İlim Hikmet Vakfı Geleneksel Kardeşlik Pikniği Yapıldı
Kayseri İlim Hikmet Vakfın tarafından geleneksel olarak düzenlenen kardeşlik Pikniği, Mimarsinan Kasabası Evliyalar Parkı'nda geçtiğimiz hafta sonu yapıldı.
Yazar Ramazan Kayan'ın konuşmacı olarak katıldığı piknikte, Sadi Özmen Hoca tarafından okunan Kur'an-ı Kerim ve Meal-i Şerif'i ardından İlim Hikmet Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Doğu bir açılış konuşması yaptı.
Vakıf Başkanı Mustafa Doğu konuşmasında, İslam dünyası'nın düçar olduğu kan ve göz yaşı ortamında birlik ve dayanışmanın, kardeşlik şuurunun Müslümanlar için her zamankinden daha elzem olduğuna vurgu yaparak, iki yüz yıldır Müslüman coğrafyaların sömürgeleştirilme sürecinde Müslüman zihnin sömürgeleştirildiğini ve batının dayatılan değerlerini kabule zorlandığını ifade etti. Zihnen sömürgeleştirilen Müslümanların kendi değerlerinden uzaklaştığını ve değerlerine sahip çıkamayacak düzeye geldiğini, İslam'ın ahlaki ve ameli konularında vurdumduymaz davrandığını dile getirdi.
İlim Hikmet Vakfı Hanımlar komisyonu adına konuşan Hatice Bora da İslami Yaşam'da ailenin önemine vurgu yaparak, vakıf bünyesinde yapılan faaliyetlerle ilgili bilgiler verdi. İlkokul düzeyindeki 8-12 kişilik grup oluşturan çocuklarla ilgili evlerde eğitici hoca hanımlar nezaretinde yapılmakta olan evde karakter eğitimi, vakıf bünyesinde yapılan ortaokul çocuklarıyla ilgili değerler eğitimi ve yaz okul faaliyetleriyle beraber, liseli kız ve erkek öğrenci grupları ve üniversite öğrencileriyle yapılan eğitim çalışmalarıyla ilgili bilgiler veren Bora, vakıf bünyesinde hafta içi hanımların katıldığı, Arapça, Tefsir, Meal, Siyer ve kitap okuma çalışmalarının olduğunu söyledi.
İlim Hikmet Vakfı pikniğine konuşmacı olarak katılan Ramazan Kayan Hoca da, konuşmasına, Evliyalar Parkı'nda Allah'ın dostları ile birlikte, Evliyalaullah'tan bahsetmekten duyduğu memnuniyeti ifade ederek başladı. Mısır, Suriye, Arakan ve diğer İslam ülkelerinde yaşayan Müslümanların dramından örnekler veren Kayan, Mısır'da Rabiatü'l Adeviye meydanında cunta rejimine karşı direnen Müslümanlardan bir günde 3 binin şehid edilmiş olmasına rağmen, diğer Müslüman ülkelerde ve ülkemizin bu dramı protesto eden kentlerinde maalesef ve ne yazık ki, şehid rakamı kadar bile bir sayıda müslümanın bu olayı protesto etmediğini ifade etti. Şehid olup yüce mertebeye ulaşma arzusu kadar şahidler olup olaylara tanık olmanın, şehadet bilincinde insanların yetişmesine şahidlik etmenin de Allah katında önemli bir mertebe olduğunu vurgulayan Kayan, Adeviye'de şehid olan Esma'nın babasının kızına yazdığı mektupta, kızına 'Sevgili kızım, değerli öğretmenim' diyerek başladığını hatırlatarak, ne mutlu ki artık oğullar kızlar, annelerine babalarına öğretmenlik yapmaya başlamışlar, gelecek nesiller inşallah bizlere ufuk açacak, bizlere rehberlik edecekler şeklinde konuştu.
Suriye'deki dram konusunda da gördüklerini paylaşan Ramazan Kayan Hoca, Halep'de görüştükleri doktorun kendilerinden acilen kanı durduracak tıbbi ilaç talebinde bulunduğunu, bunu gerekli yerlerle paylaştığını, fakat ne yazık ki birkaç hafta sonra aynı doktorun basına yansıyan beyanatında, akan kanı durdurmak için yaralara kızgın yağ dökerek kanı durdurabildiklerini ifade etmesinin çok müessif bir hadise olduğunu vurguladı. Ayrıca umreye gitmek üzere harçlığını biriktiren bir genç kızın bu parasını çok arzu etmesine ve yıllardır hayalini kurmasına rağmen, Suriye'deki yaraya merhem olması için kendisine verdiğini belirten Kayan, ümmet dayanışması adına bu tür örneklerin önemli olduğunu belirtti.
Sözlerinin sonunda Al-i İmran Suresi'ndeki 'Ey Rabbimiz, senin indirdiğine iman ettik, o peygambere de uyduk. Artık bizi şahidlerle beraber yaz.' ayetine vurgu yaparak şahidlerden olabilmenin önemine değindi.
Yoğun bir katılımın olduğu piknikte öğle yemeği ve ikramları sonrasında değişik yaş gruplarına yönelik kültürel ve sportif yarışmalar Yaşar Yıldırım Hoca'nın nezaretinde yapıldı.
Haber-fotoğraf: Şerif Arslan