• Haberler
  • Dünya
  • 17 Mayıs 2017 Çarşamba - Okumanız Gereken 10 Yazar

17 Mayıs 2017 Çarşamba - Okumanız Gereken 10 Yazar

ABD-Türkiye ilişkilerine dair bugün yazılan, okunması gereken 10 yazar.

ABD-Türkiye: Son Başlangıç
ABD'de durum o raddeye yükselir mi bilmiyorum.. Ankara “şu an Washington'da ipler kimin elinde" bulmacasıyla uğraşacak durumda değil ama “biz Trump'ı tanırız" diyerek ABD iç dengelerine körleşemeyiz. Çünkü Trump iç dengeleri yatıştırana kadar dış dengeleri tahrik etmemeye çalışıyor!
Nedret Ersanel YAZININ TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ

Oval Ofis’te Karar Zirvesi
Trump dönemi ABD'sinden yüksek beklentiler içinde olmanın bir anlamı olmadığı kanaatindeyim. Her durumda, uluslararası ilişkilerde sahadaki durumunuz masadaki pozisyonunuzu birebir etkiliyor.
Trump'ın önceki gün görüştüğü ABD Eski Dışişleri Bakanı Kissinger'ın bir zamanlar dediği gibi; “Sahadaki gücünüzün gölgesi diplomasi masasına düşmediği sürece, masada konuştuklarınız lakırtıdan öteye geçmez.”
Mehmet Acet YAZININ TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ

Türkiye’nin Yeni Rotası Pasifik Üzerinden Atlantik
Dünyanın ağırlık merkezi değişiyor. Asya’nın, genç nüfusu, büyüyen ekonomisi, zengin enerji kaynakları ve yeni işbirliği platformlarıyla Atlantik’e alternatif oluşturduğu bir gerçek. Türkiye’nin Batı ile ilişkilerini kopartmadan ama artık Atlantik’e, Pasifik üzerinden de gidebildiğini göstermesi gerek. Tıpkı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Pekin’den başlayıp Washington’a çizdiği hat gibi... İsteyen eksen kayması da diyebilir ama işin doğrusu, “çok yönlü-boyutlu” ilişki.
Halime Kökçe YAZININ TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ

İpek Yolu ABD’ye Uzanır
Erdoğan’ın ABD ziyaretinin önemi, sadece ikili ilişkileri kilitleyen konulardan ibaret değil. Gülen’in iadesi, YPG desteği türünden ikili sorunlar gibi görülen konular, aslında çok daha büyük bir zeminin oluşmasıyla ilgili karinelerden bir kaçı. Bu büyük zemin ise Londra’dan Pekin’e uzanan yol ve kuşak ile ilgili. Tam da bu nedenle ziyaret sonrası ABD’nin hızla tavır değiştirmesi beklenemez; ancak Türkiye’ye verdiği teminatlardan küresel tercihleri okunabilir.
Beril Dedeoğlu YAZININ TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ

Gerici Kemal
Kemal Bey ne yapıyor? Gericilik yapıyor. 2019 kampanyasını "eski sisteme dönelim" üzerine kuracakmış. Yani başbakanlı, koalisyonlu, gensorulu eski sisteme. Ve de, cumhurbaşkanını gene eskisi gibi meclisin seçmesine! Halk, durduk yerde CHP'ye oy yağdırarak, eline geçirmiş olduğu güçten "feragat" edecek, "müktesep hakkından" vazgeçecek...
CHP içi iktidara her talip olan, bu konuda bir tavır saptamak ve onu açıklamak zorundadır. Fikri Sağlar ve Muharrem İnce aynı fikirdeler mi? Selin Hanım'ı boşverin de, "ciddi" görünümlü talipler ne düşünüyorlar? Bir şey söylemezlerse bu "beni ciddiye almayın" anlamına gelecektir. Kılıçdaroğlu onları partide bırakırsa tabii!
Engin Ardıç YAZININ TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ

Türkiye’nin Stratejik Arayışı: Çin mi ABD mi?
Türkiye'nin stratejik arayışı "ya o, ya bu" yaklaşımına sıkışmak, "ABD'ye karşı Çin" yahut "Çin'e karşı ABD" tercihlerine zorlanmak anlamına gelmiyor. Türkiye, mevcut birikimi ve potansiyeliyle "hem ABD'yle, hem de Çin'le" ilişki kurabilir, ortaklıklar geliştirebilir. Erdoğan liderliğindeki Türkiye tam da böylesi bir küresel vizyonla hareket etmektedir.
Fahrettin Altun YAZININ TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ

İçerideki ve Dışarıdaki PKK
PKK’nın kolu YPG’nin odaklandığı konu, ABD’nin desteğini almasını sağladığı Rakka operasyonu. Rakka’yı savunmak için stratejik önemdeki Tabka’yı bile bırakan DAEŞ, yeraltına çekilmeyip, ağır kayıp verme pahasına vuruşarak savunma yolunu seçerse büyük çatışmalar yaşanacak.
Güvenlik kaynaklarından edindiğim bilgilere göre, ortalama bir hesapla, Rakka’daki olası çatışmalardaki PKK’nın insan kaybı 2 bin kişiyi bulabilecek. Yine bu tip bir kuşatmada en az 3-4 bin örgüt mensubunun yaralanabileceği hesaplanıyor.
Bu nedenle, PKK ve YPG için Suriye’den, Avrupa’dan, İran’dan, Irak’tan, hangi ülkeden olursa olsun militan bulabilmek önemli. Örgüt yine aynı nedenle yetişmiş mensuplarını ve dikkatini önemli ölçüde Suriye’ye kaydırmış durumda.
Serpil Çevikcan YAZININ TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ

Salgın Var Ama Ramazan Bülbülü Doktorlarımız Suskun!
Sanki öğle vakti güneş tam tepemizde iken hiçbir mecburiyetimiz olmadığı halde dışarıda dolaşmaya, tansiyonumuz on beşi geçtiği zaman da kendimizi kırk derece sıcağın göbeğine atmaya yahut terden yapış yapış olduğumuz anlarda “Yandım Allaaaah!” diye kırbalar dolusu buz gibi suyu tepemize dikmeye pek meraklıymışız gibi...
Dikkat edecek olursanız, aynı doktorların bu tavsiyelerin tam tersini kış geldiğinde yaptıklarını görürsünüz: “Soğuk havalarda kalın giyinin, boynunuza da mutlaka birşeyler sarın. Anneler çocuklarınızın başını örtsünler, yoksa grip kaçınılmazdır” derler ve bu sözleri bir yabancı işitecek olsa mutlaka “Bu Türkler tuhaf insanlar... Kış kıyamette sokağa şort ve fanila ile çıkıyor, çocuklarını lâpa lâpa karda okula kısa kollu yazlık gömleklerle gönderiyorlar” diye düşünür.
Murat Bardakçı YAZININ TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ

Yeni Sistem
Bir başka konu da MKYK’nın oluşumuna dönük. Yansıyan haberlere göre “yaygın temsil oranı dikkate alınan”, her ilden bir temsilcinin bulunacağı yapılanma tartışılıyor.
Bazı milletvekilleri ise temsil yerine “nitelik ağırlığının” daha önemli olacağını ileri sürüyor. Ancak sonuç olarak her şey Erdoğan’ın vereceği karara bırakılmış bulunuyor. Öyle görünüyor ki yeni sistemde birçok konu teamüller sonucu şekillenecek; yeni düzenin yazılı kuralları da ona göre yazılacak...
Muharrem Sarıkaya YAZININ TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ

Amerika ve Türkiye
ABD ve Türkiye arasındaki ilişkilerde yaşanan esas sorun, eski ilişki biçiminin sürdürülmek istenmesinden kaynaklanmaktadır. Batı sisteminin Türkiye’den beklentileri eski bağımlılık ilişkilerinin devam etmesi eksenindeki taleplerden oluşmaktadır. Burada birinci sorun; “Türkiye artık Soğuk Savaş’ın köşeye sıkıştırılmış ülkesi olmamakla birlikte, doksanlı yıllardaki gibi devlet içindeki unsurlar üzerinden istikrarsızlaştırılıp, kontrolde tutulabilecek bir ülke de değildir. İkinci sorun ise hegemonya kaybı yaşayan Batı sistemi, hâlâ eski yöntemleri kullanarak dış politikaya yön verme anlayışını sürdürmek istemektedir. Oysa değişimin yarattığı çelişkiler ancak yeni ilişki biçimleri geliştirilerek aşılabilir.”
Vedat Bilgin YAZININ TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ

Bakmadan Geçme

Kayseri Gündem - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!
WhatsApp İhbar Hattı
0533 704 84 10
ÇEKİN, GÖNDERİN, YAYINLAYALIM!