Kayseri Şehir Hastanesi Obezite Merkezi'ne yoğun ilgi

Kayseri Şehir Hastanesi'nde yaklaşık 5 ay önce açılan obezite merkezinde diyetisyen ve iç hastalıkları uzmanı doktorlarının yanı sıra psikolog da hizmet veriyor. Hastalar tarafından yoğun ilgi gören merkezde bundan sonra kişinin obezite sorununun etkeni psikolojik yönleriyle de ele alınacak. 

Kayseri Şehir Hastanesi'nde yaklaşık 5 ay önce alanında bir ilk olarak açılan ‘Obezite Polikliniği'ne hastalar hem sağlıklı bir şekilde kilo vermek hem de bundan sonraki hayatlarına daha sağlıklı devam etmek amacıyla başvuruyor. Şu anda ise merkezde psikolog da yer alıyor. Hastalar, obezite problemlerinin kaynağına psikolojik olarak aldıkları destekle de ulaşıyor.
‘BİR HASTANIN BESLENME ALIŞKANLIĞINI DEĞİŞTİRMEMİZ DEMEK, ONUN AİLESİNE DOKUNMAK DEMEK'
Hastaların yaşam koşullarını değiştirdiklerini ifade eden Diyetisyen Bahar Karadavut, “Hastalarımızdan yoğun ilgi görüyoruz. Kararlı, sabırlı, istikrarlı bir şekilde bizimle yola çıkan ve verdiğimiz beslenme programlarına uyumlu hareket eden hastalarımızda ciddi başarılar elde ediyoruz. Öncelik olarak onların beslenme alışkanlıklarını sağlıklı bir şekilde nasıl planları, bunu onlara yansıtabiliyor muyuz, kalıcı çözüm üretebiliyor muyuz diye bakıyoruz. Bizim bir hastanın beslenm alışkanlığını değiştirmemiz demek, onun ailesine dokunmak demek. Ailesine dokunmak da bizim için toplumda mutlu ve sağlıklı bireylerin artması demektir. Psikolog arkadaşımız da bizimle ekip ruhu anlayışıyla hastalarımızın ihtiyacı olduğu noktada devreye girerek destek veriyor. Bu da bizi güçlendirdi. Beslenme problemi olan hastalarımızın bir kısmına psikolojik destek de gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Psikolog Özge Can ise hastaların kendisine şaşırdıklarını ve çoğu kişinin obezite tedavisinde psikoloğun önemini bilmediğini ifade ederek, “İnsanlar ilk gördüğünde obezite merkezinde psikolog olmasına şaşırıyorlar. Kilo verme problemini insanlar genelde fizyolojik olduğunu düşünüyorlar ve psikolojik unsurları göz ardı ediyorlar. Her şeyin nedeni psikolojik kaynaklı olabilir. Önce hastalara ne yaptığımı anlatmaya çalışıyor, kendimi tanıtıyorum. Psikoloji genel olarak ülkemizde bilinmiyor. Herkes psikoloğa gidebilir. Psikologlar bile gidiyor. Hastayı önce anlamaya çalışıyorum. Genel olarak yeme davranışlarına bakıyorum, yeme davranışları çocukluktan kaynaklı olabiliyor. Duygusal yeme, duygu düzenleme durumu, stres gibi etkenler olabiliyor. Bilinçli farkındalık kazandırmaya çalışıyorum. Tamamen hasta odaklı çalışıyorum. Kişiye özel yaklaşım yapıyoruz” şeklinde konuştu.
İç Hastalıkları Uzmanı Banu Açmaz da, “Genel olarak baktığımızda obezite tedavisinde oldukça fayda gören hastalarımız oldu. Bunun haricinde hastalarımızın metabolik görünümlerine de geçmişe dönük baktığımız zaman sadece hiçbir şeyin farkında olmayarak obezite ile polikliniğimize gelip hiç bilmediği halde şeker hastası olan, hipertansiyonu olan pek çok hasta saptandı. Bu da bize gerçekten obez olan hastaların bu durumlarının farkında olmadıklarını gösterdi. Hastalar bize kilo vermek, belki daha iyi görünmek için başvurdular ancak beraberinde pek çok metabolik hastalıklarının da olduğunu görmüş oldular. Bu da oldukça önemli bir şey. Obezite, psikolojik sebeplerin de etken olduğu bir durumdur. Dolayısıyla bünyemize psikolog arkadaşımız da eklendi. Şimdi obezite polikliniğimizde hekim, diyetisyen ekibi ve psikolog arkadaşımızla birlikte hastalara yaklaşıyoruz” dedi.
2 ay önce 106 kilogram olarak başladığı tedavide 93 kilograma düştüğünü söyleyen Ercan Çaylan ise şunları söyledi: “Geceleri rahatsız olmaya başlamıştım, spor yapamaz ve yataktan kalkamaz hale gelmiştim. Kilo vermem gerektiğini düşündüm ve Kayseri Şehir Hastanesi obezite polikliniğine geldim. Hekimlerimiz ilgilendiler. Gerekli tahlil, tetkik yapıldıktan sonra diyetisyen arkadaşlara yönlendirdiler. Zayıflamak isteyenlerde kararlılık olması gerekiyor ve diyetisyen arkadaşlarımızın önerisiyle verdiği programa uyumlu hareket etmeleri gerekiyor. Bu sayede gerçekten güzel sonuçlar alınıyor. Buna spor yapmak da dahildir.”

1ha

Bakmadan Geçme