Psikolog Eda İradeli: 'Anksiyete, tedavisi olan bir hastalıktır'
Halk arasında kaygı bozukluğu olarak da bilinen anksiyete, son günlerde sıkça rastlanan rahatsızlıkların başında geliyor. Kaygı, korku, panik gibi durumları kontrol altında tutamayan kişilerin sosyal yaşantıları da alt üst oluyor. Psikolog Eda İradeli, anksiyetenin tedavisi olan bir hastalık olduğunu söyledi.
Anksiyetenin, psikolojik bir rahatsızlık olduğunu vurgulayan Psikolog İradeli, her insanın bu hastalığa yakalanabileceğini söyledi. İradeli, “Kişinin kaygı, korku, panik gibi durumlarını çok yüksek düzeyde hissetmesi ve bunu artık kontrol edemez hale gelmesi durumudur. Hepimiz aslında günlük hayatımızda kaygılar, korkular yaşıyoruz ama bizim için denetlenebilir bir durum oluyor. Bazı insanlar bunu denetleyemedikleri için kontrol altına alamıyor. Bu kişilerin tedavi olması gerekiyor” dedi.
‘ANKSİYETENİN BİRÇOK SEBEBİ VAR'
Anksiyetenin tetiklenebilir bir rahatsızlık olduğunu vurgulayan Psikolog İradeli, buna birçok etkenin sebep olabildiğini kaydetti. Travmatik geçmiş yaşantının en büyük etken olduğunu belirten İradeli, “Çevresel faktörler, genetik alt yapı buna sebep olabilir. Travmatik geçmiş bir olayın tekrar yaşanabilme ihtimali durumunda anksiyete tetiklenebilir ya da madde bağımlılığı durumunda kişinin maddeden yoksun kalması durumunda tetiklenebilir. Ailevi birinden yakınından sıkıntı çıkması durumunda, kendinin bir sağlık sorunu olması durumunda da anksiyete tetiklenebilir” şeklinde konuştu.
Her yaşta insanların anksiyete olabileceğini vurgulayan İradeli, “Belirli bir yaş grubu yok aslında. Çocukluk döneminde de başlıyor. Çocukluklarda alt ıslatma, tırnak yeme gibi, saç yolma gibi belirtileri olabiliyor. Yetişkinlik döneminde de genç ergenlik döneminde de anksiyeteye rastlayabiliyoruz” dedi.
Anksiyetenin genellikle huzursuzluk, gerginlik, sürekli öfke haliyle kendini gösterdiğini anlatan İradeli, bu kişilerin günlük hayatta kalp çarpıntıları ve baş ağrılarına maruz kaldıklarını anlattı. İradeli, “Kendilerini çok yorgun ve bitkin hissederler. Uyku ve konsantrasyon problemi yaşarlar. Ayrıca ağız kuruluğu fazlaca olur. Bütün bunlar kişide halsizlik, kas ağrısı, sürekli gerginlik gibi olumsuzlukları beraberinde getirir” diye konuştu.
‘PSİKOTERAPİ TEDAVİSİYLE DÜZELEBİLİR'
Anksiyetenin tedavi edilebilir bir rahatsızlık olduğunu belirten Psikolog Eda İradeli, ilaçlı ve psikolojik olarak iki farklı tedavi şekli olduğunu anlattı. Daha çok psikoterapi yönteminin uygulandığını belirten İradeli, “Psikoterapinin genel mantığı şudur; bir nevi psikolojik danışmanlık, konuşma terapisti de diyebiliriz. Psikoterapi kaygı yaratan olumsuz düşünceleri ortadan kalkmasını amaçlar. Olumsuz düşünceler ortadan kalkınca davranışlarla beraber kişi bir iyilik hali edinebilir. Yani psikoterapi aslında anksiyete için keyifli bir süreçtir ve tedavisi zaten mümkün olan bir rahatsızlıktır” diye konuştu.
Anksiyetenin tedavi sonrası tekrar nüksedebildiğini de belirten İradeli, bunu bir örnekle anlattı. Tedaviyle asansör korkusunu yenen birisinin yaşaması muhtemel bir asansör kazasında hastalığının tekrar ortaya çıkabileceğini kaydetti. Kişinin, tedavi sürecinde aldığı terapiyle bu sorunla nasıl başa çıkacağını öğrendiğini belirten İradeli, “Böylece kişi kendini daha kolay sakinleştirmeyi başaracaktır” dedi.