• Haberler
  • Gündem
  • Abdullah Gül'ün doktor dayısı, Gülen'e ne teşhis koydu?

Abdullah Gül'ün doktor dayısı, Gülen'e ne teşhis koydu?

Yeni Söz Gazetesi yazarı Can Kemal Özer, bugünkü yazısında 1972 yılında FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in vaaz vermekten men edildiğini belgesiyle birlikte açıkladı. O dönem Gülen'i muayene eden doktorun eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün dayısı Doç. Dr. Ahmet Sataoğlu olduğunu söyleyen Özer, köşesinden Sataoğlu'na, Gülen'e ne teşhis koyduğunu sordu.

Yeni Söz Gazetesi yazarı Can Kemal Özer, bugünkü yazısında 1972 yılında FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in vaaz vermekten men edildiğini belirtti. O dönem Gülen'i muayene eden doktorun eski Cumhurbaşkanı Abddulah Gül'ün dayısı Doç. Dr. Ahmet Sataoğlu olduğunu söyleyen Özer, köşesinden Sataoğlu'na Gülen'e ne teşhis koyduğunu sordu.
İşte o yazı;

ABDULLAH GÜL’ÜN DAYISI, GÜLEN’E NE TEŞHİS KOYDU?
1972 yılında İzmir Müftülüğü FETÖ lideri Gülen'i vaaz vermekten men eder. Resmi belgede de görüleceği üzere men yazısında dönemin müftü yardımcısı Mevlüt Doğanay'ın imzası var.
192 sayı ve 17.01.1972 sayılı resmi yazıda şöyle yazıyor: “Diyanet İşleri Başkanlığı'nın 6 Aralık 1971 tarih ve 04631 sayılı yazılarıyla vazifeye başlattırılmış iseniz de, bu kerre valiliğin şifahi emirleriyle 15.1.1972 tarihinden itibaren ikinci bir iş'ara kadar vaazdan men edilmiş bulunuyorsunuz.”
Murakıp Nazif Öztürk, bu emri Gülen'e tebliğe gittiğinde “Merkez vaizi F. Gülen'in evi bulunmuş, ancak kendisinde “nöroloji” teşhis eden Doç. Dr. Ahmet Satoğlu görüşmeyi yasak ettiğinden emri tebliğ etmek mümkün olamamıştır” şeklinde tutanak tutuyor 26.1.1972 tarihinde.

Murakıbın tebliğine izin vermeyen Dr. Ahmet Satoğlu kimdi?
Prof. Dr. Ahmet Satoğlu, Abdullah Gül'ün özbeöz dayısı ve halen hayatta.
Gül'ün hem eniştesi hem de halasının oğlu olan, AK Parti eski milletvekili Prof. Dr. Mehmet Tekelioğlu, 14 Temmuz 2013'de Star gazetesinde “Bir Allah Dostu: Ahmed Satoğlu” başlıklı bir yazı kaleme alır.
O yazıdan bazı kesitler alalım Satoğlu hakkında.
“Allah dostu tabirinin veliler için kullanıldığını biliyorum. Günümüzde böyle mübarek kimseler var mı? İşte onu bilmiyorum. Bugün böyle bir ulu şahsiyetten, Ahmed Tahir Satoğlu…
1929 yılında Kayseri'de doğmuş Ahmed Satoğlu'nun öğretmen olan babası bir haksızlığa itiraz edince Kayseri'den İzmir'e sürülmüş. Ege Üniversitesinde sinir hastalıkları ihtisası yapmış. İzmir'de ağabeyi Nazif Satoğlu ve Süleyman Karagülle ile birlikte öncülük ettikleri Akevler oluşumu sadece ev inşa etmenin çok ötesinde bir anlama sahip…”
Ahmet Satoğlu'nu yazılanlar gibi midir değil midir bilmiyoruz. Bizi de ilgilendirmiyor. İlgilendiren resmi belgede geçenler.
Süleyman Karagülle'nın damadı herkesin yakından tanıdığı Fehmi Koru. FETÖ'nün kapatılan gazetesi Zaman'da çok süre yazı yazan Koru'nun ise Gül ile çok eskilere dayanan yakınlığı biliniyor.
Bu adı geçen ailelerin birbiri ile tanışıklığı siyasi hayattan veya çocukların eğitim hayatından çok eski günlere dayandığı da herkesin bildiği bir durum.
Dolasıyla Gülen'i de çok iyi tanıyorlar. Hatta Gülen'i yetiştiren bir devrin kap karanlık kutusu Yaşar Tunagür'ü de.
Ahmet Satoğlu hayatta olduğuna göre şimdi sormak isteriz zat-ı âlilerine…
Murakıbın bu tutanağından haberiniz var mıydı?
Murakıbın yazdığı gibi gerçekten Gülen'in kimseyle görüşmemesini isteyen siz miydiniz?
Gülen'i 1971-1972'de muayene ettiğiniz mi?
Ettiyseniz nerede ve nörolojik rahatsızlığı neydi?
Gülen'in beyninde ve akıl sağlığında bir bozukluk tespit etmiş miydiniz?
Etmiş iseniz bu tebligatı almaya mani olan rahatsızlık neydi? Mesela Gülen'in murakıba saldırıp yemesinde falan korkmuş olabilir misiniz?
Kendisine bir tedavi uyguladınız mı?
Tedavi süreci nasıl geçti?
O günden arşivinizde, hafızanızda neler var bu mesele hakkında?
Gülen'i yakından tanıdığınıza göre irtibatları hakkında ne biliyorsunuz?
Gülen'in karanlık ilişkilerinden haberiniz oldu mu?
Oldu ise Satoğlu, Gül, Karagülle ve Gül ailesinin diğer fertlerini bu kişiden uzak durmaları konusunda uyardınız mı?
Dr. Ahmet Satoğlu'na sorularımız şimdilik bunlar. Şayet söyleyecekleri olursa köşemiz kendilerine her daim açık.
Bildiği ve söylemek istediği şeylerin olacağını ümit ediyor ve bekliyoruz.

Bakmadan Geçme