YAZAR AHMET GÜRLEK'İN ÜÇ AŞKI
Bilginin zektı bana göre yazmaktır. Kültürümüzü yaşatmak gelecek nesillere aktarmak için kayıt altına almak gerekir. Ahmet Gürlek kaybolmaya yüz tutmuş bir kültürün yaşaması için gayretini esirgemeyen bir neslin son temsilcilerinden. O yüzdenbenim gözümdesadece bir yazar değil. Bilgi ve birikimlerim benimle birlikte mezara gitmesin diye düşündüğü için yazan,doğduğu yörenin kültürünü ön planda tutan 'Yöresinin Sevdalısı.' Araştırmacılığı, şairliği, dergi ve gazete köşe yazarlığı,televizyonculuğu bildiğim diğer vasıfları. Memleketi ile ilgili inceleme ve araştırmaları,Develi için ayrı değer taşır.Eserlerinde Develi'nin kültürünü araştırmak ve tanımak Gürlek 'in vazgeçilmez bir tutkusudur.
Yöre insanını, örf ve adetlerini, gelenek ve görenekleriniyemeklerini, ozanlarını, evlerini, deyişlerini, atasözlerini, fıkralarını hsılı ne var ne yok hepsini eserlerinde anlatır. Bazı tespitleri vardır ki iyi ki yazıyorsunuz, sayenizde öğrendik, yok olup gitmedi, kaleminize sağlık diyebiliyorum. Yazmak zor zanaattır. Kendi kültürüne, yöresine şık olanlar için yeni bir icat, yeni bir keşif hazzı verir. Engin denizlerde ufku aramak gibidir.İnsanlar ölür, ama kitaplar ölmez.Kitaplar, uygarlığın önderliğini yapan ışık huzmeleri gibidir. Develi'de son zamanlardaki 'Develi ile ilgili yazı yazanlar' deyince akla gelen kişiler arasındadır. İzmir de kütüphane müdürlüğü yapan Ahmet Ağabey, bir Develi sevdalısıdır. Kütüphaneciliği dışında, sosyal bir insandır, derneklerde ve vakıflarda her zaman görev ve sorumluluk almıştır. Yazılarından dolayı ödülleri vardır, işinin sevdalısıdır. Şairliği,yazarlığı tartışılmaz. Develi Kültürüne örf ve adetlerine,gelenek ve göreneklerine önem vermesinden olacak ki büyük sevdası olan memleketi Develi'ye birbirinden güzel eserler kazandırmıştır. Benim için değerli olanda yöremizle ve kültürümüzle olan bu yönüdür. O yüzden her Develi Diyarı Dergisinde onun ve Kadir Özdamarların, bu iki üstadın birer yazısının olmasını isterim. GAZETECİ DURMUŞ YAVAŞ'IN ANISINA Çocukluğunda, doğduğu ilçe olan Develi'de gazeteci Durmuş Yavaş'ahaftada bir kez gelen gazeteleri okumak için gazete dağıtımı yapan Ahmet Gürlek, o günlerde kaptığı 'kitap virüsü' sayesinde 50 yıldır kütüphanecilik yapıyor. Okuma merakı nedeniyle seçtiği kütüphanecilik mesleğini İzmir Milli Kütüphanesi'nde müdür olarak sürdüren Ahmet Gürlek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, küçük yaşta tanıştığı kitapların, meslek seçiminden hayata bakışına kadar birçok önemli şeye yön verdiğini belirtmiş. Bu vesile ile Develinin tek kitapçısı ve gazetecisi Durmuş Yavaş'ı rahmetle anıyorum. GAZETE OKUYABİLMEK İÇİN GAZETE DAĞITTIM 1960 lı yıllarda Kayseri'nin Develi ilçesinde, dönemin şartları gereği çok fazla kitap bulamadığını, günlük gazetelerin bile ilçedeki kitapçı Durmuş Yavaş'a yalnızca Çarşamba günleri geldiğini, ne yazdığını merak ettiği gazeteleri okuyabilmek için gazete dağıtımı yaptığını anlatır. 'O gazetelerdeki mürekkep kokusu hala içimde' diyen Gürlek, ilçedeki kitapçıda kaptığı 'kitap virüsü' sayesinde ilkokuldayken okuma alışkanlığı kazanmış.Gürlek, kitap tutkusu nedeniyle Ankara'da kütüphanecilik üzerine üniversite eğitimi alır, kütüphanelerde çalışmaya da üniversite yıllarında başlar. GÜRLEK'İN ÜÇ AŞKI; İZMİR,KÜTÜPHANE VE DEVELİ Okul sonrasında çeşitli kütüphanelerde görev aldığını, Ege Üniversitesi Kütüphanesi'nin kurulmasına, İzmir Atatürk Halk Kütüphanesi'nin geliştirilmesine katkı sağladığını, 2004 yılında da Türkiye'nin en eski kütüphanelerinden olan İzmir Milli Kütüphanesi'nde müdür olarak görevlendirildiğini anlatan Gürlek, 'Meslek hayatımda 50. yılımdayım. Türkiye'de çalışmaya devam eden belki de en eski kütüphaneci benim. Yakınlarım bana ayaklı kütüphane der. 'Diye anlatır. Gürlek, kütüphanecilerin kütüphaneye gelen her kitabı okuma şansı bulamasa da kitapseverlere yardımcı olmak için hepsinin içeriğini anlayacak kadar bildiğini, okuduğu kitap sayısının binleri aştığını, evinde de baskısı tükenen, müzayedelerde bulunabilecek eserlerden oluşan küçük bir kitaplık oluşturduğunu, kitabın ruhun ilacı olduğunu söyler.İzmir, kütüphanecilik ve memleketi Develi'yi hayatının 'üç aşkı' olarak niteleyen Gürlek, çeşitli konularda 12 de kitap yazmıştır. 'Kitapsız yaşamak; kör, sağır, dilsiz yaşamaktır,kitaplar insanların yolunu aydınlatır.'Diye yorumlar. KİTAP OKUMAK BOŞ ZAMAN AKTİVİTESİ DEĞİLDİR Gürlek, 'boş zamanlarımda kitap okuyorum' şeklinde sözleri doğru bulmadığını da ifade ederek, 'Kitap okumak boş zaman aktivitesi değildir. Boş zamanları değerlendirmek için kitap okunmaz.Aksine kitap okumak için zaman ayrılmalı. Toplumların kültür seviyesi kitapla yükselir. Bunun için kitap okuma alışkanlığı çok değerlidir.Bir ulusun en değerli hazinesi, onu yükselten yayınıdır.' Der KÜLTÜRÜMÜZE KAZANDIRDIĞI ESERELER 1973yılında yazdığı' Milli Mücadelede Develi'yi, Memleketim Develi, Develi Evleri,Seyrani Şiirleri Antolojisi, Develi'de Mutfak Kültürü,Develi Şiirler Antolojisi,Develi Fotoğrafları, Develi Fıkraları,son olarak Develili Şair ve Yazarlar' adlı kitaplar takipetmiştir. Bunlar Develi kültürüne kazandırdığı eserlerdir. Araştırmacı yazar kimliğiyle, dergi ve gazetelerdeki yazılarıyla, Develi'nin kültürüne ait eserleriyle tanıdığım Ahmet Gürlek Ağabey'e kültürümüze kazandırdığı eserlerden dolayı teşekkür ediyor, yeni eserler bekliyor, sağlık ve sıhhat diliyorum.