Ak Parti'de Kayseri İl Başkanı Kim Olacak?
Ak Parti'de Kongre hazırlıkları devam ederken en çok merak edilen sorulardan biri, Ak Parti Kayseri İl Başkanlığı ve il yönetiminde nasıl bir değişiklik olacağı sorusu.
Ak Parti merkez ilçeler hariç, neredeyse ilçelerin tamamında ilçe başkanlarını belirledi.
Merkez İlçelerin yönetimlerinde kimlerin olacağı ve ilçe başkanlarının kimler olacağı da yakın bir zamanda netleşecek.
AK PARTİ NASIL BİR BAŞKAN ARAYIŞINDA?
En önemli sorulardan biri Ak Parti için İl veya İlçe başkan arayışlarında hangi yöntem veya kıstas esas alınıyor konusu.
Geçtiğimiz genel seçimlerde Kayseri Milletvekilli adaylarının tamamını değiştiren ve beş milletvekiliyle Mecliste temsil edilen Ak Parti, ne yazık ki Büyükşehir ve Merkez ilçelerde, hatta ilçelerin tamamında belediye başkan adayları için statükocu davranmış ve değişime gitmemişti.
Belediye seçimlerinde büyük ölçüde kaybettiği oy oranı ile Belediye Başkanlıklarının çoğunu kazansa da Kayseri Ak Parti açısından oy trendinin ilk kez bu denli düşmüş olması, değişim ve yenilik söylemlerini öne çıkardı.
DEĞİŞİMİ YAPACAKLAR DEĞİŞMEDEN, DEĞİŞİM MÜMKÜN MÜ?
Yenilik ve değişim yapılacaksa nasıl ve ne şekilde yapılacak ve de nereden başlanacak konusu üzerinde epeydir kafa yorup mesai harcıyor Ak Parti Kayseri kurmayları.
Elbette kafa yoran ve değişim için mesai harcayan ekibin değişmeyen ve partiye oy kaybettirmiş aynı statükocu ekipten olması en büyük sorunlardan biri.
Bir elin hadi iki elin parmakları kadar sayıdan oluşan bir grubun değişim için start vermesi, değişim ve yeniliğe öncülük etmesi Ak Parti’yi arzuladığı değişime nasıl ulaştıracak? Değişime karar verecek olan ekipte bulunanlar ne kadar doğru isimler?
Değişimi gerçekleştirecek ekipte bulunan karar mercii konumunda bulunan insanlar değişmeden bu değişim nasıl sağlanacak?
DEĞİŞİMDE ve YENİLİKTE ÖLÇÜTLER NE?
Yenilik ve değişim için karar veriliyorsa ilk önce ‘nasıl bir insan olmalı’ arayışında aranan özellikler netleşmeli ve kıstaslar belli olmalı. Aranan parti yöneticisi insanların IQ seviyesi, diploma başarısı, eğitim başarısı, kültür seviyesi, dünya görüşü, zenginlik seviyesi, sosyal ilişki becerisi, kariyer düzeyi, yabancı dil becerisi, sanatsal ve sportif kabiliyeti, teknoloji ve bilişim dünyasına yakınlığı, girişimcilik kabiliyeti, şaibeden uzak sosyal ve ticari geçmişi, günümüzde en hızlı zenginleşme yolu olan emlak, inşaat ve müteaahitlikle ilişkisi, hak-hukuk, adalet, doğruluk, dürüstlük, sadakat ve ahlaki erdemler konusundaki duruşu ve örnek kişiliği, siyaset becerisi ve siyasette ortaya koyduğu başarısı, siyasi geçmişindeki durumu ve duruşu, ailevi ve yakın çevresindeki örnekliği, adli-sosyal ve siyasal sicil kaydı, görsel imaj ve konuşma-ikna kabiliyeti vs. gibi daha da artırılacak ölçütlerle ortaya çıkacak puanlamalar mı etkili olacak?
Yoksa, aranan insanların, yeniliğe ve değişime karar verme durumunda olanlara, yakınlığı, aşiret ve akraba ilişkisi, iş ve ikbal ortaklığı, zenginliği ve müteahhitliği veya partiye ne kadar ekonomik katkısının olacağı gibi hususlar mı etkili olacak?
Ya da daha önce olduğu gibi, Ak Parti Genel Başkan Vekili Mustafa Elitaş’ın veya etkili milletvekillerinin veyahutta Büyükşehir Belediye başkanının işaret ettiği bir isim mi olacak, göreceğiz.
AK PARTİ’DE İL BAŞKANI BU KEZ NİÇİN DAHA ÖNEMLİ?
Hem genel hem de yerel seçim sonuçlarında aşağıya eğimli bir oy trendi ile buluşan Ak Parti’de yeni oluşacak il ve ilçe yönetimleri ve başkanlar, Ak Parti’nin gelecek vizyonunu belirleyecek düzeyde ‘varlık-yokluk’ mesabesinde bir etkiye sahip olacak.
Ya mevcut duruma razı olup, nasıl olsa ‘dibe doğru gidiyor, düzelme şansız zor’ deyip suyu akışına bırakacak, ya da gücünü tabandan alan, çalışkan, becerikli, en önemlisi şaibesiz, ekonomik ikbal ve istikbal peşinde koşmayan, kendiyle ve toplumla barışık fedakar, idealist insanlarla kaybettiklerini yeniden toparlayacak, gönlü kırılanların gönlünü yapacak, uzaklaşanları yaklaştıracak bir azim ve kararlılık içinde bulunan insanlarla geleceğin Türkiye’sinde söz sahibi olabilecek insanlara emanet edecek.
Ne yazık ki il ve ilçe yönetimlerini belirlerken bunun kararını taban veremiyor. O nedenle kendini yenilik ve değişimde karar merci olarak görenlere çok ve büyük bir sorumluluk düşüyor.
Bakmadan Geçme
