'BÜYÜK KUDÜS MİTİNGİ'NE DAVET!
Saadet Partisi Kayseri İl Başkanı Mahmut Arıkan yaptığı basın toplantısında İsrail zulmüne 'dur!' demek için 30 Temmuz Pazar günü saat 17.00'de İstanbul Yenikapı'da 'Büyük Kudüs Mitingi' düzenleneceğini, tüm partileri, STK mensuplarını ve Kayserilileri Yenikapı'ya beklediklerini söyledi. Miting için 29 Temmuz akşamı saat 20 00'de parti il binasından otobüsler kaldırılacak. Parti flaması kullanılmayacak
Mescid-i Aksa'da yaşanan Siyonist zulme karşı birlik olmak için 30 Temmuz Pazar günü saat 17.00'de İstanbul Yenikapı'da 'Büyük Kudüs Mitingi düzenleyeceklerini belirten Arıkan, 'Bu miting ile bütün dünyaya ve İsrail'e, Biz Kudüs'e Türk halkı olarak sahip çıktığımızı ve çıkmaya devam edeceğimizi haykıracağız. Bu yüzden görüşü ne olursa olsun zulme karşı duran , 'Kudüs bizimdir' diyen tüm parti mensuplarını, tüm STK mensuplarını kısaca tüm Kayserili hemşerilerimizi Yenikapı'ya bekliyoruz. Üzerine basarak ifade etmek istiyorum. Bu organizasyonu Saadet Partisi yapmaktadır, ama miting alanında hiçbir partinin bayrak ve flaması olmayacaktır. Sadece Türk ve Filistin bayrakları bulunacaktır. Yenikapı'ya gelin. Gelin ki gücümüzü başta İsrail olmak üzere tüm dünya görsün.' ifadelerini kullandı
'Kardeşimin toprağı benim toprağımdır'
'Tüm Müslüman coğrafyası neredeyse baştan aşağı kan gölüne dönmüş vaziyette.' diyen Arıkan sözlerine şöyle devam etti;
'Her gün yeni bir acıyla uyanıyoruz, her gün bir kalemizi daha kaybetmenin hüznünü yaşıyoruz. Topraklarımız her gün karış karış Siyonist Yahudilerin ve ırkçı emperyalist batının işgaline giriyor. Topraklarımız diyorum, zira madem Kuran-ı Kerim'e inanıyoruz, madem Cenab-ı Hakkın 'Müslümanlar ancak kardeştir' ayetine inanıyoruz, o halde benim vatanım kardeşimin vatanıdır, kardeşimin toprağı benim toprağımdır. Bu kardeşlik bilinciyle, bu ümmet bilinciyle her bir Müslüman bizim kardeşimizdir, her bir Müslümanın yaşadığı yer bizim yaşadığımız yerdir, her bir Müslümanın sevinci bizim sevincimiz, hüznü bizim hüznümüzdür.'
'Kudüs ilk kıblemizdir'
Son zamanlarda paylaşacağımız pek sevinç kalmadığını ve her gün katmerlenerek çoğalan acılarla yüz yüze gelindiğini belirten Arıkan, 'Bu acıların en son örneğini 1967 yılında işgal ettiği Kudüs'te Mescid-i Aksa'da Siyonist İsrail'in insanlık dışı davranışıdır. Bu acı olay basit ve göz ardı edilecek bir olay değildir. Zulmün yapıldığı belde Kudüs'tür. O Kudüs ki bizim ilk kıblemizdir, o Kudüs ki Peygamber Efendimizin miraca çıkarken uğradığı duraktır, o Kudüs ki, Mekke ve Medine'den sonra bizim üçüncü gözbebeği meknımızdır. O Kudüs ki Kbe-i muazzama ve Mescid-i Nebevi'yle birlikte en kutsal saydığımız mescitlerden olan Mescid-i Aksa'yı sinesinde barındıran beldedir.' açıklamasında bulundu.
Müslümanlardan beklenen tepki Venezüela'dan geldi
İslam ülkeleri yöneticilerinden bir tepki beklerken Siyonist zulme en sert tepkinin Venezuela Devlet Başkanı Maduro'dan geldiğini söyleyen Arıkan, 'Maduro, işgalci İsrail'i sert bir dille kınarken, tüm İslam lemine ayağa kalkma çağrısı yaptı. Madem biz kardeşiz, madem tüm Müslüman coğrafya bizim ortak vatanımız niye sesimiz soluğumuz çıkmıyor? Ne oldu bize, her gün namazda okuduğumuz ayetler niye sadece caminin içinde kalıyor, niye hayatımıza yansımaz oldu? Kardeşlerimizin imdadına yetişmek için doğrulup harekete geçmek bir tarafa niye kulaklarımızı kapatıyoruz, niye gözlerimizi yumuyoruz, dillerimiz niye susuyor?' şeklinde konuştu
'Zulme karşı söz bitti! Bir araya gelme vakti geldi!'
İsrail'e karşı her saat başı kınama mesajı yayınlamanın bu yangını söndürmeye faydası olmadığını aksine her kınama sonrası İsrail'in zulmü maalesef artmakta olduğunu vurgulayan Arıkan şunları sözlerine şunları ekledi;
'Aksa'da yaşananlar bardağı taşıran son damla oldu. Artık kınamanın, söz söylemenin zamanı bitti. Tüm İslam ülkeleri bu Siyonist zulme karşı bir araya gelmeli. Başta da Allah'ın ayetiyle söyledim: 'Müslümanlar ancak kardeştir. Namaz kılmanın Mescid-i Aksa'da yasaklanmasıyla Hunat'ta, Cami-i Kebir'de, Bürüngüz'de yasaklanması arasında hiçbir fark yoktur. Başımızı ellerimizin arasına alıp bu suskunluğumuzun bizi nereye götürdüğünü lütfen düşünelim.'
'Kudüs hepimizin ortak davasıdır'
İslam ülkelerinin yöneticilerinin şahsiyetli politika izlemeleri ve bir araya gelmelerini sağlamak için 30 Temmuz Pazar günü saat 17.00'de İstanbul Yenikapı'da 'Büyük Kudüs Mitinginde olacağını söyleyen Arıkan, 'Mitingi Saadet Partisi olarak düzenliyoruz. Ancak hiçbir parti bayrağı, sembolü olmayacak. Çünkü Kudüs hepimizin ortak davasıdır. Biz bunu bir vazife olarak görüyoruz. Bu miting ile bütün dünyaya ve İsrail'e, 'Biz Kudüs'e Türk halkı olarak sahip çıktığımızı ve çıkmaya devam edeceğimizi haykıracağız. Tüm İslam lemi olarak ayağa kalkalım diyeceğiz. Bu yüzden görüşü ne olursa olsun zulme karşı duran. 'Kudüs bizimdir' diyen tüm hemşerilerimizi Yenikapı'ya bekliyoruz. Yenikapı'ya gelin. Gelin ki gücümüzü dünya görsün miting için 29 Temmuz akşamı saat 20 00'de parti il binamızdan otobüsler hareket edecektir. Gitmek isteyen tüm kardeşlerimizi bekliyoruz. ' diyerek sözlerini noktaladı.
Bir tepki de Yazarlar Birliği'nden
TYB Kayseri Şube Başkanı Selim Tunçbilek ise yaptığı yazılı açıklamada, İsrail zulmüne tepki göstererek şunları söyledi:
'İslam ülkelerine sesleniyoruz:Katar'da din kardeşlerinize yaptırım uygulayacağınız yerde Dünyayı Müslümanlar için cehenneme çevirmeye çalışan İsrail'e karşı birlik olun, kardeş olun. İsrail'in zulmüne dur demek için sesinizi daha da yükseltin.
Filistin topraklarında yaşanan katliamlara yıllarca sessiz kalanları, nefretle ve şiddetle kınıyoruz. İsrail Devleti, Müslümanlara çevirdiği silahları ile kendisinin altını oymaktadır. Bu vahşi kaba ve zorba anlayıştan bir an önce vazgeçmelidir.
Türkiye Yazarlar Birliği Kayseri Şubesi olarak İsrail devletine çağrıda bulunarak diyoruz ki; Filistinli Müslümanların hukukuna, insanca yaşama hakkına, kendi geleceklerini belirlemelerine saygılı ol. Filistinlilere yıllarca yaptığın zulme son ver. Bunu yapmamakta direnen İsrailli yöneticiler kendi ülkelerinde bile saygı göremeyeceklerdir. Yaptığınız zulümlerin unutulacağını düşünmeniz sizin akıl yoksunu olduğunuzu gösterir. Yaptığınız zulmün hesabın er geç insanlık huzurunda vereceksiniz.'
Haber/Fotoğraf: Ramazan Karakuş/Zehra Koçak/Bahar Aksu
'Kardeşimin toprağı benim toprağımdır'
'Tüm Müslüman coğrafyası neredeyse baştan aşağı kan gölüne dönmüş vaziyette.' diyen Arıkan sözlerine şöyle devam etti;
'Her gün yeni bir acıyla uyanıyoruz, her gün bir kalemizi daha kaybetmenin hüznünü yaşıyoruz. Topraklarımız her gün karış karış Siyonist Yahudilerin ve ırkçı emperyalist batının işgaline giriyor. Topraklarımız diyorum, zira madem Kuran-ı Kerim'e inanıyoruz, madem Cenab-ı Hakkın 'Müslümanlar ancak kardeştir' ayetine inanıyoruz, o halde benim vatanım kardeşimin vatanıdır, kardeşimin toprağı benim toprağımdır. Bu kardeşlik bilinciyle, bu ümmet bilinciyle her bir Müslüman bizim kardeşimizdir, her bir Müslümanın yaşadığı yer bizim yaşadığımız yerdir, her bir Müslümanın sevinci bizim sevincimiz, hüznü bizim hüznümüzdür.'
'Kudüs ilk kıblemizdir'
Son zamanlarda paylaşacağımız pek sevinç kalmadığını ve her gün katmerlenerek çoğalan acılarla yüz yüze gelindiğini belirten Arıkan, 'Bu acıların en son örneğini 1967 yılında işgal ettiği Kudüs'te Mescid-i Aksa'da Siyonist İsrail'in insanlık dışı davranışıdır. Bu acı olay basit ve göz ardı edilecek bir olay değildir. Zulmün yapıldığı belde Kudüs'tür. O Kudüs ki bizim ilk kıblemizdir, o Kudüs ki Peygamber Efendimizin miraca çıkarken uğradığı duraktır, o Kudüs ki, Mekke ve Medine'den sonra bizim üçüncü gözbebeği meknımızdır. O Kudüs ki Kbe-i muazzama ve Mescid-i Nebevi'yle birlikte en kutsal saydığımız mescitlerden olan Mescid-i Aksa'yı sinesinde barındıran beldedir.' açıklamasında bulundu.
Müslümanlardan beklenen tepki Venezüela'dan geldi
'Zulme karşı söz bitti! Bir araya gelme vakti geldi!'
İsrail'e karşı her saat başı kınama mesajı yayınlamanın bu yangını söndürmeye faydası olmadığını aksine her kınama sonrası İsrail'in zulmü maalesef artmakta olduğunu vurgulayan Arıkan şunları sözlerine şunları ekledi;
'Aksa'da yaşananlar bardağı taşıran son damla oldu. Artık kınamanın, söz söylemenin zamanı bitti. Tüm İslam ülkeleri bu Siyonist zulme karşı bir araya gelmeli. Başta da Allah'ın ayetiyle söyledim: 'Müslümanlar ancak kardeştir. Namaz kılmanın Mescid-i Aksa'da yasaklanmasıyla Hunat'ta, Cami-i Kebir'de, Bürüngüz'de yasaklanması arasında hiçbir fark yoktur. Başımızı ellerimizin arasına alıp bu suskunluğumuzun bizi nereye götürdüğünü lütfen düşünelim.'
'Kudüs hepimizin ortak davasıdır'
İslam ülkelerinin yöneticilerinin şahsiyetli politika izlemeleri ve bir araya gelmelerini sağlamak için 30 Temmuz Pazar günü saat 17.00'de İstanbul Yenikapı'da 'Büyük Kudüs Mitinginde olacağını söyleyen Arıkan, 'Mitingi Saadet Partisi olarak düzenliyoruz. Ancak hiçbir parti bayrağı, sembolü olmayacak. Çünkü Kudüs hepimizin ortak davasıdır. Biz bunu bir vazife olarak görüyoruz. Bu miting ile bütün dünyaya ve İsrail'e, 'Biz Kudüs'e Türk halkı olarak sahip çıktığımızı ve çıkmaya devam edeceğimizi haykıracağız. Tüm İslam lemi olarak ayağa kalkalım diyeceğiz. Bu yüzden görüşü ne olursa olsun zulme karşı duran. 'Kudüs bizimdir' diyen tüm hemşerilerimizi Yenikapı'ya bekliyoruz. Yenikapı'ya gelin. Gelin ki gücümüzü dünya görsün miting için 29 Temmuz akşamı saat 20 00'de parti il binamızdan otobüsler hareket edecektir. Gitmek isteyen tüm kardeşlerimizi bekliyoruz. ' diyerek sözlerini noktaladı.
Bir tepki de Yazarlar Birliği'nden
TYB Kayseri Şube Başkanı Selim Tunçbilek ise yaptığı yazılı açıklamada, İsrail zulmüne tepki göstererek şunları söyledi:
'İslam ülkelerine sesleniyoruz:Katar'da din kardeşlerinize yaptırım uygulayacağınız yerde Dünyayı Müslümanlar için cehenneme çevirmeye çalışan İsrail'e karşı birlik olun, kardeş olun. İsrail'in zulmüne dur demek için sesinizi daha da yükseltin.
Filistin topraklarında yaşanan katliamlara yıllarca sessiz kalanları, nefretle ve şiddetle kınıyoruz. İsrail Devleti, Müslümanlara çevirdiği silahları ile kendisinin altını oymaktadır. Bu vahşi kaba ve zorba anlayıştan bir an önce vazgeçmelidir.
Türkiye Yazarlar Birliği Kayseri Şubesi olarak İsrail devletine çağrıda bulunarak diyoruz ki; Filistinli Müslümanların hukukuna, insanca yaşama hakkına, kendi geleceklerini belirlemelerine saygılı ol. Filistinlilere yıllarca yaptığın zulme son ver. Bunu yapmamakta direnen İsrailli yöneticiler kendi ülkelerinde bile saygı göremeyeceklerdir. Yaptığınız zulümlerin unutulacağını düşünmeniz sizin akıl yoksunu olduğunuzu gösterir. Yaptığınız zulmün hesabın er geç insanlık huzurunda vereceksiniz.'
Haber/Fotoğraf: Ramazan Karakuş/Zehra Koçak/Bahar Aksu