Avukatlardan Dinlemelere Sert Tepki
Kayseri Baro Başkanı Fevzi Konaç, hükümet aleyhine çıkan ses kayıtlarının Türkiye'nin birliğine yönelik yapılan iğrenç bir tehdit olduğunu söyledi. Konaç, ''Türkiye Cumhuriyeti hükumeti aleyhine ortaya sürülen kasetler, ülkemizin...
Kayseri Baro Başkanı Fevzi Konaç, hükümet aleyhine çıkan ses kayıtlarının Türkiye'nin birliğine yönelik yapılan iğrenç bir tehdit olduğunu söyledi. Konaç, ''Türkiye Cumhuriyeti hükumeti aleyhine ortaya sürülen kasetler, ülkemizin birliğine yönelik iğrenç bir tehdittir'' dedi.
Kayseri Baro Başkanı Fevzi Konaç ve baro avukatları, 5 Nisan Avukatlar Günü dolayısıyla Atatürk Anıtı'na çelenk bıraktı. Daha sonra Kayseri Barosu'nda basın açıklaması düzenleyen Baro Başkanı Fevzi Konaç, "Avukatlar Günü bu yıl çok tartışmalı ve çetin geçen bir seçimin sonrasına denk geldi. Ülkemiz böyle önemli bir seçim sürecinden geçmişken, demokrasinin-hukuk devletinin-adil yargılamanın-insan haklarının-özgürlüklerin tartışma konusu olmaktan çıktığı bir ülke olma adına gelişmelerin yaşandığı, sıkıntıların asgari düzeye indirildiği günleri görmeyi temenni ediyorum. Savunma mesleğinin temsilcisi avukatlarımız ve barolarımız adına her zaman hukuk devletinin sağlanması adına verilecek mücadelenin yanında olacağımızı, Kayseri Barosu'na kayıtlı 1074 avukatla birlikte ifade etmenin mutluluğu içindeyim" dedi.
"TÜRKİYE SEÇİM NEDENİYLE TOPLUMDA OLUŞAN GERGİNLİĞİ ACİLEN AŞMALIDIR"
30 Mart yerel seçimlerinin ardından gündemin sürekli meşgul edildiğinin altını çizen Konaç, "Yerel seçimlerin sıcak bir şekilde gündemi meşgul ettiği günleri yaşıyoruz. Demokrasinin vazgeçilmez en önemli unsuru olan sandık ve seçimleri geride bıraktık. Öncelikle sandığa yansıyan ve millet iradesinin tecellisi olan sonuçların, milletimize, siyasi partilerimize ve seçilen tüm belediye başkanlarımıza hayırlı olmasını temenni ediyoruz. Seçimlerin doğasında bulunan tartışmaların ve çekişmelerin bir kenara bırakılarak hizmet rozetinin takılmasının, milletimizin acil beklentisi olduğunu hatırlatmayı bir borç biliyoruz. Görünen o ki, bu seçimler beraberinde başka tartışmaları getirmiş ve milletimiz yaşanan seçim çalışmaları nedeniyle adeta duygusal bir bölünme eşiğine gelmiştir. Amacımız suçlu aramak değildir. Milletimiz her siyasi partinin ve kullandıkları seçim dilinin, bu olumsuz gelişmelere katkısının farkındadır ama seçim bitmiştir ve ahengi bozulan toplumun kardeşliğinin yeniden tesisine acil ihtiyaç vardır" ifadelerini kullandı.
"BEĞENELİM YA DA BEĞENMEYELİM, BAŞBAKAN HEPİMİZİN BAŞBAKANI"
"Başbakan hepimizin Başbakanı" diyen Fevzi Konaç, "Özellikle belirtmek isterim ki, bu ülkenin Başbakanı beğenelim veya beğenmeyelim hepimizin Başbakanıdır. Bunun önemle altını çiziyoruz. Ona karşı sergilenen her hukuksuz tutumu, kimin eliyle olursa olsun ne kabul ederiz ne de böyle bir oyunla bitirilmeye çalışılmasına razı oluruz. Demokratik kurallar içinde kalınarak bu millet kendi göbeğini kesmesini bilir. Sandıkla gelenin sandıkla gitmesi asıl olandır" diye konuştu.
"VATAN HAİNLİĞİNE EŞ DEĞER DİNLEMELERDEN HESAP SORULMALIDIR"
Hükümet aleyhine çıkan ses kayıtlarına da değinen Konaç, sosyal medya üzerinden yayınlanan ses kayıtlarının faillerinin vatan haini olduğunu belirterek şunları söyledi:
"Seçim öncesi ülkemiz siyasi tarihinde ne yazık ki bir daha olmasını asla kabul edemeyeceğimiz can sıkıcı, devletimizin ulusal çıkarlarının zedelenmesine sebep olan acı hadiseler yaşanmıştır. Tarafı olalım veya karşı olalım fark etmeden, açıkça belirtmemiz gerekir ki, Türkiye Cumhuriyeti hükümeti aleyhine ortaya sürülen kasetler, ülkemizin birliğine yönelik iğrenç bir tehdit olduğu gibi, içeriğinin hukuki olarak incelenmesi de zaruridir. Dinleme ve paylaşım faillerinin bulunup cezalandırılması da en büyük arzumuzdur. Başbakanımıza ve iktidara yönelik saldırılar, memleketimizin geleceğine yönelik hain saldırılar olarak tarihe geçmiştir. Saldırıların kabul edilmesi asla mümkün değildir ancak bir o kadar da dikkat edilmesi ve kaçınılması gereken konu, failler tam olarak tespit edilmeden bir kısım ön yargılarla hareket edilerek haksızlık yapılmasına sebep olacak tavırlardır. Tüm bunlara sebep olan kanunsuz dinlemelere karşı, yeterince tedbir alınmadığının ortaya çıkması bir tarafa, bu konuda zaaf gösteren devlet organizasyonu da acilen gözden geçirilmelidir. Dinlemelerin ne kadar ahlaksız bir şekilde kamuoyuna ulaştığı malumdur. Bunların failleri mutlaka tespit edilerek hesap sorulmalıdır."