Milletvekili Karayel İmralı Görüşmelerini Değerlendirdi
Ak Parti Kayseri Milletvekili Yaşar Karayel, Başbakan'ın Türk milleti adına konuştuğunu belirterek, 'Terörden kurtulmak için ne gerekiyorsa onun yapılması lazım' dedi.
Kocasinan Ziraat Odası'nı ziyareti sırasında İmralı ile yapılan görüşmelerin sorulması üzerine Ak Parti Kayseri Milletvekili Yaşar Karayel, 'Başbakanımız ne söylüyorsa, Türk milleti adına söylüyor. 1984 yılından beri süre gelen milletimizi ve memleketimizi sıkıntıya sokan, ekonomik ve insan kayıplarına sebep olan bu terör belasından Türkiye'nin kurtulması için ne gerekiyorsa onun yapılması lazım' ifadesinde bulundu.
'İktidar olarak değil ama devletin birimleri olarak, bu terör örgütünü organize edenlerle iç veya dış mihraklarla her tülü ilişkinin kesilmesi için görüşmeler sürüyor' diyen Karayel,
Öcalan'ın dışarı çıkması gibi bir şeyin kesinlikle söz konusu olmadığının altını çizdi.
Karayel, 'Bunu körükleyenlerin olduğunu görüyoruz. Özellikle muhalefet partilerinden bazıları bu konuyu istismar ettikleri ortadadır. Ak Parti'nin veya hükümetin gündeminde Apo'nun dışarı çıkarılması ve ev hapsine alınması ile ilgili herhangi bir iş söz konusu değildir' diyerek şu şekilde konuştu:
'Şu anda Bebek katili cezasını çekmektedir ama örgüt üzerinde bir inisiyatifi varsa bununla ilgili devletin birimleri onunla görüşerek, Türkiye'nin selameti için milletimizin ve devletimizin üniter bütünlüğünün bozulmaması için, bu beladan kurtulması için her türlü görüşmeler yapılır. Ak Parti'nin kırmızı çizgileri bellidir. Biz başından beri diyoruz ki tek vatan, tek millet, tek bayrak ve tek devlet. Türkiye Cumhuriyeti'nin lisanı Türkçe'dir ve bütün resmi yazışmaların dili Türkçe'dir. Bunun dışında biz her türlü dili yazabilir, konuşabilir ve görüşebiliriz. Bunlar görüşmeden, konuşmadan çözülecek işler değildir. Kavga ederek sonradan konuşacağına, kavga etmeden önceden konuşmak insanların ve insanlığın gereğidir. Şu anda devlet bunu yapmaktadır. Bu konuda önümüzdeki nevruz Türkiye için yeni bir baharın başlangıcı olur. Yeni, güzel bir gün doğar Türkiye'ye, yeni bir sayfa açılır ve Türkiye'de bu terör belasından kurtulmuş olur. Burada 3 nokta hedeflenmektedir. Birincisi varsa Pkk'nın Türkiye'deki silahlı militanları dağlarda yaşayanlar varsa bunların Türkiye Cumhuriyeti sınırlarının dışına çıkarılması. İkinci etapta da bunların silahlandırılması ve silahlarının ellerinden alınarak, elebaşı konumunda olanların ve terörü yönetenlerin, hangi ülkeleri istiyorlarsa o ülkelere gitmeleri sağlanması. Üçüncü aşamada ise o bölgede yaşayan Türkiye Cumhuriyeti kimliği taşıyan vatandaşlarımızın hepsinin yeniden, vatanlarına ve milletine kavuşması ve bunlarla ilgili ileriye dönük programlar ve planlamalar yapmaktır. Türkiye, inşallah bu dönemde terör belasından kurtulur. Terör belası Türkiye'ye şu ana kadar 350 milyar dolar paraya mal olmuştur. Eğer bu parayı Türkiye'nin kalkınmasına ve gelişmesine harcamış olsaydık, Türkiye bugünkü Türkiye'nin iki katı daha fazla büyümüş olacaktı. Bunları göz önünde bulundurarak devlet, terör belasından kurtulmak için elinden geleni yapmaktadır.'
'İktidar olarak değil ama devletin birimleri olarak, bu terör örgütünü organize edenlerle iç veya dış mihraklarla her tülü ilişkinin kesilmesi için görüşmeler sürüyor' diyen Karayel,
Öcalan'ın dışarı çıkması gibi bir şeyin kesinlikle söz konusu olmadığının altını çizdi.
Karayel, 'Bunu körükleyenlerin olduğunu görüyoruz. Özellikle muhalefet partilerinden bazıları bu konuyu istismar ettikleri ortadadır. Ak Parti'nin veya hükümetin gündeminde Apo'nun dışarı çıkarılması ve ev hapsine alınması ile ilgili herhangi bir iş söz konusu değildir' diyerek şu şekilde konuştu:
'Şu anda Bebek katili cezasını çekmektedir ama örgüt üzerinde bir inisiyatifi varsa bununla ilgili devletin birimleri onunla görüşerek, Türkiye'nin selameti için milletimizin ve devletimizin üniter bütünlüğünün bozulmaması için, bu beladan kurtulması için her türlü görüşmeler yapılır. Ak Parti'nin kırmızı çizgileri bellidir. Biz başından beri diyoruz ki tek vatan, tek millet, tek bayrak ve tek devlet. Türkiye Cumhuriyeti'nin lisanı Türkçe'dir ve bütün resmi yazışmaların dili Türkçe'dir. Bunun dışında biz her türlü dili yazabilir, konuşabilir ve görüşebiliriz. Bunlar görüşmeden, konuşmadan çözülecek işler değildir. Kavga ederek sonradan konuşacağına, kavga etmeden önceden konuşmak insanların ve insanlığın gereğidir. Şu anda devlet bunu yapmaktadır. Bu konuda önümüzdeki nevruz Türkiye için yeni bir baharın başlangıcı olur. Yeni, güzel bir gün doğar Türkiye'ye, yeni bir sayfa açılır ve Türkiye'de bu terör belasından kurtulmuş olur. Burada 3 nokta hedeflenmektedir. Birincisi varsa Pkk'nın Türkiye'deki silahlı militanları dağlarda yaşayanlar varsa bunların Türkiye Cumhuriyeti sınırlarının dışına çıkarılması. İkinci etapta da bunların silahlandırılması ve silahlarının ellerinden alınarak, elebaşı konumunda olanların ve terörü yönetenlerin, hangi ülkeleri istiyorlarsa o ülkelere gitmeleri sağlanması. Üçüncü aşamada ise o bölgede yaşayan Türkiye Cumhuriyeti kimliği taşıyan vatandaşlarımızın hepsinin yeniden, vatanlarına ve milletine kavuşması ve bunlarla ilgili ileriye dönük programlar ve planlamalar yapmaktır. Türkiye, inşallah bu dönemde terör belasından kurtulur. Terör belası Türkiye'ye şu ana kadar 350 milyar dolar paraya mal olmuştur. Eğer bu parayı Türkiye'nin kalkınmasına ve gelişmesine harcamış olsaydık, Türkiye bugünkü Türkiye'nin iki katı daha fazla büyümüş olacaktı. Bunları göz önünde bulundurarak devlet, terör belasından kurtulmak için elinden geleni yapmaktadır.'