ABDULLAH GÜL'LE iLGiLi 3 ÖNEMLi KONU VAR

Görev süresini dolduran TBMM Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu'nda görevli Grup Başkanvekili ve AK Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na FETÖ enstitüleriyle ilgili sorular yöneltildiğini söyledi.

Komisyonun süresi boyunca yaptıkları çalışmaları anlatan Milletvekili Selçuk Özdağ, "Eski Cumhurbaşkanı ve Başbakanlarımıza, Genelkurmay Başkanımıza ve 3 Belediye Başkanımıza sorularımızı gönderdik. Bunların içerisinden 11. Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül'ün cevapları geldi. Tansu Çiller ve Yıldırım Akbulut'un cevapları da geldi. Abdullah Gül'le ilgili 3 önemli konu var. CHP'liler, Abdullah Gül'ün Farukluoğlu'na bir belge verdiğini ve bu belge sayesinde okullara yardım edildiğini söylüyorlardı. Abdullah Gül bunu yalanlıyor. Farukluoğlu'na böyle bir mektup vermediğini söylüyor. Fehmi Koru'yu kendisinin göndermediğini söylüyor. Bu yapıyla ilgili özellikle 12 Eylül 2010 referandumu sürecinde uyarılar yaptığını söylüyor. 17/25 Aralık ve önceki olaylarda bu yapının devlet içerisinde rol almaya çalıştığını söylüyor. Abdullah Gül 7 Şubat MİT Krizi'nde MİT Başkanı'na kesinlikle ifade vermemesi gerektiğini söylediğini belirtiyor. Bunun bir operasyon olduğunu ve provake olduğunu belirttiğini iletti. Tansu Çiller de bu yapıyla resmi toplantılar yapıldığını ancak bunun dışında yapıya hiçbir şekilde yardımcı olmadığını belirtiyor. Tansu Çiller 17/25 Aralık'ı bir darbe girişimi olarak gördüğünü ifade ederken, 15 Temmuz'u da lanetliyor." dedi.

"DİNLEMEDİĞİMİZ TEK İSİM MİT MÜSTEŞARI"

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'a 15 Temmuz Darbe Girişimi'yle ilgili çeşitli sorular yönelttiklerini belirten AK Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, Başbakan'a tabii olması nedeniyle dinlenmeyen tek ismin MİT Müsteşarı Hakan Fidan olduğunu belirtti.

Özdağ, "Şu anda Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'dan cevap bekliyoruz. Komisyonumuza şu anda Nejdet Sezer'in de mektubu ulaştı. CHP'liler komisyonun bazı şeyleri örttüğünü söylüyor. Neyi örtmüşüz? Kendilerine eski Başbakanlarına soru sorun dedik, Hulusi Akar'a soru sorun dedik. Nejdet Özer'i suçluyorlar. Eğer Nejdet Özel'i suçluyorsan gelip soru soracaksın. AK PArti grubu olarak biz tüm soruları açıklıkla sorduk ve şeffaf çalıştık. Şu an dinlemediğimiz tek kişi MİT müsteşarı. Zaten MİT müsteşarı Başbakan'a tabii. Devletin sırlarına vakıf olan bir isim. Onunla ilgili soruyu Genelkurmay Başkanı'na sorduk. 'MİT müsteşarı size ne zaman geldi, ne söyledi, ne konuştunuz' dedik. İhbarı size yapan kişi ne dedi diye sorduk. Komisyonumuzla ilgili kimsenin kötü söz söylemeye hakkı yoktur. Burada görevini yapmayan CHP'li ve HDP'li milletvekilleridir. MHP'li milletvekili Mehmet Erdoğan komisyonlara gelmiştir ancak komisyonlarda soru sormamıştır. Ondan da soru beklerdik. Eğer kafalarında eski Başbakan ya da Cumhurbaşkanlarıyla ilgili bir soruları olsaydı rahat rahat gelir soru sorarlardı. Biz 30'ar soru hazırlarken onlar 100 soru hazırlarlardı. Bu kişiler tarihe, demokrasiye ve millete karşı görevlerini yapmamışlardır." diye konuştu.

"KOMİSYONA GELEN KİŞİLER ARASINDA AYRIM YAPTILAR"

CHP ve HDP milletvekillerinin komisyona çağırılan kişiler arasında ayrım yaptıklarını öne süren AK Partili Özdağ, "Komisyona gelen kişiler arasında ayrım yaptılar. Kendilerine fikren yakın gördükleri kişilere soru sormadılar. Kendilerilerinden uzak zihniyette olan insanlara acımasızca sorular sorarak eleştirdiler. Eleştirebilirler ancak aynı soruları kendilerine yakın isimlere de sormalarını beklerdim. Biz AK Parti grubu üyeleri olarak doğru işler yaptık. Fethullah Gülen'in akıl hastanesinde yattığını, sahte emekliliğini, sahte pasaportunu çıkardık." dedi.

KILIÇDAROĞLU 17 ARALIK'TAN 10 GÜN ÖNCE FETÖ ENSTİTÜLERİNDE MİYDİ?

AK Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, "Kılıçdaroğlu'na sorulmak üzere CHP'ye bir yazı yazdık. 17 Aralık'tan 10 gün önce Amerika'ya giderek bir kaç Fethullah Gülen Enstitüsü'nde FETÖ'nün adamlarıyla görüşmeler yaptığını, her davete icabet ettik diyor kendisi. Fethullah Gülen adını ağzımıza almadık, alsak ne olurdu diyor. 8 Şubat olmuş, dershaneler olmuş ardından 17/25'e ramak kalmış, Sayın Kılıçdaroğlu Amerika'ya giderek burada Fethullah Gülen'in enstitü elemanlarıyla görüşüyor. CHP Milletvekillerinin 17/25 Aralık'tan sonra düşmanımın düşmanı dostumdur diyerek Fethullah Gülen'in okulları, dershaneleri kapatılırken ve şirketlerine kayyum atanırken onlara destek verdiğini tespit ettik." diye konuştu.

VATANDAŞLIKTAN ÇIKARMA GÜNDEMDE

AK Partili Özdağ son olarak şu ifadeleri kullandı, "Bir büyük örgütle karşı karşıyayız. Şimdi dışarıdalar, içeride operasyonlar yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz. Herkesi bildiklerini söylemeye davet ediyorum. Bildiğini herkes söylesin. Bu yapı ihanet örgütünün yapısıdır. Samimi olanlar bildiklerini yargıya anlatsınlar ki demokrasiye katkıda bulunsunlar. Bu yapı yurtdışında Türkiye'nin başına bela olmaya devam edecek. Türkiye bunun da tedbirini alacak. Bir yandan vatandaşlıktan atacak, bir diğer yandan kırmızı bülten çıkararak bunları Türkiye'ye almaya gayret göstererek. Diğer yandan bulundukları ülkelerde hukuka başvurmaya devam edeceğiz. Onları rahat bırakmayacağız. Gök kubbeyi başlarına yıkacağız."