Hukuki Yalçın, 'Alkollü ve ehliyetsiz araç kullanmanın maddi cezaların yanı sıra cezai yaptırımları da vardır'

Hukukçu Alperen Yalçın, Kayseradar ve Radyoradar ortak canlı yayınında 'Adalet Terazisi' programına katılarak moderatör Merve Arığ'ın sorularını yanıtladı.

Trafik kazalarında kusurulu tarafın belirlenmesi sürecinden, kazaya karışan sürücülerin haklarından ve itiraz süreçlerinden bahseden Yalçın; 'Kusurlu olan taraf belirlenirken karayolları trafik kanunu var. Bu kanun içerisinde hangi hallerde, ne şekilde trafik içerisinde hareket edileceği söyleniyor. Hangi yoldan, hangi aracın ne şekillerde çıkacağı belirleniyor. Burada önemli olan kırmızı ışıkta geçilmemesi, yaya geçişlerinde yayalara öncelik verilmesi gibi hallerde öncelikli olan tarafa önceliklerinin verilmesi lazım. Eğer bunlara uyulmazsa kişiler kusurlu olarak sayılıyorlar. Bununla beraber şahıslar eğer alkollülerse, ehliyetsizlerse tam ve ağır kusurlu sayılıyorlar. Ve özellikle alkollü ve ehliyetsiz araç kullanmanın maddi cezalarının yanı sıra cezai yaptırımlarıda var, Türk Ceza Kanunu ve Trafik Kanunu bunu düzenliyor. Kişilerin bu konuda yargılanmalarına cevaz veriyor. Şimdi burada itiraz mercileri var, kaza gerçekleşse diyelim ki vatandaşımız şunu söylüyor diyor ki ben daha az kusurlu oldum ya da kusursuz olduğumu düşünürken bir kaza tespit tutanağı tutuldu. Burada kolluk kuvvetleri benim kusurlu olduğuma hükmetti. Halbuki benim herhangi bir şekilde kusurum yoktu. Biz de buna karşı sulh ceza hakimliğinden bir itiraz yoluyla bunu gerçekleştirebiliyoruz. Bunun yanı sıra asli hukuk mahkemelerinde bir tespit davası açarak bu tespit davası içerisinde toplanacak olan deliller, olay görgü tutanakları vesaire bu tarzdaki evrakları dosyaya kazandırarak yine kusurumuzun ne kadar olduğunu ya da kusursuz olup olmadığımız hususunda bir tespit yapılıyor' ifadelerini kullandı.

'VATANDAŞLAR, ARAÇLARDA KESİNLİKLE BİRER TANE NÜSHA BULUNDURMALI'

Kaza tespit tutanağının sürücülerin dikkat etmesi gereken belgeler arasında yer aldığını belirten Hukukçu Alperen Yalçın vatandaşların bu tutanağı nasıl doldurdurması gerektiğini ve sürecin işleyişini anlattı. Yalçın; 'Kaza tespit tutanaklarını genelde vatandaşlarımıza internet üzerinden bir çıktı alıp araçlara veriyolarlar ya da sigorta şirketleri kendilerine sigortalarını yaptırdıkları sırada veriyorlar. Araçlarda kesinlikle birer tane nüsha bulundurmaları zorunlu olarak görüyorum. Bunun haricinde kaza tespit tutanağı içerisinde kaza oluş yeri, kazanın zamanı, saati, araçların sigorta şirketleri, poliçe numaraları, plakaları, araçların marka ve modelleri, yaşları, bunların yazılması zorunlu. Bunun haricinde ise bir kroki çizilmesi lazım, yani orada vatandaşlarımız ya da gelen kolluk kuvvetleri ellerinden geldiğince olay yerine aydınlatıcı şekilde buraların krokilerini çizmeleri lazım. Araçların neresine çarpılmış ya da bir yayaya zarar verildiyse bu yayanın bulunmuş olduğu konum. Trafik işaret ve işaretçilerinin olmuş olduğu yerler, cadde ve sokak isimleri, bunların yazılması gerekiyor. Ayrıca genellikle trafik kaza tespit tutanaklarında en aşağı kısımda bir boş alan var. Bu boş alanda da bir beyan metnin yazılması gerekiyor. İşte ben A sokağından çıktım, B Caddesi'ne geçiyordum. Karşı taraftaki araç da B Caddesi'ne ilerlerken geldi bana çarptı gibi. Kısaca olayı özetler şekilde bir beyan yazılması lazım. Daha sonrasında ilerleyecek olan süreç de bizlere yol göstericisi olsun' şeklinde konuştu

'ZAMAN AŞIMI SÜRESİ ÖNEMLİ'

Kaza sonrası dava açma sürecinden bahseden Yalçın; 'Zaman aşımı sürelerimiz önemli iki yıllık ve sekiz yıllık bizim zaman aşımı sürelerimiz var. İki yıllık zaman aşımı süremiz şu kaza aza gerçekleştikten sonra iki yıllık bizim davayı açmak için süremiz var. Bu birinci süre. İkinci süremiz ise eğer bir yaralanmalı veya ölümlü trafik kazası ise ceza zaman aşımımız var. Ceza zaman aşımı da sekiz yıl. Eğer bedeni bir zarar varsa buradaki sekiz yıllık süre öngörülüyor. Çünkü bizde esas olan uzun süreler nazara alınır. Bu süreler içerisinde dava yollarına gitmemiz gerekmektedir' ifadelerini kullandı.