Balıklarla Suda Zehir Testi Yapılıyor

Kayseri Su ve Kanalizasyon İdaresi (KASKİ) bünyesinde kurulan ve uluslararası akreditasyonu bulunan laboratuvarda, 'lepisdes' cinsi balıklarla 'Balık Bio Deneyi'' bir başka ismiyle 'Zehirlilik Seyreltme Deneyi' yapılıyor.Lepisdes cinsi akvaryum...

Kayseri Su ve Kanalizasyon İdaresi (KASKİ) bünyesinde kurulan ve uluslararası akreditasyonu bulunan laboratuvarda, 'lepisdes' cinsi balıklarla 'Balık Bio Deneyi'' bir başka ismiyle 'Zehirlilik Seyreltme Deneyi' yapılıyor.

Lepisdes cinsi akvaryum balıklarıyla yapılan deney hakkında bilgi veren KASKİ Laboratuvar Şube Müdürü Fazilet Malik, ''Biz laboratuvarın bu bölümünde atık sularla ilgili bir deney yapmaktayız. Balık bio deneyi, diğer bir ismiyle zehirlilik seyreltme katsayısına bakıyoruz. Burada asıl amacımız, işletmelerin alıcı ortamlara verdikleri atık suyun oradaki canlılara zarar verip vermediğini görmek'' dedi.

Bir işletmenin kullandığı ve doğaya bıraktığı atık suyun oradaki canlılara zarar verip vermediğine bakmak amacıyla böyle bir testin uygulandığını kaydeden Malik, ''Örneğin bir işletme Kızılırmak’a veya Karasu'ya atık su deşarj ettiğinde oradaki canlılara zarar veriyor mu ona bakıyoruz. Bunun için de biz bu laboratuvarımızda lepisdes balıklarıyla deney yapmaktayız. Çünkü lepisdes balıkları balık türleri içerisinde en hassas balık türü. Numuneleri fabrikalardan denetleyici firmalar, Çevre İl Müdürlüğü ya da bizim KASKİ’nin Atık Su Arıtma Daire Başkanlığından uzmanlar, numuneler alıp getiriyor. Biz de 48 saat boyunca numunelerin özelliğine ve kirliliğine göre seyreltmeler yaparak içerisine belli oranlarda, belli sayılarda lepisdes balıkları koyarak analizlerimizi yapıyoruz. Raporlarımızı ona göre yapıyoruz. Eğer seyrelttiğimiz sularda deneylerimizde bir veya birden fazla lepisdes balıkları ölüyorsa, suyun canlı ortamına zarar verdiğini raporlamış oluyoruz'' diye konuştu.

Zehir oranı yüksek atık suların balıkların yaşamasına imkan vermediğini ve o şekilde balıkların öldüğünü vurgulayan Fazilet Malik, şunları kaydetti:

''Ama bunun standart metotları var. Yani belli metotlara göre çalışıyorsunuz. Zehirlilik seyreltme katsayısı var, ona göre seyreltiyoruz ve onlara göre de değerlendirme yapıyoruz. Her gelen numuneye olduğu gibi direkt balıkları koymuyoruz. Çevre Bakanlığı’nın bu konuda yayınlamış olduğu yönetmelikler var. Bu yönetmeliklerden de faydalanıyoruz. Hangi oranlarda seyreltmemiz gerekiyor, ne yapmamız gerekiyor onlara göre analizlerimizi yapıp TSE standartlarına göre raporlamalarımızı yapıyoruz. Biz akredite bir laboratuvarız. Çünkü Türkiye’de balık bio deneyinde, zehir seyreltme katsayısında akredite olan çok sayıda laboratuvar yok.''

Deneyler sırasında, örnek olarak kendilerine getirilen kirli, atık sulara direkt olarak balıkların konulduğu durumlar da olduğunu, ancak bu işlem için atık suyun belli parametreleri taşıması gerektiğini ifade eden Laboratuvar Şube Müdürü Fazilet Malik, ''Direkt olarak koyduğunuz numuneler de olabiliyor. Gerçekten kirli olmayan bir atık su geldiğinde parametrelerine bakıyorsunuz. Önceden o suyun kirli olmadığını düşünüyorsanız eğer, direkt balıkları da koyabiliyorsunuz. Bunun dediğim gibi standartları var. O metotlarda nasıl tanımlanmışsa öyle analiz yapıyorsunuz. Her gelen suya 10 tane balığı koyuyorum, yaşıyor mu yaşamıyor mu diye bakmıyoruz tabi'' ifadelerini kullandı.

Bakmadan Geçme