Avukat Saadettin Talha Gerçek'ten İnternet Bankacılığı Dolandırıcılığına Dair Uyarılar: Bankalar ve GSM Şirketleri de Sorumlu
Teknolojik gelişmeler ve ekonomik değişimlerle birlikte internet bankacılığı, hem kurumlar hem de bireyler tarafından yoğun bir şekilde kullanılmaya başlandı. Ancak bu kullanımın artmasıyla birlikte, internet bankacılığı sisteminde bazı önemli güvenlik sorunları da kendini göstermeye başladı. Avukat Saadettin Talha Gerçek, bu konuda kullanıcıları uyararak dolandırıcılık suçlarının hukuki boyutlarını açıkladı.
Kayseri Barosu Avukatlarından Saadettin Talha Gerçek, kötü niyetli üçüncü kişilerin banka müşterilerinin şifre ve diğer özel giriş bilgilerini ele geçirerek, sahte kimlikle açılan hesaplar üzerinden para transferi, EFT ve kredi başvurusu gibi işlemler yaptığını belirtti. Türk Ceza Kanunu'nun 158/1-f maddesi kapsamında bu tür dolandırıcılık eylemlerinin bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle işlenmesi halinde, suçun nitelikli hali olarak kabul edildiğini ve faillerin üç yıldan on yıla kadar hapis cezasıyla karşı karşıya kalabileceğini vurguladı.
Avukat Gerçek, özellikle mağdurların sim kartlarının kopyalanarak mobil bankacılık şifrelerinin değiştirilmesi ve hesaplardan hukuka aykırı işlemler yapılmasının yaygın bir dolandırıcılık yöntemi olduğunu ifade etti. Bu durumda mağdurların rızası olmaksızın gerçekleştirilen işlemler, bankalar tarafından mağdurun kendi telefonu üzerinden yapılmış gibi değerlendirildiğinden, genellikle mağdurların zararları tazmin edilmemektedir.
Ancak Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 22 Kasım 2018 tarihli kararıyla, internet bankacılığı şifresi çalınan kişinin zararında bankaların sorumluluğunun olduğu belirtilmiştir. Bu karara göre, bankalar gerekli güvenlik önlemlerini almadıkları sürece, dolandırıcılık nedeniyle oluşan zararlardan sorumlu tutulacaktır. Avukat Gerçek, eğer dolandırıcılığa mağdurun kendi kusuru katkıda bulunmuşsa, bu durumun “müterafik kusur” olarak değerlendirileceğini ve bankaların, müşterisinin kusurunu ispat etmekle yükümlü olduğunu belirtti.
Ayrıca, Yargıtay'ın yerleşik içtihatlarında, sim kart kopyalama gibi dolandırıcılık yöntemleri nedeniyle GSM şirketlerinin de kimlik doğrulama süreçlerinde yeterli özeni göstermediği takdirde sorumlu tutulabileceği belirtilmiştir. Bu kararlar doğrultusunda, bilgisi ve rızası dışında banka hesabından para transferi yapılan mağdurun uğradığı zararı tazmin edebilmesi mümkün hale gelmiştir.
Avukat Saadettin Talha Gerçek, mağdurlara haklarını aramaları ve hukuki yollarla tazmin talep etmeleri gerektiğini vurguladı.