• Haberler
  • ANADİLİNİ İYİ BİLMEYEN, YABANCI DİLİ DE İYİ ÖĞRENEMEZ

ANADİLİNİ İYİ BİLMEYEN, YABANCI DİLİ DE İYİ ÖĞRENEMEZ

Erciyes Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Rus Dili ve Edebiyatı Bölümü 20 yaşında. Biz de bunu fırsat bilerek bölümün başkanı Prof. Dr. Sevinç Üçgül ile özel bir söyleşi gerçekleştirdik. Söyleşimizde yabancı dil öğreniminde yaşanan sıkıntıların nedenlerini de sorduk. Üçgül, sorunun insanların kendi anadillerini de iyi bilmediklerinden kaynaklandığını söyledi.

Uzun bir aradan sonra yeni bir söyleşim ile karşınızdayım. Bu seferki adresim Erciyes Üniversitesi Rus Dili ve Edebiyatı Bölümü oldu. Zira bölüm bu eğitim-öğretim yılında 20. yaşına girdi. Bunu fırsat bilerek Rus Dili ve Edebiyatı Bölümü Başkanı Prof. Dr. Sevinç Üçgül ile görüştüm. Üçgül ile Erciyes Üniversitesi senatosu tarafından 1993-1994 eğitim-öğretim yılında kurulmasın karar verilen bölümün geçen 20 yılını konuştuk. Biz merak ettiklerimizi sorduk, Üçgül ise içtenlikle sorularımızı cevapladı. Söyleşimizin odak noktası bölümün gelişimi ve bölümü tercih eden öğrencilere ne gibi faydalar sağladığı üzerine oldu. Tabi bir dil bölümü hocasını da bulmuşken, bazılarının kabusu olan dil öğreniminde yaşanan sorunların nedenlerini de sormadan edemedim. Erciyes Üniversitesi Rus Dili ve Edebiyatı Bölümü hakkında birçok önemli hususu bulacağınız bu söyleşi, gelecek yıllarda bu bölümü seçecekler içinde bir rehber niteliği taşıyacağı inancındayım. Bu inancımın gerçekleşmesi dileğiyle keyifli okumalar…

Bize geçen 20 yılı özetleyebilir misiniz?

Erciyes Üniversitesi senatosu tarafından 1993-1994 eğitim-öğretim yılında bölümün kurulmasına karar verildi. 1994-1995 yılında ise, 20 öğrenci alarak eğitim ve öğretime başlamış olduk. Benimle birlikte 2 Moldovyalı hoca ile bölüm kuruldu. Ardından bir araştırma görevlisi göreve başladı. 20 yıl içerisinde akademik kadromuz genişleyerek devam etti.

İlk mezunlarınızı ne zaman verdiniz? Mezunlarınız hangi alanlarda istihdam şansını buldu?

1998 yılında 17 kişi ile ilk mezunlarımızı verdik. Mezunlarımızın %50’si mezun oldukları yıl kamu kuruluşlarında kadro hakları olmamasına rağmen o yıl istihdam oldular. Bazı öğrencilerimiz burslu olarak Rusya’ya giderek yüksek lisans ve doktora programlarına başladılar. 2000 yılında Lisansüstü programlara başladık. Ardından eğitimlerinin devamı için Doktora programını açtık.

                2004 yılından sonra Rus Dili ve Edebiyatı bölümü mezunu olanlara Turizm ve Otelcilik Anadolu liselerinde yabancı eğitimini vermek için öğretmenlik yapma hakkı verildi. Bu bölümümüze olan rağbeti artırdı. Çünkü daha önce kamu kuruluşlarında istihdam şansı bulamıyorlardı. 2004 yılında 10 tane öğretmen ataması yapıldı. Bu 10 atamadan 6’sı bizim öğrencilerimizdi. Bu da bizim için büyük bir başarı… Pedagojik eğitimin edebiyat fakültesinden alınmasının ardından bu açığı eğitim fakültesi ile görüşerek kapatmaya çalıştık. Pedagojik eğitimin yerine geçen Rusça bölümün tezsiz yüksek lisans programını başlattık. Bizim 15 öğrencimiz tezsiz yüksek lisansa başlamıştı. 2 öğrencimiz eğitimi sırasında araştırma görevlisi kadrosuna başladı. Geriye kalan 13 öğrencimizin tamamı ülkenin çeşitli yerlerine atandılar. Bu hem bizi hem de okuyan öğrencilerimizi sevindirdi ve motivasyonumuzun artmasını sağladı.

Dil eğitimi zorlu bir süreçtir. Siz bu süreçte ne gibi zorluklar çekiyorsunuz?

                Rus Dili ve Edebiyatında eğitim sıfırdan başlar. İlk önce alfabeyi öğretmeye başlarız sonra da eğitimi onun üzerine inşaa etmeye devam ederiz. Bu aşamada ciddi zorluklar çekiyoruz. Bunu aşmak için gelen öğrencilerin de hiçbir altyapısı olmadığını bilerek hazırlık sınıfı açmaya karar verdik. Tabi hazırlık sınıfı açtığınızda eğitim 5 yıla uzamış oluyor. Ama diğer yandan düşündüğünüzde haftanın tüm günleri sadece dil eğitimine yoğunlaşarak daha kaliteli bir dil eğitimi alıyorsunuz. Tabi öğrencilerimiz arasında hazırlık sınıfı isterler mi diye de anket yaptık. Öğrencilerimizin %70’i hazırlık olursa iyi olur cevabını verdi. Bu nedenle 2013-2014 eğitim öğretimine hazırlık sınıfı ile başladık. 44 örgün öğretim, 46 ikinci öğretim olmak üzere toplam 90 öğrenci hazırlık sınıfımıza geldi. Bunların içerisinde 5’i yabancı uyruklu öğrencimizdir. Geriye kalan öğrencilerimiz Türkiye’den öğrenciler.

                Hazırlık sınıfı açarken tereddütlerimiz vardı. Ancak bölümümüz 2013-2014 eğitim-öğretim yılında çok yüksek puanlarla tercih edildi. Bizim kafamızdaki tereddütlerde böylelikle gitti. Geçen yıl da bölümümüzün ikinci öğretimini açtık. Çünkü burada çeşitli iş kollarında çalışanlar var. Bunlar bölümümüzün eğer ikinci öğretim varsa okurduk şeklinde talepler oldu. İstanbul ve Ankara’da bu talebin doğal olduğunu Ancak Kayseri’de bunun çok talep görmeyeceği endişesindeydik. Beklenenin üzerinde öğrenci aldık. İkinci öğretimi seçenlerde erkek öğrencilerimizin yoğunluğu fazla oldu. Daha önce bayan öğrencilerimizin oranı erkek öğrencilere oranla daha fazlaydı.

                Türkiye’de Rus dili ve Edebiyatı bölümünün ikinci öğretimi bizim üniversitenin dışında başka bir yerde yok. Bölümün ikinci öğretimini ilk açan biziz.

Türkiye’de Kaç Üniversitede Rus Dili ve Edebiyatı bölümü var?

Şuan için Ankara, Gazi, İstanbul, Selçuk, Kars, Erzurum, Eskişehir ve bizim üniversite olmak üzere toplam 8 üniversitede Rus Dili ve Edebiyatı Bölüm olarak var. Bunun dışında özel üniversitelerde de bölümümüz mevcut. Okan ve Fatih üniversitesinde bölüm olarak 11 üniversitede de seçmeli yabancı dil olarak Rusça okutuluyor.

Türkiye’de bölüm, Erciyes’te ilk kurulanlardan mı?

                Türkiye’de Rus Dili bölümü olarak en eski üniversite Ankara’dır. Bölüm burada 1935’te kurulmuştur. Ankara Üniversitesi’nin ardından 1993’te İstanbul’da bölüm açıldı. 1994’te ise Selçuk ve Erciyes üniversiteleri Rusça bölümlerini kurdular. Bizim Türkiye’de Rusça bölümü olarak 3. açılan bölümüz.

                Biz bölümü açtığımızda benimle birlikte 2 arkadaşım daha vardı. Şimdi ise 17 öğretim elemanımız var. Bunlardan 3’ü yabancı uyruklu hocamız. Erciyes, yabancı uyruklu hocalara şehre ve üniversiteye yakın konaklama imkanı sağlıyor. Bu nedenle Erciyes yabancı uyruklu hocalar tarafından yoğun olarak tercih edilen bir üniversitedir. İstanbul ve Ankara’da dahil hiçbir devlet üniversitesi Erciyes Üniversitesi’nin sağladığı imkanları sağlamıyor.

                Öğrencilerimiz mezun olduktan sonra iletişimimiz devam ediyor. Şuanda çok sayıda üniversitede Rus Dili Edebiyatı ve Rus Dili Kültürü bölümleri kuruldu. Bir üniversitemizde Mütercim Tercümanlık bölümü kuruldu. Buraya ÖYP ile öğretim elemanı alınması gündemdedir.  

Erciyes Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Rus Dili ve Edebiyatı Bölümünü tercih eden öğrenciler, eğitim sırasında ne gibi avantajlardan istifade edebilirler?

                Erasmus çerçevesinde Estonya, Maceristan. Polonya ve Bulgaristan ile anlaşmamız var. Erasmus ile her dönem 2 öğrencimiz bu üniversitelere gidebiliyor. Şimdi Mevlana programından çok umutluyuz. Erasmus ile Avrupa ülkelerine gitmek mümkün. Ama oralarda Rusça çok kullanılmıyor. Mevlana programında ise ülke sınırlaması yok. Bu açıdan Mevlana programından umutluyuz. Öğrencilerimiz eski Sovyetler birliği ülkelerine Mevlana çerçevesinde gidebilecekler. Yurtiçinde etkin olan Farabi programı var. Öğrencilerimizin bu programlardan istifade etmesini de doğru buluyoruz.

                Her dönem bir veya iki büyük organizasyon yapmaya çalışıyoruz. Öğrencilerimizin kurduğu Rus Kültür kulübümüz var. Faaliyetlerini daha aktif bir şekilde tutmaya çalışıyoruz. Rusya’da çeşitli etkinlikleri takip etmeye çalışıyoruz. En son bölüm olarak ‘Soljenitsın’ etkinliğini yaptık. 2011 yılında 2 edebiyat tek dünya adlı uluslararası bir etkinliği 15 Rus, 15 de Türk yazarın katılımıyla gerçekleştirdik. Rus mutfağını tanıyalım, Rus Müziğini tanıyalım Rus sinemasını tanıyalım şeklinde haftalık faaliyetlerimiz oluyor. Öğrencilerimiz çok faal ve başarılı bir performans gerçekleştiriyorlar.

                Öğrenci çok sıkı bir eğitimden geçiyor. Bu nedenle bazen şikayetçi oluyor. Ama yine de karlı çıkan öğrencinin kendisi oluyor.  

Son olarak dil öğrenimi ile ilgili bir soru yöneltmek istiyorum. Ülkemizde sancılı geçen dil eğitimi ve öğrenimi var. Hatta birçok kişi için dil öğrenimi kabus haline bile gelmiştir. Tabi bunu daha çok İngilizce ’de yaşadıklarına şahit oluyoruz. Aynı sıkıntıyı Rusca’da da yaşıyor musunuz?

Hangi dili öğretirseniz öğretin değişen bir şey yok. Çünkü öğrencimiz aynı… Türkiye’de doğmuş, büyümüş ve aynı eğitim sisteminden geçen öğrenciler. Bu bizi çok zorlayan bir husustur. Çünkü dile bir bilim gibi bakmak yerine bir beceri gibi bakmak gerekiyor. Öğrencilerin dili rahat öğrenebilmeleri için kendilerini rahat ifade edebilme imkanı sağlamalıyız. Öğrenciyi rahat bırakmak asla disiplinsiz bir eğitim anlamına gelmemeli. Kendini ifade edebilme rahatlığını sağlamalıyız. Biz öğrencimize Rusça eğitim verirken yaşadığımız en büyük sıkıntının nedeni, öğrencinin Türkçeyi de iyi bilmemesinden kaynaklanıyor. Çünkü yabancı dili iyi öğrenen kişinin kendi anadilindeki eğitimi de iyi alabilmelidir. Anadilini iyi bilmeyen yabancı dili iyi öğrenemez.

Söyleşi: Bünyamin Gültekin

Yorumlar 3
Igoshkina Svetlana 07 Mart 2015 09:34

Iyi günler. Ben Turkmenistan'liyim. Üniversitede öğrenmek istiyorum. Ve Rus dili ve edebiyat bölümde. Fakat ben rusçayi biliyorum. Şansım var mı bu bölüme girmek? Türkçeyi bu yıl TÖMER de öğrendim.

Altınay 12 Mayıs 2014 14:19

Eğer yardımcı olabilseniz, bana haber verir misiniz lütfen. [email protected] haber beklerim sizden.

Altınay 12 Mayıs 2014 14:16

Merhaba! Ben Kirgizistanliyim, Kırgızistan Türkiye "Manas" Üniversitesi'nin Rus dili ve Edebiyatı Bölümü 1 sınıf öğrencisiyim. Bu sene Türkiye dönüş yapmak istiyorum. Sizden bilgi almak istiyorum.

Bakmadan Geçme