Çağımızın mazlumları annelerdir
Saadet Partisi Kayseri Kadın Gençlik Kolları Başkanı Sümeyye Olgun, "Çağımızın mazlumları kadınlar yanı annelerdir" dedi.
SP Kayseri Kadın Gençlik Kolları Başkanı Sümeyye Olgun, Anneler Günü nedeniyle yaptığı açıklamasında, 'Toplumun temeli aile; ailenin temeli ise anne olarak kadındır. Maalesef yaşadığımız vahşi kapitalist dünyada en çok ihmal edilen de yine kadındır. Kadınların hakları gasp edilmekte, bulunduğu yerde ikinci sınıf muamele görmekte, yok sayılmakta, şiddet ve ayrımcılığa maruz kalmakta, kapitalist sistem tarafından sömürülmektedir. Çağımızın mazlumları kadınlar yani annelerdir' ifadesinde bulundu.
'Bir toplumda huzur ve saadetin olabilmesi, sağlıklı nesillerin yetişebilmesi için toplumda anneye hak ettiği değerin verilmesiyle olur. Çünkü bir ömrün temeli anne eliyle atılır. Gelecek annelerin yetiştirdiği evlatlarla kurulur. Anne bir evlat yetiştirir. Firavun olur. Zulüm yapar, başa bela olur. Anne bir evlat yetiştirir. Umut olur. Toplumu ifsattan ve zulümden kurtaran Musa olur' diyen Olgun, açıklamasını şu şekilde sürdürdü:
'Şuurlu, milli ve manevi değerlere sahip çıkan ve evladına da bu şuuru aktaran bir annenin terbiyesinden geçen genç, bir millet için en büyük kıymettir.
Ecdadının değerlerinden utanan, kültür emperyalizmi karşısında sahip olduğu milli ve manevi dinamikleri önemsemeyen, çocuğunun sözüm ona güçlü olabilmesi için meşru olmayan her yola başvurmasını salık veren bir annenin yetiştirdiği; ecdadından kopuk, medeniyetinin ona bıraktığı mirastan habersiz bir genç ise maalesef bir milletin en büyük kaybıdır.
Önemi herkes tarafından bilinen dile getirilen anne, kapitalist dünya sistemde dertlerine çözümler bulunmak, yaraları sarılmak yerine bir günde anmakla geçiştirilir durumdadır. Batı anneler günü gibi günlerde, yeryüzünde açtığı her yarayı sanki sarmış gibi takdim etmektedir. Herkesin bildiği gibi anneye asıl değerini veren, insana değer veren, hayatı sadece bu dünyadaki hayattan ibaret göremeyen, ahireti gündemimize getiren dinimizdir. Batı 365 günden sadece bir günü anneye ayırırken, dinimiz 'Cenneti' annelerin ayağının altına sermiştir. Bizlere de bu değer çerçevesinde annelerimize 'öf' bile demeyecek şekilde davranmamızı emretmiştir.
Fakat her gün medyada gördüğümüz haberler, yaşadığımız olaylar bu şekilde gerçekleşmediğini her zaman ortaya koyuyor. Ülkemizde aile tahrip ediliyor. Oysa aile bir toplumun en önemli yapı taşıdır. Bu yapı taşının manevi gücü anneden gelir. Annenin gücü aileye, ailenin gücü topluma, toplumun gücü dünyaya yansır. Bu gerçekliğe binaen Anayasamız ailenin korunmasını devlete zorunlu bir görev olarak vermesine rağmen bu görev sürekli ihmal edilmektedir.
Vahşi kapitalizm ve ırkçı emperyalizm karşısında barış, kardeşlik ve merhamet için gayrete eden, şahsiyetli, fedakr ve cefakr annelerin emeğiyle; Yaşanabilir Bir Türkiye, Yeniden Büyük Türkiye ve Yeni Bir Dünya kurulacaktır.
Bu vesile ile bütün annelerimizin anneler gününü kutlar, saadetli günlere birlikte ulaşmayı dileriz.'
'Bir toplumda huzur ve saadetin olabilmesi, sağlıklı nesillerin yetişebilmesi için toplumda anneye hak ettiği değerin verilmesiyle olur. Çünkü bir ömrün temeli anne eliyle atılır. Gelecek annelerin yetiştirdiği evlatlarla kurulur. Anne bir evlat yetiştirir. Firavun olur. Zulüm yapar, başa bela olur. Anne bir evlat yetiştirir. Umut olur. Toplumu ifsattan ve zulümden kurtaran Musa olur' diyen Olgun, açıklamasını şu şekilde sürdürdü:
'Şuurlu, milli ve manevi değerlere sahip çıkan ve evladına da bu şuuru aktaran bir annenin terbiyesinden geçen genç, bir millet için en büyük kıymettir.
Ecdadının değerlerinden utanan, kültür emperyalizmi karşısında sahip olduğu milli ve manevi dinamikleri önemsemeyen, çocuğunun sözüm ona güçlü olabilmesi için meşru olmayan her yola başvurmasını salık veren bir annenin yetiştirdiği; ecdadından kopuk, medeniyetinin ona bıraktığı mirastan habersiz bir genç ise maalesef bir milletin en büyük kaybıdır.
Önemi herkes tarafından bilinen dile getirilen anne, kapitalist dünya sistemde dertlerine çözümler bulunmak, yaraları sarılmak yerine bir günde anmakla geçiştirilir durumdadır. Batı anneler günü gibi günlerde, yeryüzünde açtığı her yarayı sanki sarmış gibi takdim etmektedir. Herkesin bildiği gibi anneye asıl değerini veren, insana değer veren, hayatı sadece bu dünyadaki hayattan ibaret göremeyen, ahireti gündemimize getiren dinimizdir. Batı 365 günden sadece bir günü anneye ayırırken, dinimiz 'Cenneti' annelerin ayağının altına sermiştir. Bizlere de bu değer çerçevesinde annelerimize 'öf' bile demeyecek şekilde davranmamızı emretmiştir.
Fakat her gün medyada gördüğümüz haberler, yaşadığımız olaylar bu şekilde gerçekleşmediğini her zaman ortaya koyuyor. Ülkemizde aile tahrip ediliyor. Oysa aile bir toplumun en önemli yapı taşıdır. Bu yapı taşının manevi gücü anneden gelir. Annenin gücü aileye, ailenin gücü topluma, toplumun gücü dünyaya yansır. Bu gerçekliğe binaen Anayasamız ailenin korunmasını devlete zorunlu bir görev olarak vermesine rağmen bu görev sürekli ihmal edilmektedir.
Vahşi kapitalizm ve ırkçı emperyalizm karşısında barış, kardeşlik ve merhamet için gayrete eden, şahsiyetli, fedakr ve cefakr annelerin emeğiyle; Yaşanabilir Bir Türkiye, Yeniden Büyük Türkiye ve Yeni Bir Dünya kurulacaktır.
Bu vesile ile bütün annelerimizin anneler gününü kutlar, saadetli günlere birlikte ulaşmayı dileriz.'