FETÖ iftira timiyle TSK'yı ele geçirmiş
Tokat Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturmada itirafçı subay ifadesinde FETÖ'nün iftira timiyle TSK'yı ele geçirdiğini anlattı.
Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) soruşturması kapsamında itirafçı olan Subay Emre Tunç savcılıkta verdiği ifadede örgütün TSK'da ki korkunç işgalini çarpıcı bir şekilde anlattı.
Söz konusu işgalin 40 yıllık bir geçmişi olduğu söyleyen Tunç ifadesine şöyle devam etti:
BAŞINI AÇTIRDILAR
Sekizinci sınıfın ikinci döneminde askerî okul sınavlarına ağırlık vermemiz gerektiğini söylediler. Annemin başı açık fotoğrafını istediler.
Annem karşı çıkınca iki büyük cemaat abisi ikna için evimize geldi. 2009 Ağustos ayında Jandarma İkmal Astsubay Çavuş olarak mezun oldum.
2011'de İzmir Foça Okul Komutanlığı saymanlığında gıda mal sorumlusu olarak görev yapıyordum. Burada çalışırken mühimmat mal sorumlusu Jandarma İkmal Kıdemli Başçavuş Korhan Altan (FETÖ'ye göre çok zararlı) isimli bir personel vardı.
AYRILANA ŞEFKAT TOKAT HAZIR
Örgütten ayrılmak isteyen ve itaat kurallarına karşı gelen veya sorgulayan üyelerini korkutmak için iki yöntem kullanılırdı. Bunların ilki 'şefkat tokadı'dır.
Bu yöntemde başına ufak çaplı kaza ve belaların gelebileceğini, işlerinin bozulup ters gideceğini söyleyerek tehdit ederlerdi. Aslında bu kazaları kendileri tertip ederdi.
Diğer yöntem ise 'zillet tokadı'dır. Bu yöntem, kişiyi başına çok ağır belaların musallat olacağına inandırmaktır. Zillet tokadı tehdidi benim de başıma geldi.
Tokat İl Jandarma Komutanlığında görevdeyken, FETÖ yapılanmasıyla irtibatımı kopardığımı söylediğimde Tokat Jandarma subaylar sorumlusu beni, 'zillet tokadı yiyeceksin, kendini kolla' diyerek tehdit etti.
Tehditten iki ay sonra hakkımda suç dosyası tanzim edildi. Bo dosyadan beni yargılayan iki hkim teğmen KHK ile FETÖ'den ihraç edildiler.
ÖZEL İFTİRA TİMİ
2012 Haziran-Temmuz ayında, (Cemaat abisi) Ethem'in evine daha önce görmediğim biri geldi. Konuşmalarında bizim birlikte, Maliye Şube Müdürü olarak görev yapan Jandarma Binbaşı Murat Cebenay'ın isminin geçtiğini duydum.
Gelen kişi, 'Cebenay'ın kulağının çekilmesi gerekiyor' dedi. Birkaç hafta sonra pasakeyfi.com sitesinden Murat Cebenay hakkında iftiralarla dolu bir video yayımlandı. Videoda yeni aldığı arabanın ve evinin resimleri, altında ise maliyeci binbaşının gizli serveti ve vurgun yaptığı yazılıyordu.
Haber yayımlandığı gün birliğe müfettişler gelerek Cebenay hakkında soruşturma başlattı.Bir hafta sonu Jandarma astsubaylardan sorumlu olan Ethem'in evine gittiğimde önlerinde laptop olan 7-8 kişilik bir grup gördüm.
Ben askerî personel olduğum için kimseyle görüştürülmezdim. O yüzden başka bir odaya alındım. Ethem bana salondan örnek yazılmış bir şikyet/ihbar mektubu getirdi.
Kamuda cemaate karşı olan herkes hakkında asılsız şikyet ve ihbar mektupları yazıldığını gördüm. Mektuplar devletin tüm kademelerine gönderiliyordu. Ethem bana, 'Biz bu gruba yazıcılar deriz, bir günde bir kişi 20 ihbar mektubu yazıp gönderebilir' dedi.
SİCİLİNİ BOZUYORLARDI
İstanbul'da Eylül 2014'te katıldığımız İkmal Okul Komutanlığında, birliğin idari işlerini yapıyorduk. Bu sırasında kursiyer teğmenlerin özlük dosyalarını çıkarıp düzenlerken 13-14 yaşlarından itibaren cemaat mensubu olmayan öğrencilerin türlü eziyet ve mobbinge maruz bırakıldıklarını, okuldan attırılana kadar zorlanmış olduğunu gördüm.
Cemaatten olmayan bu öğrencilerin sicilleri bozuluyordu.
GATA'DA SAHTE RAPOR
Özellikle kritik sınıf ve branşlarda bulunan cemaat mensubu olmayan öğrencilerin türlü gerekçeli, haksız raporlar düzenlenerek geri hizmet sınıflarına (maliye, ikmal, personel gibi) ayrıldığını gördüm.
Kursiyerlerden Kara İkmal Teğmen Yasin Uzun'un asıl sınıfı hava pilot iken cemaate uzak olması sebebiyle GATA'dan örgüte mensup doktorlar tarafından hakkında sahte rapor çıkarıldı. Yasin Uzun bu şekilde pilotluktan geri hizmet sınıfına ayrıldı.
Yasin Uzun gibi 20-25 kişinin mağdur edildiğini biliyorum.
TRT KAMERAMANI SUBAYLARA İMAM
İstanbul TRT'de kameraman kod adı 'Muaz' olan cemaat abisi vardı. Muaz aynı zamanda İkmal ve Maliye Okul Komutanlığında bulunan kursiyer teğmenlerden sorumluydu.
Aslen öğretmen olan bu şahıs 2010 KPSS'den yüksek puan alarak TRT'de kameraman olarak göreve başlamış. Hatta 2010 KPSS sınav sorularının çalındığıyla ilgili haberler çıkınca çok panikledi ve herhangi bir soruşturmaya karşı üç soru kitapçığını alarak üzerinde karalama yapıp kütüphanesine koydu.
TIC- TOC EVLİLİKLER
Sorumlumuz olan Muaz tarafından evliliğe zorlandım. Şimdiki eşimle evlenmek istediğimi söyleyince onay vermediler. Muaz, 'Bu kızlar sizi yarı yolda bırakır, bunlara kesinlikle bizim rızamız yok, zillet tokadını yersin' diyerek beni tehdit etti.
Evlilik konusunda Tic Toc diye bir haberleşme programı kullanılıyordu. Evlenmek isteyen kişiler katalogdan birbirilerini seçtikten sonra Tic Toc ile haberleşiyorlardı.
Aynı kursta beraber eğitim gördüğümüz ve Muaz'ın evinde yanlışlıkla karşılaştığımız Teğmen Bekir Bedir de bu programı kullanıyordu.
FETÖ'CÜYE SÜREKLİ TAKDİR
Foça'da görev yaparken bir ay içinde aldığım iki takdirden dolayı şaşırıp Personel Şube Müdürü Üsteğmen Emrah Çilekçi'ye hangi başarımdan dolayı bu takdirleri verdiklerini sorduğumda, 'Boş ver orasını, bu ödüller puan olarak sana lazım olacak bir şekilde, ben ayarladım' demişti.
Daha sonra bu kişinin KHK ile ihraç edildiğini görünce FETÖ'den olduğunu anladım. Bu durumun tam aksi de örgüt mensubu olmayan personele uygulanırdı. Personel sürekli cezalandırılır ve kötü sicil verilirdi.
Söz konusu işgalin 40 yıllık bir geçmişi olduğu söyleyen Tunç ifadesine şöyle devam etti:
BAŞINI AÇTIRDILAR
Sekizinci sınıfın ikinci döneminde askerî okul sınavlarına ağırlık vermemiz gerektiğini söylediler. Annemin başı açık fotoğrafını istediler.
Annem karşı çıkınca iki büyük cemaat abisi ikna için evimize geldi. 2009 Ağustos ayında Jandarma İkmal Astsubay Çavuş olarak mezun oldum.
2011'de İzmir Foça Okul Komutanlığı saymanlığında gıda mal sorumlusu olarak görev yapıyordum. Burada çalışırken mühimmat mal sorumlusu Jandarma İkmal Kıdemli Başçavuş Korhan Altan (FETÖ'ye göre çok zararlı) isimli bir personel vardı.
AYRILANA ŞEFKAT TOKAT HAZIR
Örgütten ayrılmak isteyen ve itaat kurallarına karşı gelen veya sorgulayan üyelerini korkutmak için iki yöntem kullanılırdı. Bunların ilki 'şefkat tokadı'dır.
Bu yöntemde başına ufak çaplı kaza ve belaların gelebileceğini, işlerinin bozulup ters gideceğini söyleyerek tehdit ederlerdi. Aslında bu kazaları kendileri tertip ederdi.
Diğer yöntem ise 'zillet tokadı'dır. Bu yöntem, kişiyi başına çok ağır belaların musallat olacağına inandırmaktır. Zillet tokadı tehdidi benim de başıma geldi.
Tokat İl Jandarma Komutanlığında görevdeyken, FETÖ yapılanmasıyla irtibatımı kopardığımı söylediğimde Tokat Jandarma subaylar sorumlusu beni, 'zillet tokadı yiyeceksin, kendini kolla' diyerek tehdit etti.
Tehditten iki ay sonra hakkımda suç dosyası tanzim edildi. Bo dosyadan beni yargılayan iki hkim teğmen KHK ile FETÖ'den ihraç edildiler.
ÖZEL İFTİRA TİMİ
2012 Haziran-Temmuz ayında, (Cemaat abisi) Ethem'in evine daha önce görmediğim biri geldi. Konuşmalarında bizim birlikte, Maliye Şube Müdürü olarak görev yapan Jandarma Binbaşı Murat Cebenay'ın isminin geçtiğini duydum.
Gelen kişi, 'Cebenay'ın kulağının çekilmesi gerekiyor' dedi. Birkaç hafta sonra pasakeyfi.com sitesinden Murat Cebenay hakkında iftiralarla dolu bir video yayımlandı. Videoda yeni aldığı arabanın ve evinin resimleri, altında ise maliyeci binbaşının gizli serveti ve vurgun yaptığı yazılıyordu.
Haber yayımlandığı gün birliğe müfettişler gelerek Cebenay hakkında soruşturma başlattı.Bir hafta sonu Jandarma astsubaylardan sorumlu olan Ethem'in evine gittiğimde önlerinde laptop olan 7-8 kişilik bir grup gördüm.
Ben askerî personel olduğum için kimseyle görüştürülmezdim. O yüzden başka bir odaya alındım. Ethem bana salondan örnek yazılmış bir şikyet/ihbar mektubu getirdi.
Kamuda cemaate karşı olan herkes hakkında asılsız şikyet ve ihbar mektupları yazıldığını gördüm. Mektuplar devletin tüm kademelerine gönderiliyordu. Ethem bana, 'Biz bu gruba yazıcılar deriz, bir günde bir kişi 20 ihbar mektubu yazıp gönderebilir' dedi.
SİCİLİNİ BOZUYORLARDI
İstanbul'da Eylül 2014'te katıldığımız İkmal Okul Komutanlığında, birliğin idari işlerini yapıyorduk. Bu sırasında kursiyer teğmenlerin özlük dosyalarını çıkarıp düzenlerken 13-14 yaşlarından itibaren cemaat mensubu olmayan öğrencilerin türlü eziyet ve mobbinge maruz bırakıldıklarını, okuldan attırılana kadar zorlanmış olduğunu gördüm.
Cemaatten olmayan bu öğrencilerin sicilleri bozuluyordu.
GATA'DA SAHTE RAPOR
Özellikle kritik sınıf ve branşlarda bulunan cemaat mensubu olmayan öğrencilerin türlü gerekçeli, haksız raporlar düzenlenerek geri hizmet sınıflarına (maliye, ikmal, personel gibi) ayrıldığını gördüm.
Kursiyerlerden Kara İkmal Teğmen Yasin Uzun'un asıl sınıfı hava pilot iken cemaate uzak olması sebebiyle GATA'dan örgüte mensup doktorlar tarafından hakkında sahte rapor çıkarıldı. Yasin Uzun bu şekilde pilotluktan geri hizmet sınıfına ayrıldı.
Yasin Uzun gibi 20-25 kişinin mağdur edildiğini biliyorum.
TRT KAMERAMANI SUBAYLARA İMAM
İstanbul TRT'de kameraman kod adı 'Muaz' olan cemaat abisi vardı. Muaz aynı zamanda İkmal ve Maliye Okul Komutanlığında bulunan kursiyer teğmenlerden sorumluydu.
Aslen öğretmen olan bu şahıs 2010 KPSS'den yüksek puan alarak TRT'de kameraman olarak göreve başlamış. Hatta 2010 KPSS sınav sorularının çalındığıyla ilgili haberler çıkınca çok panikledi ve herhangi bir soruşturmaya karşı üç soru kitapçığını alarak üzerinde karalama yapıp kütüphanesine koydu.
TIC- TOC EVLİLİKLER
Sorumlumuz olan Muaz tarafından evliliğe zorlandım. Şimdiki eşimle evlenmek istediğimi söyleyince onay vermediler. Muaz, 'Bu kızlar sizi yarı yolda bırakır, bunlara kesinlikle bizim rızamız yok, zillet tokadını yersin' diyerek beni tehdit etti.
Evlilik konusunda Tic Toc diye bir haberleşme programı kullanılıyordu. Evlenmek isteyen kişiler katalogdan birbirilerini seçtikten sonra Tic Toc ile haberleşiyorlardı.
Aynı kursta beraber eğitim gördüğümüz ve Muaz'ın evinde yanlışlıkla karşılaştığımız Teğmen Bekir Bedir de bu programı kullanıyordu.
FETÖ'CÜYE SÜREKLİ TAKDİR
Foça'da görev yaparken bir ay içinde aldığım iki takdirden dolayı şaşırıp Personel Şube Müdürü Üsteğmen Emrah Çilekçi'ye hangi başarımdan dolayı bu takdirleri verdiklerini sorduğumda, 'Boş ver orasını, bu ödüller puan olarak sana lazım olacak bir şekilde, ben ayarladım' demişti.
Daha sonra bu kişinin KHK ile ihraç edildiğini görünce FETÖ'den olduğunu anladım. Bu durumun tam aksi de örgüt mensubu olmayan personele uygulanırdı. Personel sürekli cezalandırılır ve kötü sicil verilirdi.