14 yıllık çalışma sonuç verdi, Türk bilim adamları bir ilki başardı
Yaklaşık 14 yıldır yapılan ıslah çalışmaları sonuç verdi. Türk bilim adamları 3 adet ekmeklik buğday çeşidini geliştirmeyi başardı.
Sivas’ta yaklaşık 14 yıldır yapılan ıslah çalışmaları sonuç verdi. Türk bilim adamları 3 adet ekmeklik buğday çeşidini geliştirmeyi başardı.
Sivas’ta 2010 yılından bu yana sürdürülen tarımsal AR-GE çalışmalarında önemli bir başarıya imza atıldı. Tarım Bilimleri ve Teknoloji Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tolga Karaköy, bu çalışmalar kapsamında ekmeklik buğday çeşitlerinin geliştirildiğini açıkladı. 3 buğday çeşidinin tescil edildiğini söyleyen Karaköy, 2024-25 yetiştirme sezonunda buğday çeşitlerine ait tohumluk üretiminin yapılarak çiftçilerin hizmetine sunulacağını belirtti.
“Burada birçok bitki türüne yönelik çalışmalar yürütüyoruz”
Tarım Bilimleri ve Teknoloji Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tolga Karaköy, birçok bitki türüne yönelik çalışmalarının olduğunu söyleyerek, “Bunların başında ülkemiz açısından son derece önemli olan tahıllar başta geliyor. Buğday, arpa ve yulaf başta olmak üzere soya, şeker pancarı ve yem bitkileri olmak üzere burada ıslah çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Baklagillerde de yine aynı şekilde nohut, mercimek ve fasulye gibi bitkilerde de yeni çeşitlerin geliştirilmesine yönelik olarak çalışmalarımız sürüyor” dedi.
“Sivas’ta bir ilki yaşadık”
Karaköy, Sivas’ta bir ilki yaşadıklarını ifade ederek, “2010 yılından beri yapmış olduğumuz çalışmalar kapsamında Sivas’ta bir ilki yaşadık. Sivas tarihinde tarımsal AR-GE çalışmaları kapsamında ilk defa ekmeklik buğday çeşitleri geliştirildi. 2024-25 yılı yetiştirme sezonunda tescil edilen çeşitlerin tohumluklarını üreterek 2025-26 yılı üretim sezonunda çiftçilerimizin hizmetine sunmuş olacağız” diye konuştu.
“Üç çeşidimiz tescil edildi”
Üç adet ekmeklik buğday çeşidinin tescil edildiğine değinen Karaköy, “Üç çeşidimiz tescil edildi. 2-3 yıl içerisinde yeni ekmeklik ve makarnalık buğday çeşitlerimiz tescil edilerek çiftçilerimizin hizmetine sunulacak. Her şeyden önce, yeni çeşitlerimiz eskiden süregelen yetiştirilen çeşitlerden ekmeklik ve makarnalık bakımından daha üstün olmasına özen gösteriyoruz. Verim ve kalite kriterleri bakımından daha yüksek olmalılar ve un fabrikalarımızın istediği değerlere daha yakın kalite değerine sahip çeşitler üretmeyi ve çiftçilerimizin de özellikle bu bahsettiğimiz kalite kriterleri bakımından daha yüksek ürünler elde ederek daha yüksek kazançlar sağlamasını arzu ediyoruz. Yeni çeşitlerimizi eski çeşitlerimize nazaran daha yüksek kalite ve verim değerlerine sahip olması bizim için son derece kıymetli ve önemlidir” şeklinde konuştu.