Taş: 2017'de  HAK YERİNİ BULMADI

MAZLUMDER Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Taş, kurum binasında düzenlediği basın toplantısında 2017 yılında ülkemizde ve dünyada yaşanan zulüm ve haksızlıklara değindi. Taş, 'bütün hukuk, insanlık ve vicdan dışı olayların ve hak ihlallerinin 2018 yılında son bulmasını temenni ediyorum.' dedi.

2017 yıl boyunca dünyada sürgün, katliam ve acı dolu olaylar yaşanmaya devam ettiğini belirten MAZLUMDER Genel Başkan Yardımcısı ve Kayseri Şube Başkan Yardımcısı Ahmet Taş bu olayları şöyle aktardı;

'Çin Halk Cumhuriyetinin işgali altında bulunan Doğu Türkistan'da soykırım politikası devam ederken binlerce insan hak ihlalleriyle karşı karşıya geldi, ülkesini terk edip başka ülkelere sığınmak zorunda kaldılar.

Uzak Doğu ülkesi Myanmar'da Budist yönetim ve militanların Müslümanlara yönelik soykırım, yakma, yıkma ve sürgün etme saldırıları sonucu 1 milyona yakın Müslüman ülkelerini terk ederek Bengaldeş'e sığınmak zorunda kaldılar.



Afganistan'da işgalci ABD askerleri ve diğer yerli örgütlerin saldırıları sonucu yüzlerce insan hayatını kaybetti, ülkelerini terk ederek başka ülkelere göç etmek zorunda kaldı.

Suriye ve Irak'ta DEAŞ'la mücadele bahanesiyle ABD, İran, Rusya, rejim güçleri, PYD ve YPG'nin kara ve hava saldırıları sonucu 200 bine yakın insan hayatını kaybetti, milyonlarca insan bulundukları topraklardan başka yerlere göçmek zorunda kaldı.

Mısır'da Sisi cuntasının hukuksuz ve adaletsiz tutuklama, yargılama ve idam kararları sonucu onlarca masum insan hayatını kaybetti.

İsrail ve Filistin'de özellikle ABD başkanı Trump'ın Kudüs'ü İsrail'in başkenti ilan etmesinin ardından başlayan gösterilerde göstericiler üzerine İsrail askerlerinin başlattığı saldırıda onlarca insan hayatını kaybetti, yüzlercesi yaralandı, yüzlercesi de hukuksuzca tutuklanarak cezaevlerine kondular.

Somali'de Eşşebap, Nijerya da Boko Haram ve DEAŞ gibi silahlı örgütlerin yaptığı saldırılarda yüzlerce insan hayatını kaybetti, yüzlercesi de yaralandı.

Yemen deki iç çatışmalarda gerek silahlı saldırılar gerekse kolera sebebiyle binlerce çocuk, yaşlı ve yetişkin hayatını kaybetti, yardımlarına koşan olmadı.

Afrika, Asya gibi ülkelerden ayrılıp yeni bir hayat kurmak için Avrupa'ya gitmek için yollara düşen binlerce insan Kuzey Afrika sahillerinde Akdeniz de, Türkiye ve Yunanistan sahillerinde Ege Denizinde azgın sulara gömülerek hayatlarını kaybettiler. Ayrıca tüm dünyada zorla yerinden edilen insanların sayısı da 70 milyona yaklaşmış bulunmaktadır.'

2017 Türkiye'de de olumlu geçmedi

Dünyada bu insanlık dramları yaşanırken ülkemizde de 2017 yılı insan hakları ihlalleri ve bu ihlalleri ortadan kaldırmak mücadelesinin olumlu geçmediğini dile getiren Taş, şunları söyledi:

'Geçmiş yıllarda haksız ve hukuksuz yargılamalarla mahkum edilen, mahkumiyet kararı veren mahkeme üyelerinin 15 Temmuz darbe kalkışmasından sonra FETÖ soruşturmaları sonucu görevden uzaklaştırılıp hapsedildiği, hiçbir üyesinin silahlı eylemden dolayı suçlanamadığı Hizbut -Tahrir davası sanıklarına verilen yüzlerce yıllık mahkumiyet kararı ne yazık ki yılın son günlerinde Yargıtay'ca onanarak büyük bir hukuk skandalına imza atılmış oldu.

1993'te meydana gelen haklarında hiçbir suçlayıcı kesin delil bulunmamasına rağmen o günden bugüne cezaevlerinde ömür tüketip bir kısmının yaşlarının 80'lere ulaştığı Sivas olayları davasın sanıkları için yeniden yargılanma olayı ne yazık ki geçtiğimiz yılda sağlanamadı.

Yine 1993'te meydana gelip 33 insanımızın acımasızca katledilip, köylerinin yakıldığı Başbağlar katliamının failleri de bulunamadı, katliam faili meçhuller listesinde kalmaya devam etti.

2011 yılı 28 Aralık günü Şırnak ili Uludere ilçesi Gülyazı Köyü (Roboski)'de yaşanan ve 34 vatandaşımızın hunharca havadan bombalanarak katledildiği katliamında failleri ne yazık ki geçtiğimiz yılda bulunup yaptıklarının hesabı sorulamadı.



FETÖ suçlamasıyla uzun zamandır gözaltında bulundurulup ya da görevden uzaklaştırılıp haklarında suçlayıcı hiçbir belge bulunamayan binlerce insanın mağduriyeti 2017 yılında da devam etti. Suçsuzlukları Ankara Cumhuriyet savcısının yılsonunda yaptığı tespitle ilan edilen 11480 mağdurun tahliyelerine başlanması bu konudaki mağduriyetlerin hangi noktalara vardığını ortaya koymuş oldu.

ABD'nin Guantanamo hapishanesinde tutulan Müslümanlara yönelik uyguladığı tek tip elbise giydirilmesi uygulaması gibi haklarında mahkûmiyet kararı verilmeyen, şu anda zanlı konumunda olan, terörle bağlantılı oldukları gerekçesiyle göz altında tutulan FETÖ üyelerine tek tip elbise giydirilmesi uygulaması da 2017 yılı sonunda ayrı bir insan hakkı ihlali olarak Türkiye gündemindeki yerini aldı.

20 yıla yakın bir zamandır hukuksuz ve adaletsiz yargılamalarla cezaevinde tutulan ve çoğunun yaşları 60'a yaklaşmış ve sayıları 300'ün üzerinde olan 28 Şubat darbe dönemi tutukluları için sayısız müracaata rağmen yeniden yargılama yolunun açılamaması yürekleri sızlatan bir adalet ayıbı olarak ülkemizin gündemini devam ettirdi.

2017 yılında işlenen kadın cinayetleri sebebiyle ülkemizde onlarca kadınımız hayatını kaybetti, onlarcası da yaralandı. Ne yazık ki bu cinayetleri ortadan kaldıracak caydırıcı tedbirler alınamadı.'

'2018, kardeşlik ve barış getirsin'
2017'de yaşanan kötü olayların 2018'de son bulmasını temenni eden Taş, sözlerini şöyle tamamladı;
'MAZLUMDER olarak temennimiz 2017 yılında yaşanan ve yaşanmaya devam eden yukarıda belirtilen hukuk, insanlık ve vicdan dışı olayların ve hak ihlallerinin 2018 yılında yaşanmamasıdır. İnsanlığı derinden yaralayan bu ihlallerin ortadan kaldırılması için BM'yi, İslam İşbirliği teşkilatını, uluslararası insan hakları örgütlerini, akıl, izan ve fikir sahibi kanaat önderlerini ve STK'ları 2018 yılında daha fazla inisiyatif almaya davet ediyor, yaşamaya başladığımız 2018 yılının insanlık için hukuk, barış ve kardeşliğin hkim olduğu bereketli bir yıl olmasını diliyoruz.'

Haber: Tuba Köksal

Bakmadan Geçme