Excimer lazerde doğru bilinen 7 yanlış
Excimer lazerle ilgili olarak çok sayıda yanlış söylenti olduğunu belirten Acıbadem Kayseri Hastanesi Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç Dr. Altan Göktaş, göz doktorunun kararıyla verilecek olan ameliyatın, kişinin yaşam kalitesini artırdığını söyledi.
Acıbadem Kayseri Hastanesi Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç Dr. Altan Göktaş, uygulamaya karar veren hastalarda, en uygun yöntemin belirlendiği hazırlık aşamasının en az ameliyatın kendisi kadar önemli olduğuna işaret etti. Doç Dr. Altan Göktaş, gerekli incelemeler sonucu doğru planlanan tedavi sonrasında ışık parlaması, görüntüde dağılma, gece görüş problemleri gibi istenmeyen durumların da önlenebileceğini ifade etti.
Güvenilir bir uygulama
Bununla birlikte, dünyada yaklaşık 35 milyon kişiye başarıyla uygulanan excimer lazer konusunda hala bazı yanlış inanışların bulunduğunu dile getiren Doç Dr. Altan Göktaş, exzamer lazerin uzun dönem sonuçlarının bilinmediğine dair kanının yanlış olduğuna değindi. Doç Dr. Altan Göktaş, 'FDA onaylı ve güvenli bir teknoloji olan excimer lazer 1980'li yıllardan yaklaşık 35 milyon kişiye uygulanan bir yöntem. Dünya genelinde bu konuyla ilgili bilimsel çalışmalarda uzun vadeli komplikasyon oranının da oldukça düşük olduğunu gösteriyor. Ayrıca, hastalarda görme kaybı gibi ciddi durumlar oldukça nadir görülüyor' dedi.
Ağrı hissedilmiyor
Excamer lazerde uygulama sırasında acı hissedildiğine dair kanının da yanlış olduğunu kaydeden Doç Dr. Altan Göktaş, 'Lazer tedavisi sırasında damlalı anestezi uygulandığı için işlem sırasında herhangi bir ağrı hissedilmiyor. Kısa süreiçinde tamamlanıyor ve hasta açısından da hiçbir zorluğu bulunmuyor. Sadece işlemin yapıldığı gün göz makyajı yapılmaması gerekiyor. Tedavi tamamlanıp son kontrolünün yapılmasından sonra, gözlerin bandajlanmasına da ihtiyaç duyulmadan aynı gün hastaneden çıkmak mümkün olabiliyor. İlk 3-4 saat içinde gözlerde hafif ağrı, batma ve sulanma gibi basit şikayetler yaşansa da çok nadir olarak ağrı kesiciye ihtiyaç duyulabiliyor' diye konuştu.
Hastaların tamamına yakını hayatına gözlüksüz devam ediyor
Tedavinin ileri derece miyop olanlarda sonuç vermediği inanışının da yanlış olduğunu belirten Doç Dr. Altan Göktaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Yapılacak ön muayene ve incelemeler sonrasında göz yapısı ameliyata uygun bulunan kişiler lazerle tedavi edilebiliyor. Kornea dokusu kalınlığı yeterli, 1 ile 8 derece arası miyop, 1 ile 5 derece arası hipermetrop ve astigmat hastalığı olan kişilere uygulanarak etkili sonuçlar alınıyor. Hastaların tamamının yakınına gözlüksüz bir hayat sağlanabiliyor. Ayrıca herhangi bir hata ya da komplikasyonu düzeltme imkanı olmadığına dair inanış da yanlış. Doğru teknoloji ve deneyimli bir hekim tarafından yapılacak lazer ameliyatından yüzde 95'in üzerinde başarılı sonuçlar alınabiliyor. Ancak nadirde olsa numara kalan hastalarda tekrar tedavi olanakları bulunuyor. Lazer tedavisi sonrasında bir daha gözlük kullanmak gerekmiyor şeklinde de yanlış bir inanış var. Ameliyat olunsa dahi yaşla birlikte görme kalitesinde bazı değişiklikler olabiliyor. Özellikle 40 yaşın üzerindeki kişilerde zamanla okuma gözlüğü kullanmak gerekebiliyor.'
Doç Dr. Altan Göktaş, exzamer lazer tedavisinin güvenilirliğinin halen tartışıldığı ve tedaviden sonra ömür boyu göz damlası kullanılması gerektiğine dair inanışların da gerçeği yansıtmadığını sözlerine ekledi. Doç Dr. Altan Göktaş, 'Lazer teknolojisi1980'li yıllardan itibaren uygulanan bir tedavi. Gözün kornea tabakasına uygulandığı için retinada hiçbir şekilde hasar görmüyor. Bununla birlikte yok denecek kadar az körlük riski bulunuyor. Komplikasyon oranının da düşük olması nedeniyle oldukça güvenilir bir yöntem olarak kabul ediliyor. Lazer sonrası ilk gün araba kullanmamak, gözleri kaşıyıp, ovuşturmak, göze su kaçırmamak gerekiyor. Ancak, ertesi günden itibaren gözlük veya lens olmadan günlük normal yaşantıya dönülebiliyor. Yaklaşık 3 hafta süre ile çeşitli damlaları kullanılmasına ihtiyaç duyuluyor. Ancak bunun dışında ömür boyu göz damlası tedavisi gerekmiyor' ifadelerini kullandı.
Güvenilir bir uygulama
Bununla birlikte, dünyada yaklaşık 35 milyon kişiye başarıyla uygulanan excimer lazer konusunda hala bazı yanlış inanışların bulunduğunu dile getiren Doç Dr. Altan Göktaş, exzamer lazerin uzun dönem sonuçlarının bilinmediğine dair kanının yanlış olduğuna değindi. Doç Dr. Altan Göktaş, 'FDA onaylı ve güvenli bir teknoloji olan excimer lazer 1980'li yıllardan yaklaşık 35 milyon kişiye uygulanan bir yöntem. Dünya genelinde bu konuyla ilgili bilimsel çalışmalarda uzun vadeli komplikasyon oranının da oldukça düşük olduğunu gösteriyor. Ayrıca, hastalarda görme kaybı gibi ciddi durumlar oldukça nadir görülüyor' dedi.
Ağrı hissedilmiyor
Excamer lazerde uygulama sırasında acı hissedildiğine dair kanının da yanlış olduğunu kaydeden Doç Dr. Altan Göktaş, 'Lazer tedavisi sırasında damlalı anestezi uygulandığı için işlem sırasında herhangi bir ağrı hissedilmiyor. Kısa süreiçinde tamamlanıyor ve hasta açısından da hiçbir zorluğu bulunmuyor. Sadece işlemin yapıldığı gün göz makyajı yapılmaması gerekiyor. Tedavi tamamlanıp son kontrolünün yapılmasından sonra, gözlerin bandajlanmasına da ihtiyaç duyulmadan aynı gün hastaneden çıkmak mümkün olabiliyor. İlk 3-4 saat içinde gözlerde hafif ağrı, batma ve sulanma gibi basit şikayetler yaşansa da çok nadir olarak ağrı kesiciye ihtiyaç duyulabiliyor' diye konuştu.
Hastaların tamamına yakını hayatına gözlüksüz devam ediyor
Tedavinin ileri derece miyop olanlarda sonuç vermediği inanışının da yanlış olduğunu belirten Doç Dr. Altan Göktaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Yapılacak ön muayene ve incelemeler sonrasında göz yapısı ameliyata uygun bulunan kişiler lazerle tedavi edilebiliyor. Kornea dokusu kalınlığı yeterli, 1 ile 8 derece arası miyop, 1 ile 5 derece arası hipermetrop ve astigmat hastalığı olan kişilere uygulanarak etkili sonuçlar alınıyor. Hastaların tamamının yakınına gözlüksüz bir hayat sağlanabiliyor. Ayrıca herhangi bir hata ya da komplikasyonu düzeltme imkanı olmadığına dair inanış da yanlış. Doğru teknoloji ve deneyimli bir hekim tarafından yapılacak lazer ameliyatından yüzde 95'in üzerinde başarılı sonuçlar alınabiliyor. Ancak nadirde olsa numara kalan hastalarda tekrar tedavi olanakları bulunuyor. Lazer tedavisi sonrasında bir daha gözlük kullanmak gerekmiyor şeklinde de yanlış bir inanış var. Ameliyat olunsa dahi yaşla birlikte görme kalitesinde bazı değişiklikler olabiliyor. Özellikle 40 yaşın üzerindeki kişilerde zamanla okuma gözlüğü kullanmak gerekebiliyor.'
Doç Dr. Altan Göktaş, exzamer lazer tedavisinin güvenilirliğinin halen tartışıldığı ve tedaviden sonra ömür boyu göz damlası kullanılması gerektiğine dair inanışların da gerçeği yansıtmadığını sözlerine ekledi. Doç Dr. Altan Göktaş, 'Lazer teknolojisi1980'li yıllardan itibaren uygulanan bir tedavi. Gözün kornea tabakasına uygulandığı için retinada hiçbir şekilde hasar görmüyor. Bununla birlikte yok denecek kadar az körlük riski bulunuyor. Komplikasyon oranının da düşük olması nedeniyle oldukça güvenilir bir yöntem olarak kabul ediliyor. Lazer sonrası ilk gün araba kullanmamak, gözleri kaşıyıp, ovuşturmak, göze su kaçırmamak gerekiyor. Ancak, ertesi günden itibaren gözlük veya lens olmadan günlük normal yaşantıya dönülebiliyor. Yaklaşık 3 hafta süre ile çeşitli damlaları kullanılmasına ihtiyaç duyuluyor. Ancak bunun dışında ömür boyu göz damlası tedavisi gerekmiyor' ifadelerini kullandı.