İŞKUR'A YAKIŞMAYAN İCRA
TÜM-İŞ Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Şahin, İŞKUR'un işsizlik fonundan hak sahiplerine yanlışlıkla ödediği fazla ücretlerin hiçbir uyarı yapılmadan avukatları aracılığıyla direkt icra yoluyla geri temin edilmeye çalışıldığını belirterek 'Bu durum resmi bir kuruma yakışmıyor. Cezayı işçi değil, yanlış ödeme yapan çekmeli' dedi.
TÜM-İŞ Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Şahin, konfederasyon binasında basın toplantısı düzenleyerek İşsizlik fonu ile ilgili sıkıntıları dile getirdi. Toplantıya Petrol-İş Sendikası Genel Başkanı Celal Adıgüzel, Metal-İş Sendikası Genel Başkanı Mehmet Soykatırcı, Ağaç İş Sendikası Genel Başkanı Ömer Faruk Fırat da katıldı.
'Güvenlik güçlerimizin yanındayız'
Şahin, konuşmasının başında ' Öncelikle ülkemizin geleceği adına, kesinlikle gerekli olan ve kararlılıkla yapılan tehlikeli sınırlardaki operasyonlar noktasında bu kararlı duruşun arkasında olduğumuzu ve güvenlik güçlerimizin basiretinin artması için duacı olduğumuzu belirtmek isterim.' dedi.
İŞKUR'un kendi yaptıkları hatanın bedelini zaten mağdur olan işsiz kişilere ödettiğini iddia eden Genel Başkan Mahmut Şahin şunları söyledi;
'Türkiye'de işçilerin birçok sorunu var. Bu sorunlara hepimiz aşinayız. Bunların çözülmesi için de bir takım mekanizmalar kurulmuş. Bunlardan birisi İŞKUR aracılığı ile işçinin maaşından bir miktar bedel fona kesiliyor. İşsizlik fonu dediğimiz fon aracılığı ile bir gün o işçiler işsiz kalacak olursa işsizlik maaşı alıyorlar. Böyle güzel bir uygulama. Yani işçinin lehine olan bir uygulama. Fakat bu uygulama daha sonra nasıl rezil hale getirilir; bunun örneğini yaşıyoruz. İşçinin parasıyla oluşturulan bir fondan işçiye zulme dönüştüğünü üzülerek izliyoruz. İşçinin maaşından kesilen bedellerin tekrar işsizlik maaşı adı altında işsiz kalan kişilere dönüşü esnasında İŞKUR görevlileri yanlış yapıyorlar. Hesaplamaları yanlış yapan görevliler bir işçiye 2 bin 300 TL ödemesi gerekirken, 3 bin TL ödüyor. İşçi de işsizlik maaşı alıyorum diye bu bedelleri alıyor. İşçinin o maaşı hesaplaması mümkün değil. Daha sonra nasıl oluyorsa bu yanlışlığın farkına varıyorlar ve maalesef hiçbir uyarıya, ihtara gerek duymadan avukat kılıklı bir takım kişilere bu yetkiyi verilerek işçi ile direkt icra yoluyla muhatap oluyorlar. 'Uyarı' deyince de 'gerek yok, 'Yersiz ödeme yapılmış. Ben bunu icra ile alırım' diyor. Bu medeni bir davranış değil. Burada yanlış hesap yapan memurun hiç kabahati yok. İşçi sanki kendisi gelip fazla para almış gibi daha sonra icra ile muhatap oluyor. İcra yetmiyor, bir de o avukat kılıklı dediğimiz kişilerin marifetiyle hukuku kullanarak, topuklarına basıp ahkam keserek, 'Devletle oyun olmaz, bu parayı hemen ödeyin. Yoksa hapse atarız sizi' tehditleri bu ülkenin resmi bir kurumuna asla yakışmıyor. Bu muameleyi yaşayan bütün işçi kardeşlerimiz savcılığa giderek o kişiler hakkında'devleti fazla para ödeyerek zarara uğratmaktan' suç duyurusunda bulunsunlar. Yapılan yanlışın cezasını işçi değil, o yanlışı yapanlar ödesin.'
Haber-Foto: Ramazan Karakuş
'Güvenlik güçlerimizin yanındayız'
Şahin, konuşmasının başında ' Öncelikle ülkemizin geleceği adına, kesinlikle gerekli olan ve kararlılıkla yapılan tehlikeli sınırlardaki operasyonlar noktasında bu kararlı duruşun arkasında olduğumuzu ve güvenlik güçlerimizin basiretinin artması için duacı olduğumuzu belirtmek isterim.' dedi.
İŞKUR'un kendi yaptıkları hatanın bedelini zaten mağdur olan işsiz kişilere ödettiğini iddia eden Genel Başkan Mahmut Şahin şunları söyledi;
'Türkiye'de işçilerin birçok sorunu var. Bu sorunlara hepimiz aşinayız. Bunların çözülmesi için de bir takım mekanizmalar kurulmuş. Bunlardan birisi İŞKUR aracılığı ile işçinin maaşından bir miktar bedel fona kesiliyor. İşsizlik fonu dediğimiz fon aracılığı ile bir gün o işçiler işsiz kalacak olursa işsizlik maaşı alıyorlar. Böyle güzel bir uygulama. Yani işçinin lehine olan bir uygulama. Fakat bu uygulama daha sonra nasıl rezil hale getirilir; bunun örneğini yaşıyoruz. İşçinin parasıyla oluşturulan bir fondan işçiye zulme dönüştüğünü üzülerek izliyoruz. İşçinin maaşından kesilen bedellerin tekrar işsizlik maaşı adı altında işsiz kalan kişilere dönüşü esnasında İŞKUR görevlileri yanlış yapıyorlar. Hesaplamaları yanlış yapan görevliler bir işçiye 2 bin 300 TL ödemesi gerekirken, 3 bin TL ödüyor. İşçi de işsizlik maaşı alıyorum diye bu bedelleri alıyor. İşçinin o maaşı hesaplaması mümkün değil. Daha sonra nasıl oluyorsa bu yanlışlığın farkına varıyorlar ve maalesef hiçbir uyarıya, ihtara gerek duymadan avukat kılıklı bir takım kişilere bu yetkiyi verilerek işçi ile direkt icra yoluyla muhatap oluyorlar. 'Uyarı' deyince de 'gerek yok, 'Yersiz ödeme yapılmış. Ben bunu icra ile alırım' diyor. Bu medeni bir davranış değil. Burada yanlış hesap yapan memurun hiç kabahati yok. İşçi sanki kendisi gelip fazla para almış gibi daha sonra icra ile muhatap oluyor. İcra yetmiyor, bir de o avukat kılıklı dediğimiz kişilerin marifetiyle hukuku kullanarak, topuklarına basıp ahkam keserek, 'Devletle oyun olmaz, bu parayı hemen ödeyin. Yoksa hapse atarız sizi' tehditleri bu ülkenin resmi bir kurumuna asla yakışmıyor. Bu muameleyi yaşayan bütün işçi kardeşlerimiz savcılığa giderek o kişiler hakkında'devleti fazla para ödeyerek zarara uğratmaktan' suç duyurusunda bulunsunlar. Yapılan yanlışın cezasını işçi değil, o yanlışı yapanlar ödesin.'
Haber-Foto: Ramazan Karakuş