'Doğuya tecrübeli öğretmenler gönderilsin'
Eğitim Bir Sen Kayseri Şube Başkanı Aydın Kalkan, Doğu ve Güneydoğu'da yapılan eylemlerin yanlış algılandığını belirterek, gençliğin kazanılması için mutlaka tecrübeli öğretmenlerin oraya gitmesi gerektiğini belirtti. 'Öğretmenliği bilen arkadaşların orayı tercih etmesi gerekir' diyen Kalkan bunun içinde maaş farklarının gündeme getirilmesi gerektiğini kaydetti.
8 Kasım'da Eğitim Bir Sen Kayseri Şube Başkanlığı'na tek aday olarak giren ve aldığı sonuçla güven tazeleyerek çıkan Aydın Kalkan ile söyleştik. Kalkan ile Eğitim Bir Sen'in geçtiğimiz yıllardaki faaliyetleri ve mücadelelerinin yansıra önümüzdeki yıllarda düzeltilmesini istedikleri yeni alanları konuştuk. Tabi müdür atamaları, yetim projesi ve akademisyenlere yapılan %35'lik zam gibi gündemdeki konuları da es geçmedik.
Gerçekleştirdiğimiz söyleşide Eğitim Bir Sen Kayseri Şube Başkanı Aydın Kalkan, televizyonda sokak olaylarını izleyenlerin Doğu ve Güneydoğu'nun elden gittiği gibi bir algı sahibi olduğunu söyleyerek: 'Aslında bu bir avuç insanın yaptığı eylem… Oradaki insanları üzerinde baskı var. Oradaki insanlar Müslüman insanlar. O insanlar tamamen bizim gibi düşünen insanlar. Ama şuanda birilerinin baskısıyla o insanlar sindirilmiş durumda' ifadelerini kullandı. Kalkan, oradaki gençliğin kazanılması için mutlaka tecrübeli öğretmenlerin oraya gitmesi gerektiğini belirtti. 'Öğretmenliği bilen arkadaşların orayı tercih etmesi gerekir' diyen Kalkan bunun içinde maaş farklarının gündeme getirilmesi gerektiğini kaydetti.
Yukarıda değindiğimiz ve ilgi alanınıza girecek birçok konuyu da bulabileceğiniz konuların detaylarıyla sizi baş başa bırakalım.
'Birlik ve beraberliğimiz bozulmadı'
8 Kasım'daki genel kurulda yeniden başkan seçildiniz. Öncelikli hayırlı olsun. Seçim sürecini değerlendirir misiniz?
Teşekkür Ederim. 8 Kasım'da genel kurulumuz oldu. Genel kurulumuzun tüm Türkiye genelinde demokrasi şöleni içerisinde olmasını istiyorduk. Gerçektende tüm şubelerimizde kiminde iki kimin de ise tek liste çıktı. Ama birlik ve beraberliğimizi bozacak herhangi bir şey duymadık. Önümüzdeki hafta Türkiye genelinde kurullarımızı bitiriyoruz. Birkaç tane il kalmış. 2015 yılının Şubat'ında da genel kurul üyelerimizi seçip, seçim sürecini tamamlamış olacağız.
'Kravat zorunluluğu kalksın'
Eğitim Bir Sen'in öncelikle geçmiş dönemlerde ne gibi faaliyetlere imza attığını sizden dinleyebilir miyiz?
Biz genel yetkili sendika olarak Türkiye genelinde 2011 yılında toplu sözleşme masasına oturduk. Geriye dönük olarak baktığımızda aklımızda kalan en önemli şey: kamuda ve okullarda kılık kıyafetin serbest hale gelmesi için topladığımız 12 milyon 300 bin imza... Kayseri'de de 300.000 imza toplamıştık. Bu imzalar teslim edildikten sonra iktidarın bu konuyla ilgili karar alması beklenmişti. Karar alınmayınca da 18 Mart 2014 tarihi itibariyle okullarda serbest kıyafetle gitme kararı almıştık. Genel merkezin aldığı karar gereği okula serbest kıyafetle gittik. Daha sonra şimdi Cumhurbaşkanı olan Recep Tayyip Erdoğan'ın Başbakanlığı döneminde paketin açıklanmasından sonra kadınlar için başörtüsü özgürlüğü gelmiş oldu. Daha sonra biliyorsunuz, imam hatiplerde tüm derslerde, diğer okullarda ise sadece seçmeli Kur'an'ı Kerim derslerinde çocuklarımız başörtüsü ile derse girebileceklerdi. Bu yönetmeliğin değişmesi konusunda da büyük çabalar sarf ettik. Bakanlık sağolsun bunu da dikkate aldı ve şuanda okullarda artık hangi okulda olursa olsun inancı gereği başı kapalı olarak gitmek isteyen kız öğrencilerimiz okullarına rahatlıkla gidiyorlar. Kamuda çalışan bayanlarda inancı gereği başını örtüyorsa rahatlıkla başörtüsü ile işine gidebiliyor.
Serbest kıyafet eyleminde biz erkekler için de serbest kıyafeti önemsiyorduk. İnsanlar kendilerini nasıl rahat hissediyorlarsa o şekilde işyerlerine gitsin istiyoruz. Artık kravat takma zorunluluğu ortadan kalksın istiyoruz. Cumhurbaşkanını, başbakanını, belediye başkanını ve muhtarını seçen ergin insanların kendi giyeceği elbisesini de seçsin istiyoruz. Her şeyi seçiyorsunuz ama kendi kıyafetinize geldiği zaman devlet size şunu giyeceksiniz diye dayatıyor. Artık 'Yeni Türkiye'de insanlar kendilerini nasıl rahat hissediyorlarsa o şekilde işyerlerine gitsinler. Oralarda biz daha verimli olacaklarına inanıyoruz. Ziraat mühendisi gitsin tarlada çalışsın, veteriner hekim gidip hayvanların bulunduğu çiftliklerde tulumunu giysin çalışsın. Kravatlı bir veterinerin ve kravatlı bir ziraat mühendisinin bu ülkeye katacağı çok şeyin olmadığını düşünüyorum. Erkeklerinde bundan sonra kendilerini rahat hissedecekleri kıyafetlerle işyerlerine gitmesi için mücadelemiz devam edecek.
Geçtiğimiz dönemde 4+4+4 zorunlu kesintisiz eğitim sistemine tekrar geçildi. İmam hatip ve meslek liselerinin önü tekrar açıldı. Milli Güvenlik dersleri sadece fişlemek için konulan bir ders idi. Bunlar kaldırıldı. 'Yeni Türkiye'de yeni güzel şeyler olsun. Tüm vesayetler ortadan kalksın istiyoruz. Askeri, yargı, oligarşik vesayetlerin tümüne karşıyız. Önümüzdeki dönemde inşallah çok şey yapılacak. Her şey bitmiş değil.
'Yeni Türkiye için Yeni Anayasa'
Eğitim Bir Sen olarak yeni dönemde talepleriniz neler olacaktır?
'Eski Türkiye'ye dönülmemesi için yeni bir anayasa istiyoruz. Zaten iktidarda bunu dillendiriyor. Mutlaka yeni bir anayasanın yapılması lazım. Biz eğitim işkolunda öğretmen arkadaşlarımızın ücretli öğretmenlik, vekil öğretmenlik çalışmasını istemiyoruz. Biz artık öğretmenler kadrolu çalışsınlar istiyoruz. Kadrolu çalışan öğretmenlerinde mutlaka çalıştığı yerlerdeki zorunluluğa göre ücretlerinin belirlenmesini istiyoruz. Biz Kayseri merkezde çalışan öğretmenle Sarız Damızlık'ta Yahyalı'nın Ulupınar'ında çalışan öğretmen arkadaşlarımız aynı parayı almasınlar istiyoruz. Tabi bu Doğu ve Güneydoğu için düşünülürse Şemdinli'de, Cizre'de v.b. yerlerde de uygulanması lazım. Anket yapıldı, Doğu'da buralara giden öğretmenlerin ortalama çalışma süreleri 1,5 yıl içerisinde oradan gelmeye bakıyor insanlar. Orada can güvenliğinin yokluğundan dolayı böyle bir sıkıntı yaşıyor. Devlet can güvenliğini sağlasın. Öğretmen arkadaşlara da artı bir para verilsin… Biz bunu değerlendiriyoruz.
Öğretmen rotasyonunu destekliyoruz. Biz rotasyona karşı değiliz. Diğer sendikalar karşı çıkmıştı. Ama rotasyon yapıldığında ne kadar güzel bir uygulama olduğunu herkes anladı. Öğretmen rotasyonu da olsun istiyoruz. Ama il içinde bir rotasyon olsun. İller arası bir rotasyon olmasın. Çünkü adam 20 yıla yakındır çalışmıştır. Kendi şehrine dönmüştür. Oradan ben sizi alıyorum tekrar başka bir şehre göndermek doğru değildir. Yapılacak şey Türkiye'yi bölgelere ayırmak. Ben 1986'da göreve başlarken Türkiye bölgelere ayrılmıştı. O bölgelere çalışma sürelerini ayarlarsınız. Polisler gibi, öğretmenler de göreve başlarken diyecek ki ben burada 4 veya 5 yıl kalacağım ya da kaç yıl kalacaksa ona göre kendisine bir düzen verir. En son yerleşeceği yerde de evini alır. Çocuklarını da oraya yerleşeceği duruma göre ayarlar.
'Doğuya tecrübeli öğretmenler gönderilsin'
Benim ilk görev yerim Diyarbakır Ergani'ydi. Bu geçen sene iktidar tarafından da gündeme gelmişti. Yani Doğu ve Güneydoğu'ya acemi öğretmenler gönderilmesin. Oralara tecrübeli öğretmenler gönderilsin. Bunun içinde biraz maaş farkının olması lazım. Mutlaka maaş farkı olsun istiyoruz. Oraları ve oraların gençliğini tekrardan kazanmamız lazım. Televizyonda sokak olaylarını izlediğiniz zaman tamamen Doğu ve Güneydoğu'nun elden gittiği gibi bir algı oluşuyor. Aslında bu bir avuç insanın yaptığı eylem… Oradaki insanları üzerinde baskı var. Oradaki insanlar Müslüman insanlar. O insanlar tamamen bizim gibi düşünen insanlar. Ama şuanda birilerinin baskısıyla o insanlar sindirilmiş durumda… Oradaki gençliğin kazanılması için öğretmenlerin mutlaka tecrübeli öğretmenlerin oraya gitmesi gerekir. Öğretmenliği bilen arkadaşların orayı tercih etmesi gerekir.
Yeni dönemde öğretmen arkadaşlarımızın 3600 ek gösterge almalarını talep edeceğiz. Öğretmenler emekli olamıyorlar. Çünkü emekli olduklarında maaşları baya bir düşüyor. Onun için 3600 ek göstergenin öğretmenler için verildiğinde emeklilik yaşı dolan arkadaşlarımızın mutlaka emekli olacaklarını biz tahmin ediyoruz. Bunun için 3600'ün verilmesi talebimiz olacak.
Karma eğitimden vazgeçilsin istiyoruz. Avrupa'da birçok yerde karma eğitimden vazgeçildi. Karma eğitimden kastımız: kız liseleri olsun, erkek liseleri olsun bir de karma liseler olsun. Veli desin ki ben kızı mı kız lisesine ya da oğlumu erkek lisesine veya ben karma okula göndereceğim diyorsa, karma liseye gönderilsin. Yani bu velinin tercihine bırakılsın. Ama mutlaka karma eğitimden vazgeçilsin istiyoruz. İnsanlara karma eğitim göreceksin diye dayatılmasın…
'Her Eğitim Bir Sen'linin bir yetimi olsun'
Öğretmenlerin haftalık görevleri angarya olmaktan çıksın istiyoruz. Nöbetler ek ders karşılığı tutulsun istiyoruz. Yine ek ders ücretlerimizin saati 9.45 TL… Şuanda biliyorsunuz dershanelere alternatif olarak okullarda TEOG kursları açıldı. Yöneticilerimiz burada özveriyle çalıştı. Gerek ilçe milli eğitim müdürlerimiz gerekse il milli eğitim müdürlerimiz özveriyle çalıştılar. Diğer öğretmen arkadaşlarımız hafta sonu kurslarına gelmek istemediler. Bazıları bu kursları sabote etmek için gelemedi. Paralel yapının öğretmenleri dershaneye alternatif olarak açılmış kurslardır diye sabote ettiler. Ama bazı arkadaşlarımız hafta sonu ve hafta içi de okula gelmek zorunda kalmamak için böyle bir uygulamaya gitti. Ek ders ücretlerinin M.E.B. Bakanımız iki katı olacağını söyledi. Bu dillendirildi. Ama biz bunun bir an önce hayata geçirilmesini istiyoruz.
Eğitim Bir Sen'in bu yıl çok önemli bir projesi var. Burada ona da değineyim. Yetim projesine bu yıl biz de paydaş olduk. Milli Eğitim Bakanlığı, Diyanet İşleri, İHH ve Eğitim Bir Sen olarak. Her sınıfın bir yetimi olsun parolasıyla yola çıktık. Kayseri'de de 7300 Eğitim Bir Sen üyesi var. Ben de diyorum ki 'Her Eğitim Bir Sen'linin bir yetimi olsun' sloganıyla yola çıkıyoruz. Yetime iyilik kendimize iyiliktir diyoruz. Allah'u Teala mutlaka yetimin rızkını verecektir. Rızkı veren Allah'tır. Biz istiyoruz ki o rızk bizim elimizle verilsin. Bizim elimizle olursa daha iyi olur. Biz de o yetimin sayesinde cenneti kazanmış oluruz. Çünkü Allah Resulü: 'Yetime bakanla ben başparmağı ve işaret parmağını göstererek diyor ki cennette böyle olacağız. Biz de eğer cenneti kazanmak istiyorsak bir yetime bakalım. Kayseri'de en az 5 bin yetim diyoruz. Bizim üyelerimiz duyarlıdır. Bizim üyelerimizin inşallah aylık 90 TL ayıracak kadar bir parası vardır. Bir yılda 1080 lira yapar. Kayseri'de bu kampanyayı başlattık. Cuma günü ilçe yönetimlerinde zorunlu organlar toplantısında bunu dile getireceğiz. Yine okul temsilcileri ve idarecileri toplantısı yapacağız. Bu toplantılarda da bunu gündeme getireceğiz. Yetim projesine önemli bir katkı sağlamayı umut ediyoruz.
Diğer bir önemli projemiz okullarda ibadethanelerin açılması… Biliyorsunuz bakanlığında bu konuda bir genelgesi var. %99'ı Müslüman olan bir ülkede yaşıyoruz. İbadethaneler okulların merdiven altlarındaydı ya da en kuytu yerlerindeydi. Yani birisi geldiğinde ama kimse görmesin sonra ne der düşüncesindeydi. ' Eski Türkiye'de böyleydi. Yeni Türkiye'de inşallah okullarımızda en iyi yerlerimizin mescit olması için çaba sarf edeceğiz. Okul idarecisi arkadaşlarımızla bunu paylaşacağız. Hatta iki tane mescit olmasını isteyeceğiz. Çünkü okulda kız öğrencilerimizde var. Bu konularda sadece erkekler düşünülüyor.
'Gençlik çalışmalarımıza ağırlık vereceğiz'
Eğitim Bir Sen olarak gençlik çalışmalarınızdan da bahsedebilir misiniz?
Gezi olaylarından sonra gençliğin elden gittiğini daha iyi anladık. Genç Memur Sen'in teşkilatını daha önce kurmuştuk. Ama bundan sonra Genç Memur Sen'e daha ağırlık vereceğiz. Gençlere şahsiyet kazandırmakla ilgili elimizden gelen tüm gayreti ortaya koymaya gayret edeceğiz.
Kayseri'de sendikaların olmazsa olmazı üye yazımı… Şuanda Kayseri'de 17.000'ne yakın eğitim çalışanı var. Bunlardan 7.300'ü bizim üyemiz. Eğitim Bir Sen olarak genel kurulumuzda hedefimizin 2015 yılı için 8.500, önümüzdeki 4 yıl içerisinde de inşallah hedef 10.000 koyduk. 10.000 hedefine de ulaşmak için gayret edeceğiz. 2015 toplu sözleşme masasında ise eğitim çalışanlarını en güzel şekilde temsil etmeye gayret edeceğiz.
Kamu kurumlarında ve okullarda kılık kıyafetin serbest kalmasının ardından desteğin yanında bazı tepkiler ve endişeler de dile getirilmişti. Şuanda serbest kıyafet uygulaması ile ilgili son durum nedir?
Bir iki okul dışında herhangi bir sorun olmadı. Erkek arkadaşlarımızın kılık kıyafetleriyle ilgili bazı sıkıntılar oluyor. Bazı kaymakamlarımız bu ne biçim kıyafet falan diyor. Biz de eğitimciye yakışır şekilde bir kıyafetle arkadaşlarımızın okullarına gidip orada rahatlıkla çalışmasını istiyoruz. Eylemimiz devam ediyor. Genel merkezimizin aldığı bir karar. Arkadaşlarımız serbest kıyafetlerle gitsinler istiyoruz. Kayseri'de ciddi bir sıkıntı yok.
'Bizim asli görevimiz öğretmenlik'
Okullara müdür atamalarıyla ilgili tartışmalar olmuştu bu konuda neler söylemek istersiniz?
Ben en baştan beri söylüyoruz. 2014 Martında çıkan 6528 sayılı yasa ile idarecilikleri üzerinde bulunan arkadaşlarımızdan 4 yılını dolduranların idarecilikleri yasa ile sona erdi. Bizim asli görevimiz öğretmenliktir. Devletle sözleşme imzalarken biz öğretmen olarak sözleşme imzalıyoruz. İlleri de herhangi bir idarecilik söz konusu değil. İdarecilik daha sonradan ikinci bir görev olarak verilen bir görevdir. Bu 2014 14 Mart itibariyle 4 yılını dolduran idarecilerimizin üzerindeki görevleri alınmış oldu. Yani asli görevlerine döndü. Bunu bu kadar büyütülmesini anlamış değilim.
Burada bir eşitsizlikte var. Devlet diyor ki siz müdürlük yaptınız. Sizi tekrardan performansınıza göre değerlendireceğim diyor onlara… Performans değerlendirmesini de okulun paydaşlarıyla birlikte değerlendirme yapıyor. Okul aile birliği orada çalışan öğretmenler, öğrenci meclisinin başkanı gibi bir değerlendirme yapıyor. Bu değerlendirmede 70-75 üzeri alırsanız sizi devam ettireceğim diyor. Bunun altında kalırsanız sizinle çalışmayacağım diyor. Ben öğretmenim. Ben de o zaman onlarla eşit olmam lazım. Beni de çağırması lazım. Beni de değerlendirsin diyorum ama beni çağırmıyor. Devlet siz hizmet ettiniz diyor onlara bir ayrıcalık tanıyor.
'Biz rotasyondan yanayız'
Kayseri'de böyle 700-800 tane müdür işinden oldu gibi bir şey yok. Bu sayı 336'ıydı. 336 tane 4 yılını dolduran arkadaşımızın görevi sona erdi. Bizim de 44 tane de bizim Eğitim Bir Sen üyemiz vardı. 147 tanesine devam kararı verildi. 189 tane arkadaşımızın da müdürlüğü bitirilmiş oldu. Şuanda biliyorsunuz Kayseri'de 327 okul açtık. Bu okullara müdür ataması yapılacak. Denildi ki ek 2'ye göre yani hizmet süresi takdir teşekkür gibi bizler de kriterler var. Bu kriterlere göre 327'nin 3 katı kaç diyelim ki 990 ve arkadaşlara denildi ki eski müdürler de bunlara dahil. müracaat edin tekrar sizi mülakata alacağız. Tekrar müdür atama yapacağız. Şuanda mülakatlar yapıldı ve değerlendirildi. O mülakatlarda ki puanlara ve ek 2'nin ortalamasına göre Şuanda 327 arkadaşımızın ataması yapılacak. Bunlarında ataması yapıldıktan sonra Kayseri'de müdür atamaları yapılmış olacak. Daha sonra da müdürler çalışacakları müdür yardımcılıklarını seçecekler. Artık hesap müdürden sorulsun. Müdür, yardımcı kadrosunu da kursun ve orada çalışsın istiyor. Önümüzdeki süreçte müdür yardımcılarını da müdür arkadaşlarımız belirleyecek. Ondan sonra atamalar olacak. Ardından bu süreç tamamlanmış olacak. Gerçekten bu süreç içerisinde şimdi eski müdüreler görevdeki müdür arkadaşlarımızın yerine vekaleten idare tarafından arkadaşlar görevlendirildi. Çok olumlu şeyler aldık. Görevlendirilen genç arkadaşlar bir aylığına da olsa okulları değiştirdiler. Okullarda 15-20 sene kaldığı zaman insanda görme körlüğü başlıyor. Adam yanlışı göremiyor. O nedenle biz rotasyon ve değişimin yanındayız. 15 günlüğüne görevlendirildi bazı arkadaşlarımız. Canla başla çalıştılar. Okullardan çok olumlu tepkiler geldi. İnşallah yeni müdürlerin atamasıyla da Kayseri'de ki eğitim seviyesinin üst seviyelere gelmesini istiyoruz. Liyakatli müdürler görevden alındı. Liyakatsizler göreve getirildi diye bir şey yok. Ben bizim üyemiz olan arkadaşlara okulun fiziki durumunu başarı durumunu tespit edin diyorum. Bir sene sonra da okulu hangi hale getirdiniz, okulun durumu neydi ne hale geldiğini mutlaka istiyorum. Bunu yapsınlar. Bir yıl sonra TV programında ben bunu değerlendireceğim. Liyakatli müdürlerin okulları ne haldeydi liyakatsiz gelen bizim genç arkadaşlar okulları ne hale getirdiler. Onları TV programında konuşacağım.
Aktif Eğitim Sen 17 Aralık süreci öncesinde açılmış ama çalışmalarına ara vermişti. 17 Aralık'tan sonra da aktif hale geldiler. Biliyoruz ki Bu sendikanın bazı üyeleri de sizin sendikanıza üye idi. Bu sendikanın tekrar aktif hale gelmesi sizi nasıl etkiledi?
Arkadaşlar daha önceden kuruldu. Tekrar kapatıldı tekrar açıldı. Şuanda oraya giden arkadaşlarımızın büyük bir çoğunluğu Eğitim Bir Sen üyesiydi. Fakat ikinci açılmadan sonra tabi birince açılmada niyetler biraz daha halisti. 2. açılmada bazı arkadaşlarımız gördüler ki niyetler halis değil. Burada oynanan bir oyun var. Bunun üzerine daha önce üye olup da gitmeyen arkadaşlarımız var. Birinci de gidenlerden çoğu gitmedi. Ben baştan beri Eğitim Bir Sen varken Aktif Sen'e ne gerek var. Bizim söylemeyeceğimiz iş yerlerinde bizim dillendirmediğimiz neyi söyleyeceksiniz demiştim ben onlara. Benim çıkışım buydu. Neyi söyleyecekler merak ediyorduk. 17 ve 25 Aralık'tan sonra ne söyleyeceklerini anladık. Bu nedenle bizi etkilemedi. Tüm sendikaların toplamından daha fazlayız. Önümüzde ki günlerde de eğitim çalışanlarının sorunlarını çözdükçe üyelerimiz artacak inşallah.
'Akademisyenlerin maaşı gülünçtü'
Akademisyenlere %35'lik bir zam yapıldı. Bazıları bu zamları fazla bulurken, bazıları ise geç kalınmış bir uygulama olarak gördü. Siz bu zamlar hakkında ne düşünüyorsunuz?
Akademik personellin maaşı hakikaten çok gülünçtü. Üniversitelerde ne yazık ki yetkili sendika biz değiliz. Ama şuanda akademik personelin maaşı hakkında genel merkezimiz 2 yıldır yatıp kalktı. Başbakanı gördüğü zaman, maliye bakanını gördüğü zaman, Çalışma bakanını gördüğü zaman akademik personel maaşı ne olacak dedik. Yeni başbakanımızın da akademisyen olmasının da etkisi olabilir tabi… Personele yapılan zam çok değil. Bunu da birileri üstlenmeye çalışıyor. Kesinlikle bunda Eğitim Bir Sen'in çalışması var. Kimse hırsızlık yapmasın. Akademisyenlerin zammını alan Eğitim Bir Sen'dir.
Bu arada akademik personelin de artık kendisi için çalışan sendikaya gelmesi lazım. Erciyes'te yetkili değiliz. Erciyes'te şube olmak istiyoruz. Erciyes'te 400 sayısının yakalarsak orada üniversite şubemizi açacağız. Üniversitenin çok fazla sorunlarını bilmiyoruz üniversite şubesini açarsak eğer oraya devredeceğiz artık. Onlar da orada daha aktif halde çalışacaklar. Siz zammı alın biz üye olacağız diyenlere çağrım biz zammı aldık artık onlarda gereğini yapsın.
Söyleşi: Bünyamin Gültekin