Arkadaş değil anne-baba olun!

Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Psikolojik Danışman Nevzat Özer, anne-baba ve çocuk ilişkilerine dikkat çekerek, anne-babaların çocuklarını her istediğini yerine getiren arkadaşları gibi davranmasının onları bencilleştirdiğini söyledi. Özer, ebeveynlere, 'Arkadaş değil, anne-baba olun' tavsiyesinde bulundu.

“Evde söz sahibi çocuklar oldu”
1950’li yıllara kadar çocuklar üzerinde aşırı bir baskı olduğunu kaydeden Nevzat Özer, “Amerikalı ünlü yazar Benjamin Spock’ın 1946 yılında yazdığı, çocuk terbiyesi ile ilgili meşhur kitabından sonra dengeler değişti, anne baba bu defa başka bir uca kaydı. Evde söz sahibi çocuklar oldu. Her iş, çocukların isteğine göre planlanmaya başlandı. Çünkü Spock, 40’tan fazla ülkede basılan kitaplarında, anne ve babaların çocuklarına katı eğitim uygulamak yerine onlarla arkadaş olmalarını onların her isteklerine uymalarını savunuyordu. Spock, yeni tezi ile çocuk eğitimi konusundaki tüm kuralları yerle bir ediyordu.


Ancak Spock’un görüşlerinin çok da doğru olmadığı anlaşıldı. Çünkü, sürekli sıkılan, depresyona giren, kendisine hedef koyamayan ve hiçbir şeyden keyif alamayan bu kuşak yanlış yönlendirmenin eseriydi.

Batı’da son dönemde çok popüler olan çocuk eğitimi konulu kitaplar, onların her isteğini yerine getirmenin yanlış olduğunu savunuyor. Uzmanlar, ‘bazı’ cezaların da gerekli olduğu görüşündeler. Bu sayede çocuk bencil ve şımarık olmayacak; ileride ne istediğini bilen olgun bir insan hâline gelecek” ifadelerini kullandı.

Sınırsız özgürlük mutsuz ediyor

Son 10-15 yıldır ailedeki hakimiyeti ellerinde bulunduran çocukların artık dizginleri gerçek sahibine vermeye başladığını vurgulayan Özer, “Bunun en büyük sebebi, sınırsız özgürlük tanınan çocukların mutsuz olması. Hayatlarını çocuklarının isteklerine göre yönlendiren anne ve babaların yerini ‘disiplinli’ anne ve babalar alıyor. ‘Modern’ olarak nitelenen ebeveyn, çocuklarını şımartmamayı öğreniyor.
Anne babalar, yıllardır ağızlarından çıkacak tek bir kelime için çocuklarının gözlerinin içine baktı; hangi peyniri yemek istediğini, sandaletlerini mi, spor ayakkabılarını mı giyeceğini sordu. ‘Soğuk olmasına rağmen montunu giymek istemiyor musun, önemli değil, biz de arabayı önceden ısıtırız’ dedi.
Sonuç olarak da şımarık, dünyanın kendi etrafında döndüğünü sanan, bencil çocuklar yetiştirdiler. Artık bu ebeveynin yerini ‘Ben ne dersem o olacak’ diyen 21. yüzyıl anne ve babası alıyor...” dedi.

Dünün şımarık çocukları!..
“Amerika ve Avrupa’da çocuk yetiştirme üzerine çıkan kitaplar, anne ve babaları çocuklarının suyuna gitmemeleri için uyarıyor” diyen Özer, sözlerini şöyle sürdürdü;
“Çok fazla üstüne titremenin, şımartmanın çocukları ‘megolaman’laştıracağı vurgulanıyor. Hatta işi anne babaya emirler yağdırmaya kadar götüreceklerine dikkat çekiliyor.
Uzmanlara göre bu yetiştiriliş tarzı, çocuklar üzerindeki olumsuz etkisini, büyüyüp gerçek dünyayla karşı karşıya kaldıkları zaman da gösteriyor. Birer yetişkin haline geldiklerinde ‘özel’ olmadıklarını ve herkesle aynı şartlar altında yaşamak zorunda kaldıklarını gören dünün şımarık çocukları, iş ve ikili ilişkilerde birçok şeyle savaşmak zorunda kalıyor. Zamanı geri çevirmek ise artık imkânsız.”

Haber: Ufuk Çamdal
 

Bakmadan Geçme