Bir Hafta Bir Yazar: Vedat ÖNAL

Kadim ve kıymetli bir arkadaş, hayatını yazıya adayan bir insan, toplumsal konularda duyarlı bir aktivist, öğrencilere örnek bir muallim, yerel basınla yaşıt bir gazeteci, yazıları sadra şifa olan bir yazar ve yakın zamanda yazıları kitapla vücut bulmuş bir araştırmacı.

Vedat Hocam, önce sizleri tanıyabilir miyiz?

Mustafa Bey, öncelikle köşenizde beni misafir ettiğiniz için teşekkür ediyorum. Yazı ve basın yayın faaliyetleriyle ilişkim çok eskilere dayanıyor. 1980'li yılların sonunda Kayseri'de çeşitli basın yayın faaliyetlerine aktif olarak katıldım. Bu faaliyetler ve eğitim hayatımla ilgili kısaca bilgiler vermek istiyorum.

1971 yılında Kayseri'de doğdum. İlkokul, ortaokul ve liseyi Kayseri'de tamamladım. Lise öğreniminin ardından Erciyes Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'ni kazandım. Fakülte öğrenimi sırasında daha önceden başlamış olduğum basın yayın faaliyetlerine de devam ettim. Kayseri'de yayınlanmakta olan çeşitli gazetelerde görev aldım. 1993 yılında yayın hayatına başlayan *Yeni Kayseri* gazetesinde bir süre çalıştım. 1989 yılında 15 günlük olarak çıkan, daha sonra ise 1994 yılında günlük olarak çıkmaya başlayan *Kayseri Gündem* gazetesinin kuruluşunda ve çeşitli aşamalarında görev aldım. Bu gazetede önce muhabirlik, daha sonra da haber müdürlüğü görevlerinde bulundum.

1996-1999 yılları arasında Kayseri'deki bir özel dershanede Basın-Yayın ve Bilgi İşlem Müdürlüğü görevini yürüttüm. Bu arada *Kayseri Gündem* gazetesinde “Her Telden Her Türden” ismiyle köşe yazılarıma devam ettim. 1998 yılında *Gündem 38* ismiyle Genel Yayın Yönetmenliğini yaptığım bir gazete çıkardım. Aynı yıl, Nisan 1999'da çıkarmaya başladığım ve Yazı İşleri Müdürlüğünü yaptığım *Fazilet* isimli gazeteyi bir süre çıkarmaya devam ettim. 1998 yılında Erciyes Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nden mezun oldum. 1999-2000 eğitim-öğretim yılında İLGİM Özel Eğitim İlköğretim Okulunda sınıf öğretmeni olarak görev yaptım. 2002 yılında askerlik görevimi Edirne Karaağaç'ta kısa dönem olarak tamamladım. 2004 yılında Kayseri'de yayın hayatına başlayan *Kayseri Havadis* Gazetesi'nde sayfa tasarımcısı ve muhabir olarak göreve başladım. Bu dönemde sarı basın kartı almaya hak kazandım. Bu gazetedeki 3 yıllık görevimin ardından Kayseri AK Parti İl Başkanlığında, İl Başkanı Basın Danışmanı olarak 3 yıl görev yaptım.

2010 yılı başında sözleşmeli öğretmen olarak, Batman Merkez Anadolu İmam Hatip Lisesi'ne Meslek Dersleri Öğretmeni olarak atandım. Burada 2013 yılı Haziran ayına kadar görev yaptım. Batman'da okul adına 6 sayı olarak çıkardığım *Batman İHL'nin Sesi* isimli bir gazetenin Yazı İşleri Müdürlüğü görevini yürüttüm. Bu arada, Batman'da faaliyet gösteren çeşitli sivil toplum kuruluşlarında çalışmalarda bulundum. 2012 yılında Batman'da kurulan Ensar Vakfı Batman Şubesi'nin yönetim kurulunda yer aldım ve Batman'da Ensar Vakfı'nın çeşitli eğitim faaliyetlerine katıldım.

2013'te tayinim Kayseri Kocasinan Furkan Doğan Anadolu İmam Hatip Lisesi'ne çıktı. Bu okulda öğretmen ve idareci olarak 3 yıl görev yaptım. Burada iki aylık periyotlarla *Çağrı* isimli bir dergi çıkardım. İlim Yayma Cemiyeti Kayseri Şubesi Eğitim Komisyonu üyeliği, İlim Hikmet Vakfı Eğitim Komisyonu üyeliği, Kayseri Medeniyetin Burçları Derneği Yönetim Kurulu üyeliği gibi çeşitli görevlerde bulundum. Ayrıca gazetecilik faaliyetlerine de bu dönemde devam ettim. *Kayseri Gündem* gazetesinde köşe yazıları, gezi yazıları ve araştırma inceleme yazıları yazmaya devam ettim.

Kayseri'de faaliyet gösteren Medeniyetin Burçları Derneği'nin çıkarmış olduğu *Mehmet Akif İnan Kitabı*, *Rasim Özdenören Kitabı* gibi eserlerin ve son olarak da 2015 yılında yayınlanan *Sezai Karakoç Kitabı*'nın hazırlık ve yayınlanmasının çeşitli aşamalarında görev aldım. 2013 yılından itibaren Kayseri'de yabancı uyruklu öğrencilerin katıldığı, Medeniyetin Burçları Derneği ve Yurt Dışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı ile birlikte yürütülen Kayseri Uluslararası Öğrenciler Akademisi'nde koordinatör eğitimci olarak görev yaptım. 10 yıldır akademi kapsamındaki akademik faaliyetlerin içinde yer almaya devam ediyorum.
2016-2021 yılları arasında Yurt Dışı Öğretmenlik sınavlarında başarılı olarak Suudi Arabistan'da Medine Uluslararası Türk Okulu'nda ve dört yıllık sürenin ardından bir yıl da Tebük Uluslararası Türk Okulu'nda öğretmenlik görevlerinde bulundum. Medine Uluslararası Türk Okulu adına dergiler çıkardım. Suudi Arabistan'da bulunduğum 5 yıllık süre içerisinde Hicaz bölgesinde ve Suudi Arabistan'ın çeşitli şehirlerine dağılmış olan Osmanlı eserleri ile ilgili bilgileri ve bu eserlerin görsellerini kayıt altına alarak *Hicaz'da Osmanlı İzleri* ismiyle çeşitli platformlarda yayınladım.
Türkiye'ye döndükten sonra bu eserlerin yer aldığı *Hicaz'da Osmanlı İzleri Fotoğraf Sergisi* adıyla iki defa fotoğraf sergisi açtım. Halen Kayseri'de Kocasinan Furkan Doğan Anadolu İmam Hatip Lisesi'nde Meslek Dersleri Öğretmeni olarak görev yapmaktayım. Ayrıca Türkiye Yazarlar Birliği Kayseri Şubesi Başkan Yardımcılığı görevini yürütmekteyim. Aynı zamanda Kayseri Gündem Haber Sitesi'nde ve Kayseri Büyükşehir Belediyesi tarafından çıkarılan *Şehir* dergisinde tarih, medeniyet ve güncel konularda yazılar yazmaya devam ediyorum.

Pekala, yazma serüveni nasıl başladı? Kimlerin yazma isteği oluşmasında ve yazma yeteneğinizin gelişmesinde etkisi oldu?

Yazma serüvenimle ilgili biraz önce söylediklerimden bazı şeyleri anlattığımı düşünüyorum. Özellikle lise yıllarından sonra üniversite yıllarında sürekli basın yayın faaliyetleri ile iç içe oldum. Bu süreçte özellikle isimlerini zikretmek istediğim iki kişi oldu: Her ikisi de rahmetli olan Aydın Karakimseli ve Mansur Tuncay Taşçı ağabeyler. Kayseri Gündem gazetesinde çalışmaya başladıktan sonra yazma yeteneğimi keşfederek beni teşvik eden ilk kişiler onlar olmuştur. Onların desteği sayesinde yazma serüvenim başladı ve devam etti diyebilirim.

Vedat Hocam, bu kadar alanda deneyimleriniz takdire şayan. Yazmakla ilgili söyleyeceğiniz çok şey vardır. Her yaş grubundan yazma isteği olanlar var. Bu insanlara neler tavsiye edersiniz?

Tabii, yazma isteği birçok kimsede var. Şu anda çıkan kitaplardan bunu anlayabiliyoruz. Fakat şunu özellikle belirtmem gerekiyor: Yazmak için öncelikle okumak gerekiyor. Okuma alışkanlığı bir süre sonra yazma isteğini getiriyor. Bu yüzden yazma isteğini doğru bir şekilde yönlendirebilmek için okumanın önemini çok iyi kavramak gerekiyor. Bunun yanında, örneğin şiir yazma isteği olan yazarlarımız da oluyor. Şiir yazma konusunda da dikkatli olmak gerekiyor. Her ağzımızdan çıkanın şiir olmadığını iyi düşünmemiz gerekiyor. Zaman zaman Yazar Okulu ile ilgili kurslar açılıyor. Yazma merakı olanlar bu kurslara katılıp sertifika alarak yazma yeteneklerini sürdürmeye çalışıyorlar. Tabii yazma yeteneği, diğer alanlarda olduğu gibi sadece istekle olmuyor; yetenek de olması gerekiyor. Yetenek ve okuma alışkanlığı birlikte olduğu zaman yazma konusunda olumlu ürünler ortaya çıkabiliyor. Ayrıca çeşitli platformlarda yürütülen yazma faaliyetlerine katılmak da fayda sağlayacak çalışmalar arasında sayılabilir. Bir de yazma işinin uzun soluklu bir iş olduğunu unutmamak gerekiyor. Bu arada yazma konusunda çalışmalar yaparken, dil konusunda da hassas olmak gerekiyor. Dilbilgisi ile ilgili çalışmalar yaparak yazdığımız metinlerin dil yönünden de iyileştirmeye çalışmak büyük önem taşıyor.

Vedat Hocam, kitaplarınızın, eserlerinizin isimlerini öğrenebilir miyiz?

Uzun yıllardır yazı faaliyetlerinin içinde olmama rağmen bunu kitap olarak ortaya koyamamıştım. Bu yıl *21. Yüzyıl Hicaz Seyahatnamesi* ismiyle bir kitap, Nirengi Yayınları'ndan çıktı. Bunun yanında Kayseri Büyükşehir Belediyesi *Şehir* Dergisi'nde çeşitli yazılarım yayınlanıyor. Ayrıca Kayseri Gündem Gazetesi Haber Sitesi'nde düzenli olarak köşe yazılarımı yazmaya çalışıyorum. Yeni yayınlanmaya başlayan *Ünsiyet Dergisi*nde de yazılarım çıkıyor.

Yazarlık serüveninizde anlatmak istediğiniz, sizi çok etkileyen bir hatıranızı dinlemek isteriz.

Birçok hatıram var ama benim aklımdan hiç çıkmayan, Kayseri Gündem gazetesinde 1995'li yıllarda yazmış olduğum bir gezi yazısıdır. Üniversiteden bir arkadaşımla Sultan Sazlığı'na bisikletle çıktığımız yolculuğu 3 sayı halinde *Maviydi Bisikletim* ismiyle gazetede yazmıştım. Bu gezi yazısı, o dönemde okuyucuların beğenisini kazanarak en ilgi çeken yazılar arasında yer aldı ve yazmaya yeni başladığım o dönemde aldığım bu olumlu tepkiler beni oldukça motive etmişti. Yine unutamadığım bir başka yazı da 1996 yılında yaşanan Afyon'un Dinar ilçesindeki deprem felaketiydi. Bu deprem sonrası Kayseri'den giden yardım faaliyetleriyle birlikte bir kısım basın mensubu da bu faaliyete katılmış ve orada Dinar'ın deprem sonrası halini haber yapmak nasip olmuştu. Bunların dışında da birçok olay ve hatıra var elbette ama bu ikisini gerçekten hafızalardan silinmeyen iki hatıra olarak zikredebilirim.

Tekrar bu mülakat için teşekkür ederim.

Vedat Hocam, bizler de teşekkür eder, çalışmalarınızın devamını bekleriz.

Söyleşi: Mustafa BALABAN


Haber Merkezi

Bakmadan Geçme