İşyerinde dedikodu, tazminatsız kovulmaya neden olabilir
Kayseri Barosu avukatlarından Handan Döre, geçtiğimiz günlerde Yargıtay'ın verdiği kararda işçinin iş yerinde dedikodu yapmasını, mesai arkadaşlarına iftira atmasını haklı nedenlerle fesih çerçevesinde değerlendirdiğini söyleyerek, İşçinin iş yerinde dedikodu yapması, iş arkadaşlarına iftira ya da hakaretvari söylemlerde bulunması ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı eylem teşkil etmektedir ve İş Kanunu çerçevesinde işveren nezdinde haklı nedenle fesih sebebi olarak karşımıza çıkmaktadır dedi.
Kayseri Barosu avukatlarından Handan Döre, geçtiğimiz günlerde Yargıtay'ın verdiği kararda işçinin iş yerinde dedikodu yapmasını, mesai arkadaşlarına iftira atmasını haklı nedenlerle fesih çerçevesinde değerlendirdiğini söyleyerek, "İşçinin iş yerinde dedikodu yapması, iş arkadaşlarına iftira ya da hakaretvari söylemlerde bulunması ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı eylem teşkil etmektedir ve İş Kanunu çerçevesinde işveren nezdinde haklı nedenle fesih sebebi olarak karşımıza çıkmaktadır" dedi.
İşçinin dedikodu yapması ve diğer mesai arkadaşlarına iftira atmasının haklı nedenle fesih sebebi olduğunu kaydeden Avukat Handan Döre, işveren haklı nedenle feshi halinde işçinin tazminatsız kovulması ve işsizlik ödeneğinden de yararlanamamasının söz konusu olduğunun altını çizdi. Avukat Döre, "4857 sayılı İş Kanunu; işçi için haklı nedenle fesih hakkını düzenlediği gibi işveren için de haklı fesih nedenleri öngörmüştür. 'İşverenin haklı nedenlerle derhal fesih hakkı' başlıklı 25. maddesinde farklı durumlardan kaynaklı düzenlemelere yer verilmiştir. Maddenin 2 nolu bendinde ise 'ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri' demek suretiyle düzenleme yapılmıştır. İlgili maddede ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri genel çerçevede belirtilmiş olmakla her somut olay açısından ilgili davranışın ahlak ve iyi niyet kurallarına uyup uymadığının tespiti gerekmektedir. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi yakın zamanda vermiş olduğu bir kararda işçinin iş yerinde dedikodu yapmasını, mesai arkadaşlarına iftira atmasını haklı nedenlerle fesih çerçevesinde değerlendirdi ve işçinin tazminat taleplerinin reddine karar verdi. Kararın hüküm kısmında işçinin talepleriyle ilgili yalnızca fazla ücret alacağıyla ilgili bir kabul verdi. İhtar ve kıdem tazminatı taleplerinin reddine karar vererek aslında işçinin bu eylemlerinin haklı nedenlerle feshe yol açtığını hüküm altına almış oldu. Bilindiği üzere iş sözleşmesinin işveren haklı nedenle feshi halinde işçinin tazminatsız kovulması ve işsizlik ödeneğinden de yararlanamaması söz konusu. Bu bağlamda fesih türünün belirlenmesi işçi ve işveren açısından önem arz etmektedir" dedi.
"'Amirin yalakası' söylemi haklı nedenle fesih sayılmıştır"
Benzer kararların çoğaltılabileceğini de sözlerine ekleyen Döre, "Yargıtay 9. Hukuk Dairesi benzer bir kararında da yine işçinin bir başka işçiye 'amirin yalakası', 'dost hayatı yaşıyorsunuz' şeklindeki söylemlerini haklı nedenle fesih saymıştır. Kararın hüküm kısmında da davacının bu davranışının 4857 sayılı yasanın 25. maddesi gereğince 'başka bir işçiye sataşma, ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davranışa' örnek oluşturduğu şeklinde bir hükme yer verilmiş. Yargıtay'ın ya da ilk derece mahkemelerin vermiş olduğu benzer kararları çoğaltmak mümkün. Bu kararlarla da anlaşılacağı üzere işçinin işyerinde dedikodu yapması, iş arkadaşlarına iftira ya da hakaretvari söylemlerde bulunması ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı eylem teşkil etmektedir ve İş Kanunu çerçevesinde işveren nezdinde haklı nedenle fesih sebebi olarak karşımıza çıkmaktadır" ifadelerini kullandı.