Ekonomist Uzunoğlu, enflasyon rakamlarını değerlendirdi
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ve Akademisyenlerden oluşturulan Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) temmuz ayı enflasyon rakamlarını açıkladı.
Ekonomi ve enflasyon hakkında değerlendirmede bulunan Ekonomist Ömer Uzunoğlu, “Enflasyonu düzeltmeden, hayat pahalılığını belirli bir noktaya oturtmadan Türkiye'de bir şeylerin normal dengine gelebilmesi mümkün değil. Merkez Bankasının bağımsızlığı, TÜİK'in bağımsızlığı bunlar çok önemli şeyler” dedi.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Temmuz'da tüketici enflasyonunu aylık yüzde 9,49, yıllık yüzde 47,83 olarak açıkladı. Akademisyenlerden oluşturulan Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) ise Temmuz'da tüketici fiyatlarının aylık yüzde 13,18 olarak açıkladı. Enflasyon ve ekonomi hakkında değerlendirmelerde bulunan Ekonomist Ömer Uzunoğlu, “TÜİK her ay olduğu gibi bu ay da enflasyon rakamlarını açıkladı. Açıklanan rakamlar geçtiğimiz aya göre bayağı yüksek. Ancak reel anlamda gerçek rakamlar olduğuna inanmıyorum. Özellikle son 2 aydan beri akaryakıt fiyatlarına yapılan yüzde 100 zammın çok ciddi anlamda enflasyonu körüklediğinin farkındayız. Akaryakıt iğneden ipliğe bütün ürünleri artış yönünde etkiliyor. Dolayısıyla bunu kabul etmemek veya reddetmek mümkün değil. Rakamlar aylık 9.49 yani 10'un altında geldi. ENAG rakamlarda 20'nin üzerinde 22 gibi rakam geldi. ENAG rakamların doğruya daha yakın olduğu kanaatindeyim. Hatta belki abartı gelecek size ama ENAG'ın belirlediği rakamın üzerinde ben Türkiye'de enflasyon olduğunun farkındayım. Son bir aylık artışlara göz attığımızda özellikle otel ve restoran fiyatlarının yüzde 80 üzerinde arttığını, nakliyenin veya ulaşımın yüzde 18'e ulaştığını yine rakamsal baza baktığımızda en çok artış kalemlerinden benim görebildiğim kadarıyla gıda da yüzde 20'nin üzerinde bir artış olduğunu görüyoruz. Temmuz ayında açıklanan haziran ayı enflasyon rakamlarıyla ben Türkiye'de düşük enflasyonun geride kaldığını açık olarak ifade etmiştim. Aylardan beri açıklanan rakamların doğru olmadığını iddia ediyoruz” ifadelerini kullandı.
‘NE İÇ YATIRIMCI NE YURT DIŞINDA Kİ İNSANLAR BU RAKAMLARA GÖRE TÜRKİYE'YE YATIRIM YAPMAZLAR'
Enflasyonun reel yani gerçek rakamlarla açıklanabilmesi için Türkiye'de yapısal reformlar konusunda çok ciddi adımlar atılması gerektiğini söyleyen Ekonomist Uzunoğlu, “İnsan haklarından, özgürlüklerden, adaletten, hukuktan gerçek anlamda doğru adımlardan sonra ancak biz enflasyonu düzgün açıklayabiliriz. Eğitimde ki bu yetersiz halimiz enflasyon rakamlarını da etkiliyor. Belki çok farklı gelecek ama eğitimde biz ilim ve bilimin dışında farklı eğitim sistemi uyguladığımız için enflasyonda da orada eğitilen ve mezun olan insanların ortaya koyduğu düşünce boyutuyla gerçek rakamlar bir türlü verilemiyor ve ulaşılmıyor. TÜİK ve Merkez Bankasının çalışanlarının aylıklarını devletten almamaları yanında tahminde bulunmak istiyorum. Eğer TÜİK ve Merkez Bankası çalışanları aylıklarını devletten değilde özel sektörün verdiği vergilerden belirli oranda alırlarsa devlet bağımlılığı biter doğal olarak daha gerçekçi rakamları ortaya koyabilirler. Bugün ki hali ile TÜİK gerçekten acınacak halde kendi iç dinamizmimize baktığımızda iç piyasada yatırımcı, insanlar, üretici hiçbiri TÜİK'e inanmıyor. Öncelikle TÜİK'in bağımsızlığını gerçek anlamda ortaya koyması lazım. Ismarlama rakamlar değil de reel rakamlar ortaya çıkartması lazım. Bunu yapmadığı sürece TÜİK'in hiçbir biçimde ve şekilde etkili olacağını düşünmüyorum. Yine çok ilginçtir enflasyon raporunu Sayın Bakan'ın açıkladığı gerek rakamlar gerekse Merkez Bankası başkanının geçtiğimiz hafta yaptığı basın toplantısında ki açıklamalarda şunu gördük ki 3. enflasyon raporuydu açıklanan raporda hala orta vadeli enflasyon Türkiye'de yüzde 5 olarak gözüküyor. Bunun son derece yanlış olduğuna inanıyorum. Ne iç yatırımcı ne yurt dışında ki insanlar bu rakamlara göre Türkiye'ye yatırım yapmazlar. Bir kere reel rakamları ortaya koymak lazım. Gaye hanım açıkladığı enflasyon rakamını yüzde 58 olarak düzeltti doğal olarak. Bu hiç olmasa biraz gerçeğe yakın yüzde 100'ün çok üzerinde Türkiye'de enflasyon. Siz böyle bir konjonktürde böyle bir ülkeye inandırıcı olmayan rakamlarla yatırım yapar mısınız bilmiyorum. Batılı maalesef gelmiyor” şeklinde konuştu.
‘YEREL SEÇİMLERİ GÖZETMEDEN İNSANLARI RAHATLATACAK TEDBİRLER ALIP YAPISAL REFORMLARI ORTAYA KOYABİLMELİYİZ'
Türkiye'nin dünyada ki en değersiz paralardan birine sahip olduğunu iddia eden Ekonomist Uzunoğlu, “Afganistan parası son 1 yılda Türk Lirasına karşı yüzde 60'ın üzerinde değer kazandı. Dolayısıyla konjonktürde böyle bir yapı ihtiva ederken yatırımcının yönünü Türkiye'ye dönmesi çok normal değil. Genel anlamda içinde bulunduğumuz haftada döviz fiyatları sakin bu sevindirici bir şey hiç olmazsa çıkmıyor. Burada ki temel etken bana göre yurt dışından işçilerin piyasaya saldıkları sıcak para. Onun dışında turizmde ki belirli oranda ki gelir. Turizmde de bu sene maalesef umduğumuzu bulamayacağız. Enflasyon olumsuz yönde onu da etkileyecek. Enflasyonu düzeltmeden, hayat pahalılığını belirli bir trende oturtmadan Türkiye'de bir şeylerin normal dengine gelebilmesi mümkün değil. Yurtdışında ki insanların da gerek yatırım bazında gerekse turistlik amaçla Türkiye'yi tercih etmeleri yine mümkün değil. Bir diğer açıdan kusursuz bir 2 yıl dengesizlik yılı yaşadık. Benim en büyük endişem 2023'ünde son 2 yıl olduğu gibi kusursuz bir dengesizlik yılı olacağı noktasında ki endişe ve korkudur. Şu ana kadar bu korkumda haklı çıktım. Umarım ağustostan sonra son açıklanan temmuz ayı enflasyon rakamlarından sonra hiç olmazsa önümüzde ki aylarda bugünü aratmayacak düzgün adımlar atarız. Bir an önce ödenecek fatura neyse ötelemeden özellikle yerel seçimleri gözetmeden insanları rahatlatacak tedbirler alıp yapısal reformları ortaya koyabilmeliyiz. Başta eğitim ve adalet özellikle altını çizmek istiyorum. Merkez Bankasının bağımsızlığı, TÜİK'in bağımsızlığı bunlar çok önemli şeyler” diye konuştu.