Akran zorbalığına dikkat!
Son günlerde sıklıkla duyduğumuz akran zorbalığı çocuklar arasında oldukça yaygın olarak rastlanan bir durumdur.
Akran zorbalığının artış nedenlerinden birinin çocuklarda birbirlerine özgüven göstergesi yapmalarından kaynaklı olduğunu söyleyen Psikolog Büşra Tan, “Çocuk orada birisi ile dalga geçtiğinde, diğerleri de ona güldüğünde iyi bir şey yaptığını, arkadaşlarının dikkatini çektiğini düşünüyor. Bu yüzden çocuk bunu daha fazla artırmaya çalışıyor” dedi.
Akran zorbalığı, genellikle bir veya daha fazla çocuğun diğerine karşı kasıtlı olarak tekrarlanarak, incitici eylem, söz veya lakap takma, tehdit etme veya izole etme gibi olumsuz, eziyet verici davranışlar bütünü olarak tanımlanır. Son zamanlarda daha sık duymaya alıştığımız akran zorbalığının artış nedenlerinden birinin çocukların özgüven göstergesi yapmaya çalışması olduğu belirtildi.
Psikolog Büşra Tan, “Akran zorbalığı şu şekilde gerçekleşir; çocukların tipi, konuşma şekli, ailesi, tikleri veya jestleri akran zorbalığının en temel sebeplerini oluşturuyor. Örneğin uzun boylu çocuklara ‘sen uzun boylusun’ değil de ‘bir deve gördüm sen devesin’ gibi sözler söyleyerek çocuğun moralini bozuyor veya çok üzülmesine sebep oluyor” dedi.
Akran zorbalığının artarak sürdüğünü belirten Tan, “Çünkü çocuk birisi ile dalga geçtiğinde, diğerleri de ona güldüğünde iyi bir şey yaptığını, arkadaşlarının dikkatini çektiğini düşünüyor. Bu yüzden çocuk bunu daha fazla artırmaya çalışıyor. Bir gün arkadaşı ile dalga geçiyor, diğer gün başka bir konu buluyor ve bu git gide yayılıyor. Gülen kısın gülen çevre arttıkça bunları birbirleri arasında yapmaya devam ediyorlar’ diye konuştu.
‘KÜÇÜK BİR CÜMLE ÇOCUĞUN HAYATINI ÇOK BÜYÜK BİR ŞEKİLDE ETKİLER’
Akran zorbalığına uğrayan çocukların yaşadığı zorluklardan da bahseden Psikolog Tan, “Sonra bu çocuk ailesinin yanına gittiği zaman, ‘benim boyum neden uzun, neden beni bu şekilde dünyaya getirdiniz’ gibi sorular sorar. Dışarı çıktığında ‘herkes bana mı bakıyor, benim boyum uzun olduğu için bana deve mi diyorlar’, gibi düşünceler kapıldığı için evden çıkmıyor, odasına kapanıyor. Sınıfa gittiği zaman parmak kaldırmaya dahi korkuyor çünkü ayağa kalktığında boyu yüzünden dalga geçileceğini düşünüyor. Çok küçük bir cümle bile çocuğun hayatını çok büyük bir şekilde etkiliyor ve değiştiriyor. Sonrasında içe kapanık bir çocuk oluyor ve psikolojik tedavi görüyor” ifadelerini kullandı.
Söylenen bir cümlenin hem çocukların hem de ailenin hayatını değiştirdiğini dile getiren Tan, ebeveynlerin bu konuda çocuklarına uyarılarda bulunması gerektiğini söyledi. Tan, konu hakkında şunları söyledi: “Bir cümle çocuğun ve ailenin hayatını değiştiriyor. Biz bu yüzden akran zorbalığında çocuklarımıza küçük küçük uyarılarda bulunacağız. Yanımıza oturtturup ‘kimsenin boyu, fiziği, görünüşü, kimsenin elinde değil, o şekilde dünyaya geldi, o şekilde yaratıldı. Sen bununla dalga geçersen o çocuğu üzmüş olursun. Kimse seni övmez, alkışlamaz sadece güler geçersiniz. Sizin başınıza da aynı şeyler gelebilir’ diyerek küçük öğütlerde bulunmak lazım. Burada ailelerimize çok büyük bir yük düşüyor. Çünkü aile kendi çocuğuyla ne kadar konuşur ve onu ne kadar alıkoymaya çalışırsa kendi çocuğu içinde o kadar iyi olur.”