Avrupa Birliği ile Türkiye ilişkileri değerlendirildi

ERÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Konferans Salonu'nda düzenlenen 'AB Türkiye İlişkilerine Genel Bir Bakış' konulu toplantının açılış konuşmasını yapan ERÜ Rektör Yardımcısı, Prof. Dr. Abdülhakim Coşkun, Türkiye'nin asırlar öncesinden Avrupalı olduğuna vurgu yaparak, 'Sayın Manservısı gibi Türk dostu ve bu işi hızlandırmak isteyen birçok kişi, bu süreci bir an önce hızlandırmak ve daha yerli ilişkiler kurmak içinde ellerinden gelen çalışmayı yürütüyorlar. Türk Milleti olarak biz aslında asırlar öncesinden Avrupa'dayız. Yüzyıllar öncesinde Türk milleti Avrupa'nın içerisinde yer aldı. İmparatorluklar ve devletler kurdu. 15. yüzyıldan itibaren de Avrupa ile çok farklı ilişkiler içerisine girdik. Avrupa'nın çok önemli bir kısmında çok önemli bir oyuncu olarak yer aldık. Bugün Avrupa'yı Avrupa yapan değerler olarak düşündüğümüzde, Avrupa'nın geldiği noktayı düşündüğümüzde Avrupa'ya en fazla katkı sağlayan en önemli milletlerden birisi Türk milletidir. Her iki tarafın da birlikte olmasını gerektiren nedenler var ve birbirine güç katacak birçok neden var' ifadelerini kullandı. Toplantıda daha sonra konuşan Avrupa Komisyonu Federica Mogherini Kabine Başkanı Stefano Manservisi, Avrupa Birliği ile Türkiye arasındaki ilişkiler hakkında bilgiler vererek, Gümrük Birliği'nin Türkiye'yi Avrupa Birliği'ne yaklaştırmak adına önemli bir yan ürünü olduğunu kaydetti. Manservisi, 'Bu sene önemli bir yıl. Çünkü bu sene Gümrük Birliği'nin yürürlüğe girişinin 20. Yılını kutluyoruz. Hatırlayacak olursanız Gümrük Birliği 1990'lı yıllarda aslında ilk önemli adım olarak addedilmiştir Türkiye'yi Avrupa Birliği'ne yakınlaştırmak adına. Aslında genişleme sürecinin bir yan ürünüydü. Ama gerçekten kayda değer önemli bir an üründü. Çünkü şimdiye kadar Türkiye dünyada Avrupa Birliği'nin Gümrük Birliği'ni imzaladığı tek ülke. Bu da şunu gösteriyor, ne kadar sınırlı da olsa o noktadan itibaren aslında çok stratejik bir anlamı oldu Gümrük Birliği'nin. Bu dönemde 20 yıllık süreçte birçok ley değişti elbette, Türkiye değişti, Avrupa Birliği değişti. Türkiye, oldukça etkileyici gelişmeler kaydetti demokratik açıdan, ekonomik açıdan, sosyal kalkınma ve dünyadaki yeri açısından. Geçmişte olduğundan çok daha önemli bir uluslar arası aktör olmakla kalmadı, Avrupa'nın realitesine son derece entegre olmuş uluslar arası bir aktör oldu Türkiye. Öte taraftan Avrupa Birliği de çok değişti son yıllarda. Gümrük Birliği bu 20 yıllık dönem içerisinde aslında büyüme kapasitesini şans eseri artırmadı. Türkiye ekonomisinin 4 katına çıktığını görüyoruz. Tek başına olan bir şey değil elbette, tesadüfen olmadı. Yatırım yapan Türk şirketler Avrupa Birliği pazarının omuriliği diyebiliriz. Avrupa Birliği'nden gelen yatırımlar da Türk ekonomisinin bugünkü halini almasını sağladı. Ama bütün bunlar aslında sadece ekonomik bir başarı hikayesini göstermiyor, bir noktada kısıtları da olmaya başladı' ifadelerini kullandı.
Yapılan konuşmaların ardından Avrupa Birliği Takım Üyesi Derya Sevinç'in moderatörlüğünde soru cevap kısmına geçildi. Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne üyeliği konusunda, toplantıya katılanlar tarafından sorulan sorular cevaplandırıldı. Toplantıya Kayseri Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Hiçyılmaz da katıldı.