Radyo sadece bir müzik kutusu mudur?

Yolculuk yaparken ya da canınız sıkıldığında müzik dinlemek için açtığımız radyo aslında sadece bir müzik kutusu değil aynı zamanda eğiten bir arkadaş.

 Radyo hayatımıza gireli çok seneler oldu. Televizyon icat edilene kadar tartışmasız üstünlüğünü korudu. Haber ve bilgi kaynağıydı ama aynı zamanda en önemli propaganda aracıydı. Şimdilerde yerel ve ulusal birçok seçeneği bulunan radyo, müzikseverlerin gözde adreslerinden. Tutkunları için vazgeçilmez olan radyo sadece bir müzik kutusu değil elbette.

Tematik radyolar da hayatımızda bir yere sahip ve kendi kitlesine hitap ediyor. Radyonun bilgilenmek ve haber ihtiyacını karşılamak gibi işlevlerine ağırlık veren tematik radyoların, dinleyicileri için önemi büyük. 'Orta Anadolu'nun Gür Sesi' sloganıyla hareket eden ve uydu aracılığıyla birçok ile sesini ulaştıran Enderun FM de onlardan biri. Müzik yayınından çok, insanların tarih şuuruna sahip olması, kültür birikimi ve eğitimlerine katkı sağlamak amacıyla birçok program hazırlayan ve sunan Enderun FM Genel Yayın Yönetmeni ve gazetemiz yazarı Ömer Faruk Özcan, tematik radyoların formatları sebebiyle diğer radyolara göre dezavantajlı olduğunu söylüyor.

Gündemin değerlendirildiği haber programlarından, manevi yönü ağır basan programlara kadar birçok türde yayına imza atan Özcan, tematik radyoların dinlenme oranlarının düşük olmasına rağmen, dinleyicilerinin diğer radyolara göre daha sadık olduğunu belirtiyor. Rekabetten daha çok paylaşmaya ağırlık vermeye dikkat ettiklerinin altını çiziyor. Özellikle müzik yayınına ağırlık veren radyolarda bir tek elemanla bütün gün yayın yapılabileceğini, istek parçalarla programların doldurulabileceğini vurgulayan Özcan, tematik radyolarda bunun mümkün olmadığını belirtiyor ve çok sayıda programa ve programcıya ihtiyaç duyulduğunu, programların içinin doldurulması gerektiğini söylüyor. Yayınlarında insanlara sadece müzik dinletmek istemediklerini dile getiriyor ve ekliyor; 'Herkesin evinde internet var ve istediği müziği dinleyebiliyor. Bizler insanların eğitimine katkı sağlamak istiyoruz. İnsanların kültür birikimine sahip olmalarını istiyoruz. İnsanların manevi değerlerine sahip çıkmalarını istiyoruz.'

Özcan, canlı radyo yayınları, özel gün ve gecelerde yapılan özel programlar ve röportaj programlarının tematik radyolar için vazgeçilmez olduğunu söylüyor ve tematik radyo yayını yapabilmeleri için halkın nabzını tutmaları gerektiğini ve gündemi takip etmelerinin zorunlu olduğunu ifade ediyor. Özellikle haber-yorum programlarına dinleyicilerin tepkisinin daha çok ve hızlı olduğunu, sosyal medya aracılığıyla dinleyicilerin kendilerine eleştiri ve yorum yaptıklarını belirtiyor.

Her programın kendine özgü dinleyici kitlesi olduğunu ama kendilerini daha çok bayanların dinlediğini söyleyen Özcan, özellikle öğle kuşaklarında yayınlanan programların daha çok dinlendiğini belirtiyor. Ve ekliyor; ' Tematik radyolar sadece müzik kutusu olarak değil, bilgi ve kültür frekansı olarak da yayın hayatına devam ediyor.'

Haber-Foto: Ümmügülsüm Şahin

Bakmadan Geçme