Büyükkılıç: 'Gücümüzü yasalardan alıyoruz'

            2015 yılında omuzundan bir operasyon geçirdiğini hatırlatan Melikgazi Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, “Çok koşturduğumuz için omuzlarda kısa süreli yırtılmalar olabiliyor. Bunun sebebi de yürüyüşte biraz hırçın davranmamız ve doğayla barışık yürümememizden kaynaklanıyor. Ali Dağına yürüyüş yapıyoruz herkes düz yoldan gidiyor biz dikine gidiyoruz. Bu arada da zaman zaman kapaklanmalar oluyor. Erciyes’e yürüyüş yapıyoruz bir bakıyorsunuz oradan koşarak inmeye başlıyoruz. Bu arada birisi bir laf atınca ona bakacağım derken bir bakıyorsunuz kendinizi yerde buluyorsunuz. Bunun gibi değişik gerek sportif çalışmalar gerekse doğayla olan birlikteliklerden sonra omzumda ufak bir müdahaleyi gerektiren pozisyon olmuştu. Öyle bir dönem geçirdik şimdi çok şükür sağlığımız yerinde" diye konuştu.

            "Bazı şeylerin kıymeti yokluğunda biliniyor" diyen Başkan Büyükkılıç, "Varken kıymetini bilemiyoruz yokluğunda öğreniyoruz tabi bazen iş işten geçmiş oluyor Allah sağlığımızı elimizden almasın. Yerinden kalkamayanlar, başkasının bakımına muhtaç olanlar bunlar çok büyük örnekler. O zaman Allah’ın verdiği nimetin ne güzel bir şey olduğunu anlıyoruz.
Ben nöroloji uzmanı da olduğum için bu alanda bunları en iyi yorumlayacak insanım. Tabi geçirdiğim operasyon sürecinde de koluma takılan bir aygıttan da bu durumu anlamış oldum. Çok şükür önemli bir şey değildi. Zamana ihtiyacı olan bir tedaviydi geçti gitti. Bu süreçte 1 hafta bir arkadaşımız vekaleten görevi yürüttü ondan sonraki süreçte kolumdaki cihazla beraber görevimin başındaydım. Çünkü mecburi hissediyorum kendimi. Sahiplenme duygusu var, sanki vekalet bırakınca işin önemli kısımlarının geriye düşeceği anlayışım var. O anlamda zaman zaman mülkiye müfettişleri de ‘Her encümen kararında, her meclis toplantısında muhakkak imzan var maşallah başkanım bunu herkeste göremiyoruz’ diyerek de bana takdir duygularıyla yaklaşıyorlar" ifadesinde bulundu.
Başkan Büyükkılıç, "Ben imza atmayacağım hiçbir şeye başkasının imza atmasından keyif almam. Birlikte imza atmalıyız" diyerek şu şekilde konuştu:
"Sorumluluk bir başkasına yıkacak zihniyette bir insan değilim. O anlamda da bir kaygım var. Mesela yıllık izin nedir bilmem. Hekimlik dönemim de dahil yıllık izin nedir bilmem. Tabi 3-5 gün görev icabı veya seyahate çıkıp gitme gelme şeklinde yaklaşımım olmuştur ama hiçbir zaman kendimi yorgun hissetmedim. Hiçbir zaman boş ver mantığıyla hareket etmedim. Böyle olunca hiç yıpranmazsın, işleyen demir pas tutmaz. Kuran’da da iş değişikliğiyle dinlenin diyor. Bunlar ciltler dolusu tefsirlerle yorumlarla izah edilecek konular.
Diyelim park bahçeyle ilgileniyorsun yoruldunuz mu fen işlerine yönel, hemen alanı değiştir. İşte o zaman dinleniyorsunuz. Veya dışarı çıkın veya içeri girin ama mutlaka bir şey yapın. Hep monoton aynı işi yapmak tabiki yorar, insanın bir kapasitesi vardır. Ama iş değişikliği dinlendirir. Yorulunca kitap okuyun yada başka bir programı değerlendirin. Asıl yorgunluk atalettir, asıl yorgunluk boş oturmaktır, asıl yorgunluk boş oturmaktır, asıl yorgunluk sorumsuzluktur. Fiziki yorgunluk geçer önemli olan zihnen yorgun olmamak, zihnen berrak olmak. Bir nöroloji uzmanı olarak da söyleyebilirim ki iş değişikliğiyle dinlenmek alzheimer hastalığının da önüne geçen bir çalışma tarzı. Alzheimer hastalarını aileleri saklıyor gizliyor. Yoksa toplumumuzda alzheimer hastalığı bilinenden daha fazla. Bu da monotonluktan kaynaklanıyor. İş değiştirerek dinlenin, yabancı dil öğrenin, faklı kitaplar okuyun, el sanatlarıyla ilgilenin. İşlerin çeşitliliği beynin daha fazla fonksiyonda çalışmasını ve farklı bölgelerinin harekete geçmesini, dolayısıyla da bu tür hastalıklara yakalanma riskini daha azaltılmasını sağlamış olursunuz.
Bir yılı daha geride bıraktık. Her şeyden önce ekibime teşekkür ediyorum. En alt kademeden en üst kademedeki çalışanlarımıza kadar hepsine minnet duyuyorum ve Allah onlardan razı olsun diyorum. Elbette eksiğimiz vardır ama geneliyle Melikgazi Belediye çalışanlarından hepsi pırıl pırıl hepsi gayretli, hepsi iyi niyetli, hepsi güvenilir dost insanlar. Bir işe koşarken insanların hayırlısı ona hizmet edendir mantığıyla. Bir insanın ezasını, cefasını, sıkıntısını gidermek amacıyla hareket eden bir yaklaşım sergilediler Ben hep şunu vurgularım, zamanında ulaştırmadığınız, yapmadığınız hizmet, hizmet değildir. Hizmeti zamanında yapın dua alın. Ben inanıyorum ki bu anlayış içerisinde arkadaşlarımız zamanında ve güzel hizmet yaptılar. İhtiyaca, çevreye, şehrimizin daha güzel bir şehir olması yolunda gelişmesini sağlayacak gayretlerin içerisinde oldular. Bunların hepsini de başardılar. Kamuoyunda da takdir topladılar. Bizde onların yaptığı bu çalışmalarla bir ağabeyleri olarak, bir büyükleri olarak, başkanları olarak övünüyoruz. Hizmet yapılırken çalışanının yanında olursan o insan daha gayretli olur. Kar küreyen kardeşimizin yanında durursam daha gayretli olur. Kar küreyen kardeşimizin elini sıkar, gönlünü alırsam, duasını alırsam, demek ki başkanım da bizimle beraber, bizi takip ediyor diye düşünür.
Biz tabi 2015 yılını her sene olduğu gibi dolu dolu geçirdik. Borçsuz bir belediyeyiz. Hiçbir zaman yaptığımız ihalelerde ve yatırımlarda dostlarımızdan birisi yapsa ne olacak parasını alamazsın ki gibi bir yaklaşım sergilemedi, sergileyemez. Yeter ki hak etsin, zamanında işini yapsın. Bu insanları hiçbir zaman mağdur etmedik etmeyiz. Böyle olunca bereket geliyor. Belediyeciliğin en önemli raconu budur. Mesela daha önce 10 liraya yaptıracağın bir işi, borcunuzu zamanında ödeyen prestijli bir belediye olarak algılandığınız zaman yatırım daha fazla oluyor. O zaman 5 iş yaptıracaksanız 6-7 iş yaptırıyorsunuz. Bu da hizmeti getiriyor. Bereketi, güzelliği getiriyor. Kamuoyundaki güveni getiriyor. Bunu yaparken işin kalitesi düşsün, baştan savma, yeter ki yapılsın mantığıyla değil."
Başkan Büyükkılıç son olarak, "Melikgazi bölgesinde 2015 yılı itibariyle 330 bin ton asfalt dökmüş bir belediyeyiz. Çoğu belediye 1 kamyon asfalt verilsin diye ricada bulunurken biz 330 bin ton asfalt döktük. Bu bizim gücümüzü, kalitemizi gösteriyor. Bu hizmetin yerinde ve zamanında ulaştığını gösteriyor. Yol medeniyettir anlayışını gösteriyor. Kendimizi yenilemeyi gösteriyor. Hem özel sektörden hizmet satın alıyoruz parasını zamanında ödüyoruz, hem Melikgazi Belediyesi olarak şantiyemizde ürettiğimiz, kendi ekibimiz tarafından uyguladığımız işler boyutuyla da bu rakama ulaşıyoruz. Her şeyden önce ben Cumhurbaşkanımıza, Başbakanımıza ve hükümetimize teşekkür ediyorum. Bizim bu hizmetleri yapmamıza onlar fırsat veriyor. Geçmişte rafinelerden o asfaltın maddesini alabilmek için yalvarırdık. Parasını önceden yatırdığımız halde gelmezdi. Biz bunları da yaşadık. Şimdi yeter ki paranızı yatırın anında alıp hizmetinizi sürdürebiliyorsunuz. Geçmişte paramız olduğu halde hizmet yapamıyorduk. O günler geride kaldı. Cumhurbaşkanımızın çok güzel bir sözü var ‘ Mazeret üretmeyin, hizmet edin’ diyor. Mazeret üretirseniz gerekçe çok, hizmet etmek isterseniz mazerete gerek yok. O zaman çalışacaksınız. Bu işleri sosyal tesisiyle, kaldırımlarıyla, parklarıyla, temizliğiyle, kültürel çalışmalarıyla ki belediyeciliği biz sadece görsel güzelleştirme olarak görmüyoruz. Melikgazi meslek edindirme kursları olabilir, sosyal tesisleriyle olabilir. Üniversiteye hazırlanan bin 500 yavrumuz veya meslek lisesi mezunu yada üniversiteye girememiş sınavlarda başarılı olamamış bin 500 yavrumuza ücretsiz kurs veriyoruz. Bir boşluğu doldurmaya çalışıyoruz. Biz belediye olarak milli eğitimle birlikte çalışarak onlara destek oluyoruz. Amacımız halkın çocuklarına daha iyi eğitim vermek. Donanımlı, eğitimli olursa hem istismara uğramaz, hem kendi kazanır, hem ailesi kazanır, hem şehrimiz kazanır, toplum ve millet kazanır. Biz gücümüzü Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın Başbakanlığı zamanında çıkardığı yasalardan alıyoruz. Bu yüzden belediyeciliğin duayeni Cumhurbaşkanımız bize bu fırsatları verdi bizde boş durmuyoruz koşturuyoruz” dedi.