'Altın, son 1 haftada yüzde 3,10 artış gösterdi'
Ekonomist Ömer Uzunoğlu, altının son 1 hafta içinde artış gösterdiğini belirterek, 'Altın, son 1 haftada yüzde 3,10 artış gösterdi. Bu çok ciddi bir rakam. Çin, son 3 aydan beri ayağını hiç gazdan çekmeden altın alıyor. Merkez Bankası olarak diğer merkez bankaları, özellikle gelişmiş ülkelerdeki merkez bankalarının çoğu, altına elini verdi. İşin hoş tarafı, panik yok. Eğer şu anda bulunduğu fiyatın çok daha üzerinde olsa, aşırı panik olduğunu görebilirdik. Ancak çok tedbirli, çok ölçücü bir yaklaşım sergileniyor. Bir taraftan, enflasyonla mücadelede üzerindeki baskıyı artırmak için sabit tutmak, diğer taraftan da faizleri yüksek tutarak ticaret faizlerini ve bireysel kredi faizlerini yükselterek, hara'nın ürünü yani mala gitmesini engellemeye çalışıyorlar.' dedi.
Ekonomist Ömer Uzunoğlu, güncel altın piyasasını ve Türkiye'nin ekonomik durumunu değerlendirdi. Uzunoğlu, "Altın, son 1 haftada yüzde 3,10 artış gösterdi. Bu çok ciddi bir rakam. Çin, son 3 aydan beri ayağını hiç gazdan çekmeden altın alıyor. Merkez Bankası olarak diğer merkez bankaları, özellikle gelişmiş ülkelerdeki merkez bankalarının çoğu, altına elini verdi. İşin hoş tarafı, panik yok. Eğer şu anda bulunduğu fiyatın çok daha üzerinde olsa, aşırı panik olduğunu görebilirdik. Ancak çok tedbirli, çok ölçücü bir yaklaşım sergileniyor. Bir taraftan, enflasyonla mücadelede üzerindeki baskıyı artırmak için sabit tutmak, diğer taraftan da faizleri yüksek tutarak ticaret faizlerini ve bireysel kredi faizlerini yükselterek, hara'nın ürünü gitmesini engellemeye çalışıyorlar. 2021'den beri biz dünya ile bakın. 8,5'teki faizle, 38,5'lik enflasyon oranı vardı. 15'e çıktığında insanlar 'Ne oluyor?' demişti. Bu kadar çıkar mı? Dedim ki, biz yanlış yapıyoruz. Ekonomistlerin birçoğu hiçbir şey demedi. Ben resmen o zaman hem programlarla anlattım, hem yazdım; biz yanlış yapıyoruz. Neden biliyor musunuz? Çünkü 38,5 olan rakamın üzerine bu faizi 8,5’tan 42’ye çıkarmalıyız ki, ondan sonra tıraşlayarak geriye gelelim. Bu normal bir süreç. Ama biz 8,5’tan 15’e, oradan kademe kademe 50’ye kadar çıktık. Bu hiçbir anlam ifade etmiyor. Bu arada enflasyon da durmadı, o da 2000’e dayandı. Ne yapacaktık? 15’ten 45’e, hatta gece 50’ye çıkarıp geriye doğru getirecektik. O zaman bankalar da normal olurdu, yani nefes alırlardı. Şu anda öyle bir kilitlenme noktası geldi ki, Merkez Bankası haftalık repo faiz oranı ile piyasadaki faizlerin hiçbir alakası yok. Artı, bugün ticari kredi faizleri yüzde 57 ile yüzde 70 civarında, bireysel kredi faizleri ise %80'in üzerinde. Vatandaş, bu rakamlarla, ticaret erbabı ve sanayici bu rakamlarla krediye erişemiyor. Yani, öyle bir boğulma noktasına gelindi ki, doğal olarak konkordato ve iflaslar artmak zorunda. Çünkü siz para vermezseniz, sistem dönemez. Çok küçük faizlerle alıştırdınız ve 13-14-15-16 ile 18’e kadar kredi rahatlatıp, sonra yüzde 200’e çıktığınız dönemde, birdenbire faizleri yüzde 70’e çekmekle bu işi taşıyabilme şansı yok." ifadelerini kullandı.
Bakmadan Geçme
