'ASKIDA' KALMASIN DESTEK SÜRSÜN

Kültür Kitabevi Sahaf’ın sahibi Baturay Soykuvvet, veren elin alan eli görmediği Askıda Kitap Kampanyası’nın haberinin yapılmasının ve sosyal medyada iş yerinin camına astığı yazının paylaşılarak yayılmasının ardından kampanyanın sürecini anlattı. Soykuvvet, “İlk başlarda siz haber yaptıktan sonra faydası oldu ancak yazımızı bir kişi fotoğrafını çekip takipçisi çok olan bir sayfaya göndermiş. Bununla birlikte farklı sayfalarda da paylaşmaya başladılar. Çok takipçisi olan sayfalarda paylaşılmaya başlayınca yazı adeta fenomen oldu” diyerek şunları söyledi: “Bu süreci takiben ufak tefek de olsa geri dönüşler oldu. Mesela Bursa’dan yazan oldu. Bursa’dan bir vatandaş, ‘Biz askıda kitaba katılmak istiyoruz ama Kayseri’de değiliz. Biz kitap ücreti gönderelim askıda kitap kampanyasına böylece bizim de faydamız olsun’ dedi. ‘Arkadaşlarla para toplayıp kampanyanız için göndermek istiyoruz’ diyenler oldu. Bunlar haricinde devamlı müşterilerimiz askıda kitaba destek veriyor ama şuan için aşırı bir talep ve yoğunluk yok. Çok yoğun bir talep olmasa dahi, 5-10 öğrencinin kitap ihtiyacını karşılayacak düzeyde bir bütçe var. Şuan ki bütçemiz mesela 131 TL. Zaten bu kampanyayı oluştururken, milyarlarca lira bütçe oluşacak diye bir beklentimiz yoktu. Amacımız öğrenci geldiği zaman eli boş dönmesin. Bu yüzden gelen öğrencilerimizin eli boş dönmeyecek miktarda bütçe her zaman bekliyor duruyor. Kampanya hakkında ilk haberimizin çıktığı zamandaki bütçe ile bu zamana kadar ki oluşan bütçe arasında çok büyük fark yok ama biraz biraz bu bütçe yükseldi. En azından bir miktar dahi olsa askıda kitap bütçemizdeki artış sayesinde 200-250 öğrencimiz faydalanmıştır diyebilirim. Bu rakamlar da benim için iyi rakamlardır, hiç değilse öğrencilerimizi boş çevirmiyoruz.”

Gelecek nesil düşünülmeli
“Biz burada bir köprü oluşturduk, veren el alan eli görmeden bu kampanyamızı yaptık yapmaya devam ediyoruz. Destek veren vatandaşlarımızın Allah hayrını kabul etsin” diyen Baturay Soykuvvet, kampanyanın kendisinden ziyade okumaya teşvik edilmesi gerektiği belirtti. Soykuvvet, “Okumuyoruz, araştırmıyoruz. Toplum olarak kitapla iç içe olmadığımız için ‘kitap okusan ne olacak’ şeklinde bakılıyor ve yorumlanıyor. Biz kendi çıkarlarımızdan önce başlarının da çıkarlarını, iyiliğini düşünmeliyiz. Şunu kastediyorum, öğrencilere kitabı verdimiz zaman bu öğrenci okuyacak. Okuyan bir toplum oluşacak ve bu destekler ve adımlarla okuyan topluma dönüşecek. Bu şekliyle farkında olalım ya da olmayalım, kendi geleceğimize yatırım yapmış oluyoruz. Daha orta yaşta olan insanlardan ‘ben bu saatten sonra okusam en olacak’ şeklinde düşünenler kendisinden sonra gelecek nesli de, çocuklarını da düşünmeliler. Okumuş ve ilerlemiş toplum oluşunca ne olur? Yaşanamayan rahatlığı bu okumuş nesil yaşar, çocuğu, torunu yaşar” diye konuştu.

“Biz önceden kitapları zobada yakardık”
Toplumda kitap okumaya karşı bir ön yargı olduğunu ifade eden Soykuvvet, tanıştığı bir ağabeyle arasında geçen kitap hakkındaki sohbeti şöyle anlattı: “Bir esnaf ağabeyimizle tanıştığımda bana; “Oğlum ekmek paran çıkıyor mu? Biz önceden kitapları zobada yakardık” (soba değil zoba şeklinde ifade ediyor tanıştığım ağabeyim) “Yaktığımız kitaplarla salça kaynatırdık” diye konuşmuştu. Kitabın bu derecede gereksiz ve amaçsız bir şey olduğunu zannediyordu, bakış açısı buydu! Bunları söylerken toplumumuzu hor görmüyorum eleştirel yaklaşıp değerlendiriyor ve çözüm öneriyorum, olması gerekeni ifade ediyorum. Kitap okumayanların kitap okuyanlara saygısı yok. Okunsa ne olacak diyenler oluyor. Ama bana göre öyle değil. İnsanlar kitaba değer verirse bu kampanya da ilerler, geleceğe de yatırım yapmış oluruz ve öğrencilerimize de yardım sağlamış oluruz.”

Öğrenci yemek ile kitap tercihi arasında kalmasın
Kültür Kitabevi Sahaf’ın sahibi Baturay Soykuvvet, sözlerini şöyle tamamladı: “Sonuç olarak kampanya paylaşılsın, yayılsın, herkes bilsin, desteklensin, tanınsın ve burası öğrenciye bir kapı olsun. Yardım edecekler yardımını etsin, sizin de bahsettiğiniz gibi veren el alan eli görmesin. Böylece insanlar talep gösterirse öğrenci de ‘burada askıda kitap varmış’ diyerek çıkıp gelebilir. Öğrenci, cebindeki parasını kitap mı alayım karnımı mı doyurayım ikileminde kalmasın. Cebindeki harçlığıyla yemeğini yesin, askıda kitaptan da kitabını alsın. Burası bir kapı olsun, destekleri sürdürelim.”