HERKES KONUŞTUĞUNA DİKKAT EDECEK
Hiçyılmaz '24 kişi, birilerinin hadi çocuklar sokağa çıkın demesiyle öldü. Bu nedenle herkes konuşmasına dikkat edecek. Konuşmalarıyla nasıl sonuçlar doğuracağını da iyi tahlil edecek ve ona göre hareket edecek' dedi.
'24 kişinin ne kabahati vardı'
IŞİD, Esed rejiminin oluşturduğu kanlı boşlukta büyüdü ve Türkiye sınırındaki Kobani'ye kadar dayandı. IŞİD, burada masum halka zulmederken, Türkiye'deki PKK sempatizanları ise bunu bahane ederek Türkiye'de kaos ortamı oluşturmaya çalıştı. Kaos ortamını oluşturanlara tepkisini gazetemiz aracılığıyla dile getiren Kayseri Ticaret Odası Başkanı Mahmut Hiçyılmaz, Türkiye'nin bu tarz olaylarla daha önce de karşı karşıya kaldığını belirterek; 'Türkiye hepsinden de çok başarılı bir şekilde çıktı. Bu dönemden de başarılı çıkacağımıza inancım tam. Fakat keşke Diyarbakır'da 34 yıl sonra sokağa çıkma yasağı uygulanmasaydı. Ölen çocukların sayısı 24 olmuş. O 24 kişinin ne kabahati vardı. 24 kişi birilerinin hadi çocuklar sokağa çıkın demesiyle öldü. Hadi sokağa dökülün diyenlerin bu vebalin altından kalkmaları çok zor. Bu nedenle herkes konuşmasına dikkat edecek. Konuşmalarıyla nasıl sonuçlar doğuracağını da iyi tahlil edecek ve ona göre hareket edecek' dedi.
'Avrupa Ellerini iki başının arasına alıp düşünmesi gerekir'
Hiçyılmaz, Kobani'nin düşmesini elbette istemediklerini söyleyerek; 'Kobani'de IŞİD'in baskısından kaçan insanlar Suriye'ye veya Irak'a mı kaçtılar? Tabiki de hayır, Türkiye güvenli bir ülke olduğu için Türkiye'ye kaçtılar. Bunun önemini iyi idrak etmemiz lazım. Bize doğru kaçanlar, Türkiye güvenli bir ülke olduğu için kaçıyor. Nitekim IŞİD baskısındaki Kobani'deki Kürtlerin Türkiye'ye girmesini devlet hemen kapılarını açmak suretiyle izin verdi. Öncelikle onların can güvenliğini sağlamak için buna müsaade etti. Ama şimdi diyorlar ki Kobani'ye müdahale edelim, aman Kobani düşmesin… Düşmesin de Türkiye'nin dışındaki bir yer orası… Türkiye topraklarının dışında olan bir yere müdahale edilsin deniliyor. Müdahale edilsin diyorsun da 2 gün önce mecliste yapılan tezkere oylamasında hayır oyu veriyorsun. Tezkereye hayır oyu verme suretiyle Suriye'ye girmeyin diyorsunuz. Ama ondan sonra diyorsunuz ki Kobani düşmesin, onlara yardım edelim. Bu iş nasıl olacak. Türkiye toprakları dışında olan bir yere, Türkiye'nin müdahale etmesi bir bataklığın içerisine girmesi ile eşdeğerdir. Ancak uçuşa yasaklı ve güvenli bölge gibi şeyler eğer ittifak ülkeleri tarafından kabul edilirse, ondan sonra Türkiye bu koalisyona girebilir. O zaman gereken yapılabilir. Türkiye Cumhuriyeti son olaylardan sonra Suriye'den gelenlerle beraber 1 buçuk milyon insanı ülkesinde ağırlar haldeyse gerçekten Türkiye dünyada çok takdir edilmesi gereken bir durumdadır. Bir yılda kendi ülkelerine 130 bin mülteci kabul eden Avrupa ülkelerinin ellerini iki başının arasına alıp düşünmesi gerekir. Biz neredeyiz? Türkiye ne yapıyor diye?
Haber/Fotoğraf: Bünyamin Gültekin