Boydakları ürküten vaaz

 Gülen’nden ‘pes’ dedirten o vaaz

Özgür Herkül adlı internet sitesinde yayınlanan Gülen’in vaazı şöyle,

“Boydaklar, öyle şeyler yaptılar ki Allah'ın izni inayetiyle. Efendimiz Müslim-i Şerif’te anlatır, öyle bir tövbe etti öyle bir sevap kazandı ki yani Medine'nin bir tarafındaki tepe öbür tarafındaki tepe bu iki mübarek tepe arasında bulunan insanlara dağıtılsaydı o teveccühün, o tövbenin sevabı hepsini kurtarırdı. Akın İpek öyle bir hayır yaptı, öyle bir sevap yaptı ki, zannediyorum imanları varsa kendilerine zulmeden insanlara bile tevzi edilse onların bile kurtulmasına vesile olur. Boydaklar öyle sevaplar yaptılar ki, kimse görmeden bilmeden Hadis-i Şerif’te ifade edildiği gibi bir ellerinin verdiğini diğer ellerinden sakladılar biliyorum bunları. Ve bunlara kalkıp 'siz terör örgütüne yardım ediyorsunuz' diyorlar. Devletin yaptığı kadar tek başlarına hayır yaptılar. Onca insana burs verdiler, onca açı doyurdular. Binlerce insanı maaş vererek çalıştırdılar. Bunların yaptıkları sevap, elde ettikleri sevap, kendilerine zulmeden insanlar şayet imanları varsa onlara tevzi edilse ihtimal ki onlarda o sevapla kurtulurlar. Bir tarafta onlar var, bir tarafta onlar var. Allah bizi sevabı tevzi edildiğinde başkalarının da kurtulabileceği o zümreye ilhak buyursun. Diğer gaddar insanların durumuna düşmekten bizleri muhafaza buyursun”

Boydaklar vaazdan rahatsız oldu

Yayınlanan bu vaazın ardından Boydak Holding, Star Gazetesi Yazarı Hüseyin Gülerce’ye bir mektup gönderdi. Boydak Holding Yönetim Kurulu Adına Genel Sekreter Ulaş Ahmet Öztürk’ün gönderdiği mektupta, vaazdan duyulan rahatsızlık dile getirildi.

Bu durumu ve gelen mektubu köşe yazısına taşıyan Gülerce, “Dün holding adına aldığım mektup, beni ziyadesiyle sevindirdi. Boydaklar, Fethullah Gülen’in son yayınlanan ve kendilerini öven, dolayısıyla onları kendi yanındaymış gibi gösteren konuşmasından duydukları rahatsızlığı da dile getiriyor. Bu insanlar bizim, ülkemizin değerleri. Geçmişte bu malum yapıya hepimiz, Cumhurbaşkanlarından başbakanlara sahip çıktık, destek verdik. Şimdi ise yaptıkları yanlışı görerek onları terk ettik. Artık eski defterleri karıştırıp kimse yanlışa düşmemelidir” ifadelerine yer verdi.

İşte o mektup

“Sn. Gülerce,

Dünkü telefon konuşmamıza istinaden aşağıdaki açıklamamızı bilgilerinize sunmak isterim.

Bizim bu malum konular ile ilgili duruşumuzu ilk olarak 10 Ağustos 2014 tarihinde basın ile detaylı olarak paylaştıktan sonra malum yapı bizi sürekli yanlarında hissettirmek amacıyla ismimizi kullanmış ve bizi mağdur pozisyonuna koyarak, bizim üzerimizden kamuoyunda kendilerini haklı gösterme gayreti ve çabasına girdiklerini düşünüyoruz.

Bizi kullanıyorlar

Malum çevrelere doğrudan destek olan kurumlar ile ismimizi bilerek ve isteyerek aynı karede göstermişlerdir. Bundan rahatsız olduğumuzu defaatle belirtmemize rağmen bu gayelerinden maalesef vazgeçmemişlerdir.

Boydak Holding’in kamuoyundaki itibarını kullanarak kendi ideolojilerini haklı çıkarma gayreti içerisine girmişlerdir. Bundan dolayı da bizim kamu, özel kurum ve kuruluşlarca bilinen pozitif imajımızı kullanarak kendi çıkarları uğruna organize olmuşlar ve bizi sürekli devlet ile karşı karşıyaymış gibi bir algı oluşturmuşlardır. Yaptıkları bu çalışmalar ile kendilerinin devlete olan hasmane tutumlarını grubumuzun da tutumuymuş gibi bir hava oluşturma gayretine girmişlerdir.

Oysaki bizim her zaman belirttiğimiz gibi en büyük ve tek dayanağımız devletimizdir.

Aynı karede olmaktan rahatsızız

Bizim yönetim kurulu üyelerimizin tutuklanması olayından sonra yaptığımız kamuoyu açıklamasını takiben sosyal medyada Fethullah Gülen’in bizimle ilgili yorumlarının olduğu videosu paylaşılmıştır. Fethullah Gülen’in ve yandaşlarının yaptığı bu açıklamalar geçmişte olduğu gibi bugün de kurumumuza büyük bir rahatsızlık vermiştir.

Malum çevreye yakın sosyal hesaplar üzerinden yapılan yorumlar bizim düşüncemizi hiçbir şekilde bağlamamaktadır.

Mensuplarımızın milli ve manevi hassasiyeti tüm çevreler tarafından bilinmektedir, geçmişte tamamen kamu yararına ve toplumsal refaha dönük yapılan girişimlerin bu günlerde malum yapıya destek sağlıyormuşçasına yapılmış-(yapılan) yorumlar grubumuzu rahatsız etmektedir. Buna ek olarak 17-25 Aralık sürecinden önce bazı mensuplarımız tarafından samimi duygular ile yapılan hayırseverlik faaliyetlerinin abartılarak ve hiç ilgimiz olmayan kurum ve kuruluşlar ile adımızın aynı karede gündemde tutulmasından duymuş olduğumuz rahatsızlığı da ifade etmek isteriz.

Saygılarımızla…”