SEVDA YÜKLÜ MERKEZİN SEVDALI BAŞKANI
Mirac Kültür Merkezi Onursal Başkanı, Araştırmacı-Yazar Furkan Yılmaz Altunöz, Mirac Kültür Merkezi'nin sevda yüklü olduğunu belirterek ' Herkesin bir sevdası vardır. Kimisi için renkli arabalar, kimisi için güzel giyinmek, kimisi için ise çok para kazanmak sevdadır. Bizim genlerimizde olan sevda vardır ki her şeyin önünde olan sevdadır. O sevdanın adı iyi insan, iyi Müslüman sevdasıdır ki ahirete yönelen bir sevdanın adıdır. Merkezimiz bu anlamda bir sevda yüklüdür. Sevda yüklü bir insanın ise durayım, dinleneyim diye bir sorunu olmaması gerekiyor. Bizim işimiz zamanımızdan çok.' dedi.
'Kültürel yükselişin yeni adı' sloganıyla uzun yıllardan bu yana kentimizde kültürel ve sosyal anlamda birbirinden anlamlı çalışmalara imza atan Mirac Kültür Merkezi 'İyi insan, iyi Müslüman' düsturuyla çocuklara, gençlere ve yetişkinlere hizmet etmeye devam ediyor. Ülkesine, milletine faydalı bireylerin yetişmesinde büyük sorumluluk yüklenen Mirac Kültür Merkezi, bu yolda elini değil, adeta gövdesini taşın altına koyuyor.
Kayseri Gündem Gazetesi olarak Mirac Kültür Merkezi'nin çalışmalarını, projelerini ve hedeflerini Onursal Başkan Araştırmacı Yazar Furkan Yılmaz Altunöz'e sorduk.
'Mirac sevda yüklüdür'
Mirac Kültür Merkezi'nin en büyük sevdasının insan olduğunu dile getiren Başkan Altınöz; 'Herkesin bir sevdası vardır. Kimisi için renkli arabalar, kimisi için güzel giyinmektir. Kimisi için ise çok para kazanmak sevdadır. Bizim genlerimizde olan sevda vardır ki; önünde olan sevdadır. Saydığımız sevdalar kabir kapısına kadar sürebilen sevdalar iken, tarihi genlerimizde bulunan bir sevda vardır ki; onun adı da insan sevdasıdır. İyi insan, iyi Müslüman sevdasıdır ki; ahirete yönelen bir sevdanın adıdır. Mirac Kültür Merkezi bu anlamda bir sevda yüklüdür. Mirac, böylesi bir dünyayı oluşturmak adına yola çıkmış, kervana katılmış bir çalışmanın adıdır' diye konuştu.
'Anne-baba-çocuk i iletişimi çok önemli'
Logolarında 'büyüklerine saygı için ayağa kalkan bir nesil' sloganını kullandıklarını ve yaz okulu çalışmaları için bir velinin çocuğunu getirdiğinde 'Kullandığınız sloganı ben gördüm, çok da hoşuma gitti. Onun için çocuğumu getirdim' dediğini anlatan Altunöz; 'Dolayısıyla büyüklerine saygı için ayağa kalkan bir nesil, bizim çalışma eksenimizi ortaya koymaktadır. Bu anlam içerisinde Mirac Kültür Merkezi olarak 4-6 yaş grubundan yaş sınırı olmayan yetişkinlere kadar eğitim, kültür, sosyal dayanışma hizmeti sunmaktayız. Yani 4-6 yaş grubu çocuklarımıza karakterli, kişilikli, oturmasını ve kalkmasını bilen bir eğitim hizmeti sunarken, aynı zamanda orta öğretim ve liselere yönelik onların ahlaki gelişim anlayışları ve okul derslerine yardımcı olma noktasında faaliyetlerimiz söz konusu. Bunun dışında ailelere de çok iş düşüyor. Burada anne-baba-çocuk arasındaki iletişimin sorunsuz olması gerekiyor. Yani herhangi bir çatışma yaşanmaması gerekiyor. Bu anlamda psikologlara çok iş düşüyor. Çünkü kuşak çatışması diye bir şey var. Bu da ailelere bir şekilde yansıyor. Bunları göz önünde bulundurarak yetişkinler için de başta Arapça olmak üzere tefsir, fıkıh dersleri veriyoruz.' dedi.
Gelin-kaynanaya özel ders
Projelerden bahseden Furkan Yılmaz Altunöz, 'Bizim iki tane önemli projemiz vardı. Birincisi gelin-kaynana iletişimleri noktasında derslerimiz vardı. Evlilik öncesi genç kızlarımıza yönelik derslerimiz oldu. Bununla birlikte 'Helal Gıda' noktasında bilinçlendirme derslerimiz varlığını sürdürdü. Gelin-kaynana ilişkileri konusunda sorunları olan ailelerin çok rahat bir şekilde bir psikoloğa, aile danışmanına gelip gitmesi mümkün olmayabiliyor. Çünkü hem gelin, hem kaynana bu tür yerlere gitmekten çekiniyor. Yani bilinç düzeyi yüksek olan insanlara ihtiyaç var. Bir gelinin kayınvalideden, ya da bir kayınvalidenin gelinden beklentisi ne olmalı? Bu sınırı iyi belirlemek lazım. Eğer bir kayınvalide gelininin kızı gibi olmasını istiyorsa, yani kızından beklentilerini ondan da bekler ise burada bir yanlışlık var demektir. Çünkü gelin gelindir, kız kızdır. Bu demek değildir ki gelin aykırı bir davranış ortaya koyacak. Fakat tarafların birbirini tanıması, isteklerinin nerede başlayıp nerede bitecek olması önemli. Bu çerçevede bir bakış açısıyla sanırım sorunlar çözülecektir. Bizim bu etkinliğimiz öyle ya da böyle bir grup. Talep oldu. Dolayısıyla yeni dönemde bu çalışmalarımıza devam edeceğiz. Mirac Kültür Merkezi'nin projelerinde çocuk, genç ve yetişkinlere yönelik programlarımız olacak. Onlara birlikte bir dünya kurmak için yolculuğumuz devam edecek.' şeklinde konuştu.
'İyi insan profili çocuk yaşlarda başlıyor'
İyi insan profilinin çocuk yaşlarda başlayıp, gençlikte yükselerek devam ettiğini, olgun yaşa gelince de artık yerine oturmuş, ne istediğini bilen bir insan kimliği oluştuğunu belirten Altunöz şunları söyledi:
'Bu noktada faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Çocuklarımız birer kırmızı gül gibidir. Gülün yetişmesi için güzel bir toprağa, güneşe, hatta gübreye ihtiyacı vardır. Ama bunların yanı sıra iyi bir bahçıvana ihtiyaç vardır. Anneler iyi birer bahçıvan olmalıdırlar ki güzel güller yetiştirsinler. Çocuklarımız kırmızı gülden öte, sonuçta insandır, bir değerdir. Onların güzel kokulu, faydalı, bayrağına, ezanına, vatanına faydalı bireyler olabilmeleri için anne-babaların iyi bir bahçıvan olması gerektiğini daha önceki konuşmalarımda dile getirmiştim. Suç örgütlerinde rol almış insanlara baktığımız zaman bunlar ne yazık ki ya yetim çocuklardır, ya da dağılmış ailelerin çocukları veya ilgi görmeyen çocuklardır. Bu çerçevede ailelerin çocuklarına yeteri kadar ilgi göstererek onları sahiplenmeleri gerekiyor. Mirac, bir kültür merkezidir. Ancak sosyal maddi ve manevi dayanışma içerisinde olan varlığını da sürdürmektedir. Kayseri Gönüllü Kültür Teşekkülleri ile Kardeşlik ve İyilik Platformu üyesidir. Dolayısıyla toplumsal anlamda var olduğunu söyler ve birlikte hareket eder. Önümüzdeki dönem tabi ki güzel projelerimiz var. 4-6 yaş grubu çocuk kulübü projemiz devam edecek. Çocukların kabiliyet kazanması noktasında varlığını sürdürüyor. Bununla birlikte hafta sonu derslerimiz sürecek. Yetişkinler için Arapça tefsir derslerimiz olacak. Geçmiş yıllarda İçişleri Bakanlığı ile birlikte yürüttüğümüz 'Türk ve Suriyeli ailelerin kültürel adaptasyonu' isimli bir proje vardı. Önümüzdeki dönemde buna benzer tekliflerimizi sürdüreceğiz. '
'Kudüs yüreğimizi kanatıyor'
Kudüs'te yaşananların yüreklerini kanatmaya devam ettiğini vurgulayan Altunöz; 'Kudüs konusu ise apayrı bir şey. Hala yüreğimizi kanatıyor. Aslında Mirac Kültür Merkezi'nin Kudüs kolu varlığını sürdürmektedir. Yine Kudüs Komitesi adı altında, Kudüs'ün bilinmesi, anlaşılması ve gündeme alınması noktasında gayretlerimiz sürecek. Bu konuda ayrıca Milli Eğitim İl Müdürlüğü ile bir projemiz var. Projenin adı ise 'Liseliler ilk Kıblesiyle tanışıyor.' Yeni eğitim döneminde uygun olan okullarda Kudüs'ü anlatan seminerlerimiz olacak. Bu çerçevede benim de görev aldığım 'Kitap ve biz' başlıklı okullara yönelik çalışmalarımız sürüyor. Özellikle mülteci kardeşlerimizle kardeş aile olabilme adına girişimlerimiz devam edecek. Sevda yüklü bir insanın durayım, dinleneyim diye bir sorunu olmaması gerekiyor. Bizim işimiz zamanımızdan çok. ' şeklinde konuştu.
'FETÖ'den sonra itibarsızlaştırma süreci başladı'
Kayseri'de özellikle FETÖ olayından sonra vakıf ve derneklerin itibarsızlaştırılması süreci başladığına dikkat çeken Altunöz; ' Bu durum yardım etmeden uzak kalmak isteyenler için bir fırsat oldu. Yardım faaliyetlerini sürdüren insanları ise haliyle endişeye sevk etti. Çünkü FETÖ üzerinden bir takım insanlar da bazı durumlarla karşı karşıya kalmış olabilirler. Bu durumu birde sol cenah çok iyi kullandı. Yani vakıfları ve dernekleri, İslami görünümlü çalışma içerisinde bulunan cemiyetleri itibarsızlaştırma süreci yaşandı. Bu durum çalışmaları az da olsa etkiledi. Ama kıyamet kopana kadar iyi insanlar, amacı yardım olan kuruluşlar hayatlarını devam ettirecektir. Firavun varsa Musa da mutlaka var olacak.' yorumunda bulundu.
Gündem ekibine teşekkür
Kayseri Gündem Gazetesi'nin mazlumların sesi olduğunu ve iyi bir ivme yakaladığını dile getiren Altunöz sözlerini şu şekilde tamamladı:
'Ciddi anlamda bir okuyucu kitlesine ulaştı. Beklentilere cevap verebilecek bir boyuta kavuştu. Ekip ruhu içerisinde daha güzel işlere imza atacağını düşünüyorum. Bizimle birlikte zaman dilimini iyi değerlendirerek, halkla bizim aramızda bir köprü rolünü üstlendiğiniz için çok teşekkür ediyorum.'
Haber-Foto: Ramazan KARAKUŞ