Bakan Özhaseki: Şükrü beyin hakkını yemişiz
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Şükrü Karatepe'nin Ankara Büyükşehir Belediyesi Dergisi'nde yazdığı bir yazı Sözcü Gazetesi tarafından çarpıtılmış ve sanki Karatepe 'Eyalet Sistemi'nin geleceğini söylemiş gibi verilmişti. Bu çarpıtma üzerinden Karatepe tepkilere maruz kalmıştı. Bu eleştirilerden biri de Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki'den gelmişti. Özhaseki Kayseri'de katıldığı TV'lerin ortak yayınında Karatepe'ye haksızlık edildiğini belirterek, 'Şükrü Bey'in bana hakkını helal etmesi lazım. Hakkını yemişiz.' ifadelerini kullandı.
'Şükrü Bey algı operasyonuna kurban gitti'
Çevre ve Şehircilik Bakanı Özhaseki konu ile ilgili yaptığı açıklamada bir şeyi tam görüp, okumadan hakkında kanaat vermenin veyahut görüş bildirmenin doğru olmadığını söyleyerek, 'Bir bardak suda fırtına koparıldı. Sanki Şükrü Karatepe eyalet sistemine doğru gidişin yolunu açtığını ifade eden sözler söyledi. Bunun üzerine de Devlet Bahçeli Bey, ben böyle danışmanları kovarım v.s. gibi sözler söylediği ifade edildi. Ben okumadım, ifadelerini de duymadım. Ancak arkadaşlar bunu sorduğunda bilmediğimi, okumadığımı itiraf etmekle birlikte, eğer öyle bir şey söylemişse bile akademisyendir, görüşüdür v.s. dedim. Daha sonra işi öğrendiğimde 'eyalet'le ilgili bir tek kelime bile geçmiyor. Şükrü Bey'in yazılarında, sözlerinde geçmiyor. Ankara Büyükşehir Belediyesi Dergisi'ne yazmış olduğu bir yazıda, 'Yerel yönetimlerin güçlenilmesi, artık yerel yönetimlerin yeni bir bütünşehir yasasına geçtikten sonra yeni bir format üzere düzenlenmesinin doğru olacağı, bütünşehir yasalarının Türkiye'de daha yaygın olarak kullanılmasının avantajları' üzerinde durulmuş. Bu görüşleri zaten ben de savunuyorum. Doğrusu o bir bardak suda koparılan fırtınada sanki Şükrü Bey bir algı operasyonuna kurban gitmiş gibi gözüküyor.' dedi.
'Karatepe milli ve yerlidir'
Şükrü Karatepe'yi 30 senedir tanıdığını kaydeden Özhaseki, 'Şükrü Bey, milli ve yerli görüşleri ile ünlü bir insandır. Akademisyenliğinde de hep milli olmuştur. Yerli görüşleri savunmuştur. Kendine has fikirleri olmakla birlikte asla dışarıdan ithal fikirlerin peşinde de olmamıştır. Ben kötü bir şey söylememekle birlikte o dışarıdan koparılan fırtınadan okumadan karar verdiğim için Şükrü Bey'in bana hakkını helal etmesi lazım. Hakkını yemişiz. Çünkü Şükrü Bey'in yazılarında öyle bir söz geçmiyor. Eyalet sistemine götürecek bir cümle de yok. İnsanlara haksızlık etmemek gerekiyor. Günümüzde böyle bir algı operasyonu çok hızlı yayılıyor.' şeklinde konuştu.
'Bahçeli yazıyı okusaydı bu tepkiyi vermezdi'
Anayasanın hazırlanması hususunda Karatepe'nin büyük emekleri olduğunu vurgulayan Özhaseki, sözlerini şöyle sürdürdü, 'Birebir şahidim. O kadar çok emek verdi ki bu emeklerden sonra arkasından eyalete gidecek yolu açıyor gibi bir iftira kampanyası içerisinde Şükrü Bey'i görmek bizi çok üzer.
Devlet Bey'in önüne metin konulup, Şükrü bey şunları dedi denilmemiştir. Devlet Bey de eğer okusaydı. Şükrü Bey hakkında onları söylemezdi diye tahmin ediyorum. Cephe de almazdı. Şükrü Bey'in o yazıda anlattıkları benim de her zaman söylediğim, savunduğum yerel yönetimlerin güçlendirilmesi ile ilgili çok net ifadeler.'
Özhaseki ne demişti?
Bakan Özhaseki canlı yayına çıktığı günün sabahı bir otelde düzenlenen basın toplantısında konuyla ilgili yöneltilen bir soru üzerine şunları söylemişti;
'Cumhurbaşkanımızın bir tane baş danışmanı yok. İnsanlar başdanışman denilince şöyle anlıyorlar. Bir kişi var. Cumhurbaşkanı devamlı ona soruyor. O ne derse onu yapıyor. Benim bildiğim onlarca başdanışmanı var. Onlara ara ara fikir sorulur. Rapor hazırlattırılır ve görüşleri alınır. Bu insanların her söylediğini Cumhurbaşkanının sözü gibi algılamak doğru olmaz. Hele hele akademisyenlerin sözlerini her zaman icraatın başındaki siyasilerin, devlet adamlarının sözü ile özdeş tutmak doğru olmaz. Benim de Büyükşehir Belediye Başkanlığım sırasında danışmanlığa atadığım insanlar olmuştu. Onların dışarıda yaptıklarından ve söylediklerinden ben sorumlu değilim ki. İçlerinden ceza alanlar da olmuştu. Biz de hayret ettik, ne iş yapmış diye. Şimdi oradaki konu da özellikle Şükrü Bey bir akademisyendir. Değişik düşünceleri olabilir ama referandum konusunda AK Parti'nin tavrı önemli, Sayın Cumhurbaşkanımızın sözleri önemlidir. Hassasiyetlerimiz belli. Özellikle bizim tek devlet, tek millet, tek vatan ve tek bayrak diye dilimize pelesenk ettiğimiz bir dönemde, bizim de kırmızı çizgilerimizin olduğunu defalarca söylediğimiz bir ortamda, bunun dışında eyaletvari bir yapıya gidecek yolda bir söz söylenmesini hiç birimiz olumlu karşılamayız. AK Partililerin hiçbiri buna sıcak bakmaz. Bunu da zaten Sayın Cumhurbaşkanı dün ifade ettiler. Bunun dışında eğer görüşler varsa kendi görüşleridir. Sadece kendilerini bağlar. Önemli olan Sayın Cumhurbaşkanımızı görüşleridir. AK Parti'nin kurumsal olarak görüşleridir.'
Haber: Bünyamin Gültekin
Çevre ve Şehircilik Bakanı Özhaseki konu ile ilgili yaptığı açıklamada bir şeyi tam görüp, okumadan hakkında kanaat vermenin veyahut görüş bildirmenin doğru olmadığını söyleyerek, 'Bir bardak suda fırtına koparıldı. Sanki Şükrü Karatepe eyalet sistemine doğru gidişin yolunu açtığını ifade eden sözler söyledi. Bunun üzerine de Devlet Bahçeli Bey, ben böyle danışmanları kovarım v.s. gibi sözler söylediği ifade edildi. Ben okumadım, ifadelerini de duymadım. Ancak arkadaşlar bunu sorduğunda bilmediğimi, okumadığımı itiraf etmekle birlikte, eğer öyle bir şey söylemişse bile akademisyendir, görüşüdür v.s. dedim. Daha sonra işi öğrendiğimde 'eyalet'le ilgili bir tek kelime bile geçmiyor. Şükrü Bey'in yazılarında, sözlerinde geçmiyor. Ankara Büyükşehir Belediyesi Dergisi'ne yazmış olduğu bir yazıda, 'Yerel yönetimlerin güçlenilmesi, artık yerel yönetimlerin yeni bir bütünşehir yasasına geçtikten sonra yeni bir format üzere düzenlenmesinin doğru olacağı, bütünşehir yasalarının Türkiye'de daha yaygın olarak kullanılmasının avantajları' üzerinde durulmuş. Bu görüşleri zaten ben de savunuyorum. Doğrusu o bir bardak suda koparılan fırtınada sanki Şükrü Bey bir algı operasyonuna kurban gitmiş gibi gözüküyor.' dedi.
'Karatepe milli ve yerlidir'
Şükrü Karatepe'yi 30 senedir tanıdığını kaydeden Özhaseki, 'Şükrü Bey, milli ve yerli görüşleri ile ünlü bir insandır. Akademisyenliğinde de hep milli olmuştur. Yerli görüşleri savunmuştur. Kendine has fikirleri olmakla birlikte asla dışarıdan ithal fikirlerin peşinde de olmamıştır. Ben kötü bir şey söylememekle birlikte o dışarıdan koparılan fırtınadan okumadan karar verdiğim için Şükrü Bey'in bana hakkını helal etmesi lazım. Hakkını yemişiz. Çünkü Şükrü Bey'in yazılarında öyle bir söz geçmiyor. Eyalet sistemine götürecek bir cümle de yok. İnsanlara haksızlık etmemek gerekiyor. Günümüzde böyle bir algı operasyonu çok hızlı yayılıyor.' şeklinde konuştu.
'Bahçeli yazıyı okusaydı bu tepkiyi vermezdi'
Anayasanın hazırlanması hususunda Karatepe'nin büyük emekleri olduğunu vurgulayan Özhaseki, sözlerini şöyle sürdürdü, 'Birebir şahidim. O kadar çok emek verdi ki bu emeklerden sonra arkasından eyalete gidecek yolu açıyor gibi bir iftira kampanyası içerisinde Şükrü Bey'i görmek bizi çok üzer.
Devlet Bey'in önüne metin konulup, Şükrü bey şunları dedi denilmemiştir. Devlet Bey de eğer okusaydı. Şükrü Bey hakkında onları söylemezdi diye tahmin ediyorum. Cephe de almazdı. Şükrü Bey'in o yazıda anlattıkları benim de her zaman söylediğim, savunduğum yerel yönetimlerin güçlendirilmesi ile ilgili çok net ifadeler.'
Özhaseki ne demişti?
Bakan Özhaseki canlı yayına çıktığı günün sabahı bir otelde düzenlenen basın toplantısında konuyla ilgili yöneltilen bir soru üzerine şunları söylemişti;
'Cumhurbaşkanımızın bir tane baş danışmanı yok. İnsanlar başdanışman denilince şöyle anlıyorlar. Bir kişi var. Cumhurbaşkanı devamlı ona soruyor. O ne derse onu yapıyor. Benim bildiğim onlarca başdanışmanı var. Onlara ara ara fikir sorulur. Rapor hazırlattırılır ve görüşleri alınır. Bu insanların her söylediğini Cumhurbaşkanının sözü gibi algılamak doğru olmaz. Hele hele akademisyenlerin sözlerini her zaman icraatın başındaki siyasilerin, devlet adamlarının sözü ile özdeş tutmak doğru olmaz. Benim de Büyükşehir Belediye Başkanlığım sırasında danışmanlığa atadığım insanlar olmuştu. Onların dışarıda yaptıklarından ve söylediklerinden ben sorumlu değilim ki. İçlerinden ceza alanlar da olmuştu. Biz de hayret ettik, ne iş yapmış diye. Şimdi oradaki konu da özellikle Şükrü Bey bir akademisyendir. Değişik düşünceleri olabilir ama referandum konusunda AK Parti'nin tavrı önemli, Sayın Cumhurbaşkanımızın sözleri önemlidir. Hassasiyetlerimiz belli. Özellikle bizim tek devlet, tek millet, tek vatan ve tek bayrak diye dilimize pelesenk ettiğimiz bir dönemde, bizim de kırmızı çizgilerimizin olduğunu defalarca söylediğimiz bir ortamda, bunun dışında eyaletvari bir yapıya gidecek yolda bir söz söylenmesini hiç birimiz olumlu karşılamayız. AK Partililerin hiçbiri buna sıcak bakmaz. Bunu da zaten Sayın Cumhurbaşkanı dün ifade ettiler. Bunun dışında eğer görüşler varsa kendi görüşleridir. Sadece kendilerini bağlar. Önemli olan Sayın Cumhurbaşkanımızı görüşleridir. AK Parti'nin kurumsal olarak görüşleridir.'
Haber: Bünyamin Gültekin