KAYSERİ'YE YAKIŞMAYAN ODA
Geçmişten günümüze kadar kirli ittifakların ve çeşitli menfaat gruplarının oyunlarıyla kontrol altında tutulan Kayseri Ticaret Odası'nda (KTO) üzerinde yine benzer oyunlar oynanıyor. Mevcut Başkan Hiçyılmaz odayı FETÖ karargahı haline getirirken, oda imkanlarıyla seçim kampanyasını sürdürüyor. AK Parti'nin Kayseri lobisi ise düne kadar FETÖ sponsorlukları nedeniyle hedefe koyduğu Ömer Gülsoy'u desteklemeye başlarken, kendi camialarından olan MÜSİAD Kayseri Şube Başkanı Nedim Olgunharputlu'yu ve destekçilerini 'hain' ilan etmekte gecikmiyor.
Odayı kaptırmamak için her yolu denediler
KTO onlarca yıl kapalı kapılar arkasında hazırlanan listeler ve çok az üyenin küçük grupları seçmesi ile çalıştırıldı. Bu menfaat grupları odayı kaptırmamak adına her yolu denediler.
Kayseri'nin haysiyeti ile oynadılar
90'lı yıllarda 'suyun başında oturanlar' rakip listeler çıkmaya başlayınca da Meslek Komiteleri üzerinde oynadılar. Aslında bir ticaret şehri olan Kayseri'nin ve odanın haysiyeti ile oynuyorlardı.
2009 yılında Kayseri AK Parti yerel yöneticileri, Fetullahçılar ve Rıfat Hisarcıklıoğlu destekli Mahmut Hiçyılmaz 'ı öne çıkartırken 'Büyük İttifak' kuruyorlardı. İlk teşebbüste 41-0 mağlup olan aynı ekip 2. kez 2013'te tekrar sahneye çıktı.
KTO, FETÖ karargahı haline geldi
2013'te 'Küçükağa' lakaplı Nuh Mehmet Delikan ve Ömer Gülsoy ayrı listeler halinde seçime katılınca MHP oyları bölündü ve Hiçyılmaz'a gün doğdu.
FETÖ destekli Hiçyılmaz bu kez isteyerek veya istemeyerek tüm yalanlamalara, yeminlere rağmen KTO'yu 'karanlık bir oda', bir FETÖ karargahı haline getirdi. Yönetim kurulu, meclis başkanı ve militan genel sekreter odayı amaçları doğrultusunda kullanmaya başladılar.
AK Partililere tahammülsüzlük
15 Temmuz hain darbe girişimi öncesi KTO 'da savaş başlamıştı. FETÖ'cü İlhan Miraboğlu ve Meclis Başkanı Mehmet Filiz dönemlerinde Ak Partililere tahammül bile edemiyorlardı.
KTO Yönetim Kurulunda ve Mecliste bu Kez Ak Parti – FETÖ çatışması başlamış, erdemli bazı üyeler istifa etmeye başlamıştı.
Kirli ittifak çoğunluğu kaybetti
15 Temmuz sonrası ayyuka çıkan tartışmalar sonrası gözaltılar da başlayınca ittifak üyelerinin FETÖ kanadı ya firari, ya tutuklu ya da itirafçı olarak zor günler yaşamaya başladı. Çoğunluğu kaybeden kirli ittifak artık Meclis Başkanı Mehmet Filiz'i bile koruyamayacak hale gelmişti.
Azınlığa düşen kirli ittifak bir süre sonra tutuklanacak Filiz yerine başkan seçememiş ve koltuğu Ömer Gülsoy'a bırakmak zorunda kalmıştı.
Değişen Gülsoy mu Kayseri lobisi mi?
Düne kadar hedef tahtasına konulmuş, FETÖ sponsorlukları ve akrabalıkları üzerinden eleştirilen Gülsoy bu seçimde birdenbire Ak Parti'nin adayı oluvermişti. Değişen Gülsoy mu, yoksa destekledikleri, liste çıkardıkları yarı resmi kurum seçimlerinde hezimete uğrayan Ak Parti'nin Kayseri lobisi miydi?
Aylar önce Gülsoy'u can simidi gibi gören lobinin temel gayesi liderlerine yaranmak ve 'desteklediğimiz aday kazandı' demek olabilir miydi?
Mevzu Kayseri değil, küçük oyunlar
Durum böyleyken, yüzde 70'e varan desteğe sahip iktidar partisinin bir ticaret şehri olan Kayseri'de aday çıkartamamasının çok vahim olduğunu gören MÜSİAD Kayseri Şubesi harekete geçti ve kendi listesini çıkarttı. Üstelik MÜSİAD'çılar camiadan desteklenecek birileri çıkar düşüncesiyle son ana kadar bekleyerek iyi niyetlerini ortaya koymuşlardı.
Bu hamleyle AK Parti'nin önde gelenlerinin rahatlayacağını ve sınırsız destek vereceklerini bekleyenler hayal kırıklığına uğradılar. Mevzunun Kayseri ile camia değil küçük oyunlar ve fırsatçılık olduğu çok çabuk anlaşıldı.
Lobi'den Olgunharputlu'ya baskı
Nitekim başta Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki olmak üzere tüm lobi, Nedim Olgunharputlu'yu 'hain, fitneci, bölücü' ilan etmekte gecikmedi. 'Çekil, destek verme' baskıları Bakan seviyesinden itibaren STK'lara ve üyelere kadar yapılmaya başlandı.
Geçtiğimiz haftasonu gerçekleştirilen Tomarza Dadaloğlu Şenliklerinde Bakan, milletvekili ve parti yöneticilerinin bulunduğu bir araçta Olgunharputlu'ya 'çekil' baskısı direkt yapıldı. Bu baskılara karşı gelenler olduğu gibi korkup geri çekilen ve sinenler de kamuoyu tarafından çok iyi biliniyor.
Eleştirdikleri Gülsoy'un listesini tanzim etmeye başladılar
Lobi mensupları, düne kadar rakipleri olan ve sürekli eleştirdikleri Ömer Gülsoy'un listesini tanzim etmeye, evlatlarını ve Ak parti Yönetim kurulu üyelerini bu listeye dahil etme yarışına başladılar.
Büyük ittifak mı, kirli ittifak mı?
Birileri de aynen FETÖ ile ilişki sürecindeki tarzda 'Büyük İttifak', 'Büyük resme bakmak lazım', '2019 hazırlığı' gibi sözlerle hedef saptırmaya, küçük hesap ve fırsatçılığı sanki Cumhurbaşkanının talebi gibi lanse etmeye başladılar.
Aslında yapılan gayeye ulaşmak için her yolun meşru olduğuna dair makyavelist zihniyetin hortlamasıydı.
Hiçyılmaz'ın kooperatif kozu
Hiçyılmaz'ın en önemli destekçilerinden birisi olan İngiliz Büyükelçiliği de kesintisiz desteğe devam ediyordu.
'Küçük olsun benim olsun' anlayışı bırakılmalı
-Kayseri artık kulislerle ve hemşehri lobileriyle yönetilmekten kurtulmalıdır.
-Kayseri artık akıl oyunları ile, 'küçük olsun benim olsun' anlayışı ile yönetilemez.
-Kayseri bu basitlikten kurtulmadıkça küçük kalmaya, eleştirilmeye ve tek sermayesi 'uyanıklık' olarak kalmaya mahkumdur.
KTO seçimleri bir fırsattır ve inşallah bu fırsat doğru kullanılır.
Kayseri Gündem