Şoför O Anları Anlattı
Kayseri'de yanan cezaevi aracında 5 mahkumun hayatını kaybetmesinin ardından açılan davada tutuksuz yargılanan araç sürücüsü C.S., verdiği ilk ifadesinde, 'Araç yanarken olayı gören diğer sürücüler bize yardım etmeden yanımızdan geçti' dedi.
Kayseri Adliyesi 2'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nce tutuksuz yargılanan cezaevi aracının sürücüsü sanık C.S., mahkemeye verdiği ilk ifadede, kendisinin ikinci şoför olduğunu belirterek, 'Aracı Elazığ girişine kadar diğer şoför kullandı. Burada yakıt ikmali yaptıktan sonra aracı ben kullanmaya başladım. Direksiyona ben geçtikten sonra araç teklemeye başladı ve yetkili servisi aradım. Buradaki ustabaşı, sorunun ya debriyaj balatasından ya da yakıttan olduğunu söyledi. Ben de kendisine yakın zamanda yakıt ikmali yaptığımızı söyledim. Bunun üzerine yakıtı bitirene kadar ilerlememi, yeni yakıt aldığımda sorunun kalmayacağını söyledi' diye konuştu.
Yangını çok sonra fark ettiğini anlatan C.S., 'Yaklaşık 6 saat araçtaki sıkıntı ile ilerledim. Olayın yaşandığı yere geldiğimizde yol kontrolü için dikiz aynasına baktım. Dikiz aynasından arabanın arka kısmının yandığını görür görmez kapıları açan düğmeye bastım ama açılmadı. Bunun üzerine aracı hemen sağa çektim. Ben şoför mahallinin camından çıkarak kapılara dışarıdan müdahale ettim. Arkadaşlar da içeriden müdahale ederek kapıyı kırdık. Aracın arka kısmında askerlerin bulunduğu bölümün kapısını da kırarak askerleri çıkardık. Diğer şoför arkadaşımız araçta bulunan yangın tüpü ile aracı söndürmeye çalıştı ancak alevler birden yükselince yetersiz kaldı. Yoldan geçenler durumumuzu görmelerine, feryatlarımızı duymalarına rağmen durup yardım etmedi. Meydana gelen bu vahim olayda ben ve diğer arkadaşlarımın hiçbir kusur ve ihmali söz konusu değildir. Aksine mahkumları kurtarmak için hep beraber canımızı dişimize takarak elimizden geleni fazlası ile yaptık ancak gerek aracın güvenlik donanımından kaynaklı sıkı kilitlenme koşulları gerekse araçtaki yangının vahameti bizim mahkumları kurtarmamızı engelledi' açıklamasını yaptı.
Yangını çok sonra fark ettiğini anlatan C.S., 'Yaklaşık 6 saat araçtaki sıkıntı ile ilerledim. Olayın yaşandığı yere geldiğimizde yol kontrolü için dikiz aynasına baktım. Dikiz aynasından arabanın arka kısmının yandığını görür görmez kapıları açan düğmeye bastım ama açılmadı. Bunun üzerine aracı hemen sağa çektim. Ben şoför mahallinin camından çıkarak kapılara dışarıdan müdahale ettim. Arkadaşlar da içeriden müdahale ederek kapıyı kırdık. Aracın arka kısmında askerlerin bulunduğu bölümün kapısını da kırarak askerleri çıkardık. Diğer şoför arkadaşımız araçta bulunan yangın tüpü ile aracı söndürmeye çalıştı ancak alevler birden yükselince yetersiz kaldı. Yoldan geçenler durumumuzu görmelerine, feryatlarımızı duymalarına rağmen durup yardım etmedi. Meydana gelen bu vahim olayda ben ve diğer arkadaşlarımın hiçbir kusur ve ihmali söz konusu değildir. Aksine mahkumları kurtarmak için hep beraber canımızı dişimize takarak elimizden geleni fazlası ile yaptık ancak gerek aracın güvenlik donanımından kaynaklı sıkı kilitlenme koşulları gerekse araçtaki yangının vahameti bizim mahkumları kurtarmamızı engelledi' açıklamasını yaptı.