, gereği üzere namaz kılan, zekat veren, Allah'tan başkasından korkmayan kimseler imar eder, onarır. işte hidayet üzere bulunanlardan oldukları umulanlar bunlardır.'' Mealindeki Ayet-i Kerime yazılıdır. Kitabesinde ise şöyle denilmektedir : ''Bu mübarek mescidin yapılmasını, Fetihler babası, dünya ve dinin yardımı ve emanı, Keykubad'ın oğlu, Keyhüsrev zamanında, yüksek mertebe sahibi zahide, saliha, dünya ve dini safvetti, hayırların öncüsü, büyük valide emretmiştir.

Allah onun yüceliğinin gölgesini daim ve iktidarını kat kat eylesin. Bu yapı altıyüzotuzbeş yılında şevval ayında inşaa edilmiştir.” Cami’nin üç kapısı vardır. Bunlar, kuzey, batı ve doğuya açılmaktadır.

Ana kapı batıdadır. Bu kapının girişte sol tarafında, caminin kuzey ucunda, Mahperi Hatun'un türbesi bulunmaktadır.

Selçuklu döneminde ''Huvand” ünvanı Selçuklu Saray ailesine özel bir ünvan olarak verilmektedir. Mahperi Hatun da bu ünvanı kullandığı için Cami Huvane'dan türkçeleşerek ''Hunat Camii'' olarak adlandırılmıştır, Tarihi değeri çok yüksek mihrabi ve minberi vardır. Kırksekiz büyük ayaklarla beslenen kemerler üzerine oturtulan tavan tonoz şeklindedir. Ortadaki kubbesi daha sonra yapılmıştır. Minaresi ise 2. Abdulhamid döneminde inşa edilmiştir. Caminin arka bölümü Selçuklular döneminde yazlık olarak kullanılmaktaydı. Daha sonra tamamı kapatılarak bugünkü hale getirilmiştir.

Haber/Fotoğraf: Bünyamin Gültekin

Bakmadan Geçme